Türkiye'nin yeni cephesi

2020.10.08 08:08 - Son Güncellenme: 2020.10.08 08:08
A

Son katıldığım televizyon programlarından birinde Kanal 7 Ankara Temsilcisi sevgili arkadaşımız Mehmet Acet'in anlattığı bir olay gerçekten artık pes dedirtecek türdendi. 

Bir süreden beri özel olarak üzerinde çalıştığım Türkiye'nin yeni cepheleri meselesinde biliyorum ki artık yeni bir başlık daha var. Bir diğer deyişle yeni bir cephe daha var. Fransa. Çünkü buna bir başka isim bulmak mümkün değil. 

Bu cephenin başındaki isim de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'dur. Belki değerli okuyucularımızdan bazıları abarttığımızı söyleyebilirler. Ama yazının sonunda tahmin ediyorum iddiamıza hak vereceklerdir. 

GÖZÜ DÖNMÜŞ

Çünkü; Gözü dönmüş bir şekilde tamamen obsesif bir takıntıyla sürekli Türkiye'ye yüklenen iftira atan, önden arkadan iş çeviren, her türlü kumpas faaliyetine giren, Türkiye'nin karşısında ne kadar unsur varsa terörist demeden haksız demeden açık destek veren ve bazen de örtülü faaliyetlerle iş yürüten isim Fransa Lideri Emmanuel Macron'dur. 

O nedenle Türkiye'nin artık doğrudan karşısında bir cephe konumuna geçmiştir. Bunu yapan da, bu durumu ortaya çıkaran yaratan da bizzat kendisidir.

Başta dediğim gibi Mehmet Acet'in anlattığı ve bu kadar da olmaz dedirten olayı aktaralım. 

KATAR REZALETİ 

Macron artık sadece Türkiye'nin düşmanlarına ülkemiz aleyhine her türlü desteği vermekle kalmıyor, üstüne bir de Türkiye'nin dostu konumundaki ülkelere de gidip özel görüşmelerde aleyhimize çalışıyor. Bu düşmanlıklar serisinin sonuncusunu Katar'da gerçekleştirmiş. İnanılacak gibi değil.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed al-Sani ile görüşmesinde, '' Türkiye ekonomik olarak çökecekti. Fakat para verdin ve onun üzerine Erdoğan kurtuldu" demiş. Katar Emiri ise Macron'un haddini aşan sözlerine, "Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkeleri 2017 Haziran'ında darbe girişimi yapmaya kalkmıştı. O girişimden beni Erdoğan kurtarmıştı. Ölene kadar o benim babamdır. Onunla birlikte olmaktan asla vazgeçmeyeceğim" yanıtını vermiş. Nasıl ama! 

HEP AYNI İSİM 

Düşünsenize, Libya'da isyancı Hafter'in yanında Türkiye'ye karşı isim, Suriye'de PYD-YPG terör ekseninde ana desteklerden bir tanesi, Ermenistan'ın Azerbaycan'a saldırmasında ana provakatör, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin deniz yetki alanlarında hakkını savunmasına karşı çıkan isim, AB'de aleyhimize yaptırım çıkartmaya çalışırken, Ege'de Yunanistan'a destek amacıyla uçak gemisi göndermeye kalkan isim, Bağdat'a gidip Türkiye'nin Irak'taki sınır ötesi güvenlik operasyonlarını beraber durduralım diyen isim, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde Türk şirketlerine kesinlikle iş vermeyin Türkiye ekonomisi daha kötü olsun diyen isim, ABD Başkanı Donald Trump'la Beyaz Saray'da yapılan görüşmede konuyu bir anda Amerika-Fransa ilişkilerinden alıp Türkiye'yi şikayet eden isim, Kıbrıs'ta Rum Kesimi'nden deniz üssü kapmaya çalışırken aynı anda Türkiye Adadaki askerlerini boşaltsın diyen isim, Lübnan'dan Türkiye buraya gelmeden elimizi çabuk tutalım, bir şeyler yapalım diyen isim hep aynı. 

Ve bu isim en baştan beri konuştuğumuz aynı kişi Emmanuel Macron. 

Bundan sonra yorum sizin, takdir sizin. Bu kadar Türkiye düşmanlığı olur mu. 

Derdimiz Türkiye'nin hep iyi ve güçlü olması. Ve bunun olması için de daima bu tür tehditlere karşı en azından bu konularda birlik olabilmenin sağlanması. 

Sağlıkla kalın.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları