Emre Özpeynirci

Emre Özpeynirci

iletisim@bursadabugun.com

Nüfusun yüzde 37'sinin araç almaya gücü yok

2020.10.09 11:20 - Son Güncellenme: 2020.10.09 13:01
A

EYLÜL ayında otomotiv satışları 90 bin adedi aşarak tüm zamanların rekorunu kırarken, 84 milyon nüfuslu ülkenin genelinde ise durum pek de parlak değil. Evet, şu anda nüfusun imkânı olan küçük bir kesimi ya pandemi sürecinde toplu taşımayı kullanmamak için özel araç alıyor, ya da fiyatlar hızla arttığı için otomobili yatırım aracı olarak görüp parasını değerlendirmek istiyor. Ama kırılan bu rekor, işlerin öyle yansıtıldığı gibi yolunda olduğunu göstermiyor.

AB ORTALAMA %6.3

Çünkü gerçeği görmek için bugün Türkiye'de araç almaya mali gücü yetmeyen nüfusa bakmak gerekiyor. EBS Danışmanlık'ın Eurostat'ın verilerinden yola çıkarak yaptığı araştırmaya göre bugün araç almaya mali gücü yetmeyen nüfus oranına bakıldığında Avrupa Birliği (AB) ortalaması yüzde 6.3 iken, Türkiye'de bu oran yüzde 36.7. Yani AB'de her 100 kişiden sadece 6'sının herhangi bir motorlu araç almaya mali gücü yetmezken, bu oran Türkiye'de 37'e çıkıyor. Araçtan kastımız sadece sıfır otomobil değil, motorlu tüm sıfır veya 2. el kara taşıtları. İşte bu da rekorların gölgesindeki Türkiye'nin acı gerçeğini ortaya koyuyor.

BİZDEN SONRA ROMANYA

Bugün Türkiye'ye en yakın AB ülkesi yüzde 27.1 ile Romanya ve yüzde 18.5 ile Bulgaristan. Yunanistan'da bu oran yüzde 7 iken, en iyi durumdaki ülke ise yüzde 1.6 ile Güney Kıbrıs. Bu da bu küçük adada her 100 kişiden sadece 1-2 tanesinin gücünün araç almaya yetmediğini gösteriyor. Kuşkusuz bu ülkelerdeki kişi başı gelirlerle de alakalı. Bugün Türkiye'de bu rakam 9 bin dolar civarındayken, Bulgaristan'da 9 bin 737, Romanya'da 12 bin 919 dolar. Yunanistan'da kişi başına gelir 19 bin 582 dolar iken, G.Kıbrıs'ta ise 27 bin 858 dolar.

Her 1000 kişiden 155'i otomobil sahibi

BUGÜN resmi verilere göre bugün Türkiye'de 24 milyon hane bulunurken, motorlu tüm kara taşıtlarının (motosiklet-traktör dahil) sayısı ise 23 milyon 753 bin adet. Bu da Türkiye'de hane başına düşün araç sayısının 0.99 olduğunu ortaya koyuyor. Toplam motorlu kara taşıtları içinde otomobillerin sayısı ise 12 milyon 853 bin adet. Bu da hane başına düşün otomobil sayısının 0.54 olduğunu ortaya koyuyor.

  • Başka bir ifadeyle Türkiye'de her 100 hanenin 99'unda motorlu bir kara taşıtı varken, sadece 54'ünde otomobil var. Türkiye'de motorlu kara taşıtlarının yüzde 60'ından fazlasının 10 yaş ve üzeri olduğu düşünülürse aslında durum net ortada.

  • Diğer taraftan bu rakamlar üzerinden kişi başına düşen araç sayısına baktığımızda, her 1000 kişiden 155'inde otomobil, her 1000 kişiden 284'ünde motoru olan bir araç olduğu da ortada.

2.elde ancak 9 yaş otomobil alabildik

  • 9 aylık dönemde Türkiye'de sıfır araç satışları yüzde 75 artarken, 2.el pazarı ise 8 ay sonunda yüzde 25,5 oranında büyüyerek 4.4 milyon adedi aştı.

  • 8 ayda fiyatları yüzde 40'ın üzerinde artan 2.el otomobil pazarı ağustosta, temmuza göre %18,3 daralarak 589 bin adede geriledi.

  • 2. el pazarında 8 ay sonunda satışları en çok artan 9 yaşındaki otomobiller oldu. 9 yaşı, 5 ve 8 yaşındaki araçlar takip etti. 1 yaşın altındaki, yani spot olarak sayabileceğimiz otomobillerdeki artış ise dikkat çekici.

  • Yani aslında uçtu, kaçtı denirken, pazarın aslında nasıl küçüldüğü net olarak ortada. Fiyatlar artabilir, ama satılmadığı sürece pek de bir anlamı yok gibi.

Satılan araçların yüzde 51'i yerli

30 Ağustos'taki ÖTV artışlarına rağmen eylülde otomotiv pazarı tarihin en yüksek eylül ayı satış rakamına ulaşırken, yerli üretim araçların oranı da yükseldi. Ağustos ayında toplam satışlarda yerli oranı yüzde 44.42'yken, eylülde bu oran yüzde 50.72'ye çıktı. Otomobil satışlarında bu oran yüzde 37'den yüzde 45'e yükselirken, hafif ticari araç satışlarında ise yerlilik oranı yüzde 70'e yaklaştı. Böylece 9 ay sonunda pazarda yerli oranı yüzde 45.07'e çıkarken, ithalin payı ise yüzde 54.93'de kaldı. Aslında yerli oranın artması hükümetin ÖTV düzenlemesinin amacına ulaştığını da gösterdi.

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları