Pınar Yeniyiğit

Pınar Yeniyiğit

iletisim@bursadabugun.com

Meydan okudu... Ardından da bizzat uyardı!

2022.06.13 09:22 - Son Güncellenme: 2022.06.13 09:22
A

Aksini düşünenler var mıdır? Bilemiyorum...

Ki; hiç de sanmıyorum;

Ekseriyetle epeyce bir süredir Karadeniz gibi dalgalı seyir izleyen ekonomideki gelişmeler vatandaş nezdinde başta pandemi ve Rusya- Ukrayna savaşına dair yaşananlar olmak üzere diğer tüm gündem maddelerini fena halde solladı ve de top yekûn tüm haber başlıklarının pabucunu öyle bir dama attı ki pür dikkat para piyasalarına ve zam haberlerine odaklı hallerden, bir tık öteye geçemez olduk.

Benzine zam, elektriğe zam, doğalgaza zam...

Dolar 17 TL'nin üzerinde, Euro 18 küsurlarda...

Altının gram fiyatı ciddi yükselişte vs...

Nitekim ekonomide yaşananlar karışık ve bulanık bir tablo yansıtınca da her daim vuku bulduğu üzere felaket tellalların sualleri de tahmin edeceğiniz üzere zirvede!

Hükümet ipin ucunu iyiden iyiye kaçırdı mı?

Döviz daha ne kadar fırlayacak?

Daha nelere nelere ne kadar zam gelecek?

Fi Kelam' da tecrübeli siyasetçi AK Parti Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin ile bu ve benzeri sorular minvalinde konuştuk ekonomiyi kısa süre önce...

Sadece ekonomiyi değil tabii ki sağlıkta uzman bir siyasetçi olması hasebiyle de 3600'e ilişkin tüm detayları, döner sermayede yapılacak değişikleri ve Bursa'nın yatırım tablosuna dair son görüntüyü de enine boyuna yorumladı Vekil Esgin!   

Hele ki sağlık yatırımlarını eleştiri yağmuruna tutanlara ve akabinde sağlık çalışanlarına Bursa'da Bugün ekranlarından tam bir devlet adamı gibi dobra dobra konuşarak öyle bir seslendi ki Mustafa Esgin bu yayını henüz izlemediyseniz şayet, çok şey kaçırdığınızın altını çizip, mutlaka vakit ayırıp izlemenizi öneririm!

İlaveten Vekil Esgin ile söyleşimizin özellikle bu bölümüne bizzat bendenizin de pek şaşırarak şahit olduğumu ve fakat aynı zamanda bu çıkışı çok da yerinde ve zamanında bulduğumu yeri gelmişken belirtip, Mustafa Esgin'in o an neler söylediğini direkt aktarayım;

"Sosyal medyada sağlık çalışanlarımızın talepleri konusunda bir takıp serzenişleri var. Meslek örgütlerimizde değerli meslektaşlarımın oyları ile seçilip çalışmış olan bir arkadaşınız olarak TBMM'de de samimi bir mücadele veriyoruz. Mücadelemiz siyasi bir mücadele değildir ve hiç ama hiç kimsenin hekimlerimiz ve sağlık üzerinden siyaset yapmaları son derece çirkindir.  Meslektaşlarımızın da herhangi bir gerçeklik payı olmayan arka zemini bulunmayan tartışmalara çanak tutmamaları son derece önemlidir. Kendimizi kullandırmayalım. Hiç kimse kendi siyasi çıkarları uğruna sağlık çalışanlarını alet etmesin. Etmemesi için de hem sağlık sendikaları hem de tabip sendikaları lütfen duyarlı hareket etsinler. Evet siz sendikanıza ilgiyi arttırmak için bir süreç yönetebilirsiniz. Bunu anlıyorum ama bu samimi çabaları değersizleştirmek isteyen siyasi anlayışlara prim verecek bir yaklaşım içerisinde olursanız, eğer derin bir sessizliğe girerseniz veyahut muhalefetin yaptığı gibi bir ucundan sağlık alanında yapılan hizmetleri değersizleştirmeye itibarsızlaştırmaya çalışırsanız meslek örgütünüzü muhalefetin arka bahçesi konumuna düşürürseniz doğru bir iş yapmış olmazsınız. Ben bu noktada samimi ve açık bir şekilde şunun belirtmek istiyorum;  3600 ve döner sermayede yeni düzenlemeler sonrasında meslektaşlarım derin bir sessizliğe bürünecek olursa bu tabloyu eleştirme hakkımın olduğunu net ifade ediyorum ve bazı meslektaşımızın trol hesaplar üzerinden eleştiri yapmasını da hiç doğru bulmuyorum.

Gayet net anlaşılacağı üzere apaçık bir uyarıda bulundu ve kelimeleri öyle evirip çevirmeden sağlık çalışanlara ' Çıkar amaçlı siyasi hesaplara alet olmayın. Sonra hüsrana uğrarsınız' misali ciddi bir ikaz yaptı adeta Vekil Esgin.

Mevcut ekonomik konjonktür hasebiyle AK Partili Vekillere içinde bulunduğumuz süreçte yönetilebilecek en zor sual olarak gördüğüm o malum soruyu da sordum Mustafa Esgin'e;

-Ne olacak Sn Vekil ekonominin bu hali? Zamlar daha ne kadar devam edecek? dediğim vakit;

Vekil Esgin mühim bir örnek vererek aynen şöyle konuştu;

"Dünyada petrol fiyatlarının 6 kat, doğalgaz fiyatlarının 9 kat arttığı bir tabloda devletimiz yapabileceği bütün fedakârlığı yapıyor. Karadeniz'de doğalgazı çıkarmak için ekstra gayret sarf ediyoruz. Bir örnekle açıklamak gerekirse; Türkiye'deki şeker ihtiyacının yüzde 20'sini Türk Şeker üretiyor. Takip edenler bilirler; Türk Şeker'in varlığı fiyatların belli noktada tutulmasında önemli rol oynadı ve alınan kararlardan bir gün sonra diğer üreticiler, şekerin kilogram fiyatını 25 TL'den 20 TL'ye düşürdü. Bu fiyatlar 14 TL'ye kadar düşecek. Göreceksiniz bu olumlu gidişatı diğer ürünlerde de gözlemleyeceğiz."

AK Parti Bursa Milletvekili TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Dr. Mustafa Esgin'in Bursa'nın yatırım tablosuna ilişkin nokta tespitler içeren açıklamalarında öne çıkan satırbaşlarına gelince;     

"T2 ve Emek Hattı ile birlikte kent içi raylı sistemdeki projeksiyonumuz 62 kilometreye çıkıyor. Görükle Hattı'nı da bir an önce tamamlamak istiyoruz. Toplamda 66 kilometrelik metro hattı ile Bursa'ya hizmet vereceğiz.32 ay sonra hızlı tren yaşama geçecek.

*800 günde 1300 yataklı olarak inşa edilen Ali Osman Sönmez Hastanesi'ni bitirmek istiyoruz. Bursa Devlet Hastanesi'nin olduğu bölgede 400 yataklı bir hastane planımız var" dedi Bursa Milletvekili ve hemen ardından da eleştiri oklarını muhalefete yönelterek dikkat çekici bir öngörüde bulundu;;

"Muhalefet çok uzun süredir iktidar olmadı, bundan sonra da olamayacak. Çünkü onların bu ülkede yaşayan insanlarla ilgili bir heyecanı yok".

 Konu muhalefetten açılınca Ana Muhalefet Partisi Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili ortaya attığı iddialar ve iftiralara dair yorumunu da sual ettim Vekil Esgin'e; 

Dedi ki; Ana Muhalefet lideri daha önce görmediğimiz şekilde atraktif bir siyasi anlayış benimsedi. CHP, öznesi kendisine ait olmayan bir siyaset yapıyor. Bir siyasi parti genel başkanının yalan söylemesi ve kişilik haklarına bu kadar saldırı ve ithamlar doğru değil. 'Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?' diye sorarlar insana.

Ankara ve İstanbul Belediye Başkanlarının çok düşük bir performans ortaya koydukları milletimizin malumu. 2002 yılında Avrupa ve Asya'yı bağlayan 2 köprü varken, AK Parti iktidarında 3 geçiş daha sağlandı. Bunlar Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray ve Avrasya Tüneli... Bu 3 geçişin yapılmadığı durumla ilgili bir simülasyon oluşturulmuş ve trafiğin siyaha döndüğü görülmüş. Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevi sizi kesmemiş olabilir ancak siz ilk önce görevinizi yapın.

Ankara Büyükşehir Belediyesi de pandemi döneminde hale gelen yaş sebze ve meyveyi aldıklarını ve ihtiyacı olan vatandaşa sattıklarını duyurdu. Biz de bu örnek hizmeti yerinde inceleyelim istedik. Fakat ne yazık ki gördüğümüz tabloda Ankara Hali'ne 300 kamyon yaş sebze meyve gelmiş, bunların sadece 9 kamyonu ihtiyaç sahipleri için belediye tarafından satın alınmış. İyi ki siz iktidarda değilsiniz, iyi ki bu ülkeyi Recep Tayyip Erdoğan yönetiyor. Allah muhafaza, ya bunlar iktidarda olsaydı?

Velhasıl AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin Fi Kelam'da öylesine cümleler kurdu ve muhalefetin siyaset tekniği ile ilgili tabiri caizse sivri bir dille vatandaşa öyle net mesajlar verdi ki aklıma gelen ilk soru sizlerin de tahmin edeceği üzere

-Acaba Vekil Esgin'in bu açıklamalarına muhalefet kanadından bir yanıt gelir mi? suali oldu.

Kanımca sanmıyorum... Ve fakat bir yanıt gelirse muhalefetten, noktasına virgülüne dokunmadan yine bu köşeden aynen yazacağım,  Sizler de okuyacaksınız!

Yeni yazıya değin kalın sağlıcakla!


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları