Türkiye'nin Balkanlar'daki göz bebeği BAL-GÖÇ'te yeni dönem "Emin" olacak mı?

2022.07.03 22:44 - Son Güncellenme: 2022.07.03 22:44
A

Elbette kimin kazandığı önemli.
Bu doğru.
Fakat kişilerden çok kurumsal yapıları dikkate almak daha önemli.
En doğrusu da bu zaten.
Yani kazanan tarafın kurumlar olması önemli.
Söz konusu kamu yararına çalışır statüde olan bir dernek ise ve Türkiye'nin Balkanlar politikasında etkin bir unsuru ise eğer önem derecesi daha da artmakta.
Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği'nden söz ediyoruz.
Ve kaotik bir dönemin ardından kongresini yapan bir yapıdan bahsediyoruz.

Nihayet kongre gerçekleşti.
Buna şahit olduk çok şükür. 
"Olacak, olmayacak" derken, 3 Temmuz Pazar günü yeni başkan belli oldu.
Kayyum heyeti kongreyi gerçekleştirdi.
Kayyumun kendi arasında fikir ayrılıkları oluşsa da büyük katılımla bir kongre oldu.
Unutmamak gerekir ki, kongre 3 Temmuz'da yapılmamış olsaydı dengeler değişebilirdi.
Hatta kayyum bile değişebilirdi. 
Muhtemelen kongrenin 3 Temmuz'da yapılması yönünde ısrarcı olan fikrin öngörüsü yüksekmiş. 
Kim olduğunu bilmiyoruz ama Emin Balkan'ın tebrik ermesi gerekir herhalde.

Bu süreçte adaylardan Hasan Öztürk ve ekibi ile Kader Özlem ile ekibi kazanamayacaklarını düşünmüş olmalı ya da birleştirici olarak bir mesaj verme isteği olmalı ki, birleştiler. 
Ve bir heyecan oluşturdular.
Bu kendi adlarına çok önemli bir hamle olarak görüldü. 
Hazirun listesine itirazları olsa da değişmeyeceğini anlayınca mevcut durumda seçim kazanmanın yolunu aradılar. 
Başarısız olduklarını söylemek haksızlık olacaktır. 
Yapılan kongrede de 623'e karşı 546 oyla Emin Balkan seçimi kazandı.

Öncelikle şunu söyleyelim...
Emin Balkan itiraz konusu 600 civarındaki oya rağmen daha fazla oy alması gerekirdi.
Burada Kader Özlem ve Hasan Öztürk birleşmesinin bir sinerji oluşturduğu görülüyor.
Aynı zamanda Emin Balkan'ın siyasi bir planlama ihtimaline yönelik güvensizlik hissiyatı oluştuğu hissediliyor. (Seçimlerde aday olma ihtimali)
Yönetim listesini oluştururken de dengeleri gözetemediği şeklinde yorumlanıyor. 

Bu kongre sanıldığının ötesinde ses getirecek nitelikte.
Dediğimiz gibi Türkiye'nin Balkanlar politikasında kayda değer bir organizasyon BAL-GÖÇ.
Dolayisiyla Bulgaristan'da da ses getirecek bir kongre bu.
Devamında; bir zamanların devasa derneğinin yeniden eski günlerine dönmesi için umut kongresiydi bu. 
İşte bu nedenle başlıkta belirttiğimiz "Emin olacak mı?" sorusunu yöneltiyoruz.
Çünkü seçilecek kişinin tüm camiayı birleştirici olması bekleniyordu. 
Halen de öyle. 
Adayların söylediği "kongrenin ardından BAL-GÖÇ için çalışacağız" söylemi gerçekleşmeli.
Bundan sonra olur mu, bilemiyoruz.
Olması Bursa ve ülke için gerekli. 
Kongre salonunda en çok konuşulan konu da buydu.
Bir başka konuşulan husus da alternatif bir oluşumun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğiydi. 
Şüphesiz bu durum Balkan camiasının vereceği bir karar.
Ama etkisi salt üyeleri bağlamayacaktır.
BAL-GÖÇ ile ilgili yaşanacak her şeyin olumlu ya da olumsuz etkisi özellikle Bulgaristan seçimlerinde ve Bursa kent yönetimine sunulacak katkıda görülecektir. 
Ve sorunlarının çözümü konusunda BAL-GÖÇ'e olan güvenle hissedilecektir.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları