Tofaş elindeki maçı Telekom'a verdi: 91-94

2023.04.09 00:05 - Son Güncellenme: 2023.04.09 00:05
A

Araya karbon kağıdı konulmuş gibi; neredeyse birbirinin kopyası gibi iki maç izledim cuma akşamı ve cumartesi günü.

İlkinde Frutti Extra Bursaspor, deplasmanda Onvo B.Çekmece karşısında bireysel hatalarıyla, performans yetersizliğini ön plana çıkmış olsa da; enerjisini tüm maça yaymasıyla kazanırken,

Bugün / dün / ise Tofaş baştan sonra çok çekişmeli ve kafa kafaya geçen Türk Telekom karşılaşmasını; yaşadığı faul ve serbest atış sorunları nedeniyle kaybetti.

Kazanabilmiş olsa bütün dertlerinden kurtulup; play-off hesaplarını daha ciddi olarak yapmaya başlayabilecekken; Beşiktaş Emlakjet ve Ayos Konyaspor'un kazanmaları nedeniyle düşme hattının üzerine de çıkamadı.

Şimdi temsilcimizin play off hedefini yakalayabilmesi için en az iki, belki üç galibiyete ihtiyacı olabilir.

Hem Frutti Extra Bursaspor, hem de Tofaş için bu hafta oynadıkları maçlarda ortak sorunlarla karşılaştı diyebiliriz.

Bu seviyedeki takımlara yakışmayacak düzeyde çok basit top kayıpları yaparken, alınan saçma sapan faullerle de maçın sonlarına kriz yaşayarak girdiler.Yine her iki temsilcimizin faul ve şut yüzdeleri standartlarının oldukça altında kaldı.

Kritik faulleri peş peşe kaçırarak önde götürdüğü maçta rahatlama olanağı bulamayan Tofaş kadar, Bursaspor'da da kısa rotasyon özellikle Ömer Utku Al oynadığı dakikalarda boş şutları bile sokamayınca skorun belirlenmesi son saniyelerine sarkmış oldu.

Çember altı savunmalar ise tam bir felaketti. Sertlik yapamayan Frutti Extra Bursaspor'da ayakları yavaş Zach Auguste neredeyse her pozisyonda bire bir üzerinden oynayan rakiplerine geçilip, kolay sayılara izin verirken; takımda Ahmet Düverioğlu'nun ayrılmasından sonra 5 numarada ciddi olarak back up sorunu yaşanmaya başlanması da ayrı bir soru işaretiydi.

Asıl pozisyonu 4 numara olan Yiğitcan Saybir bu tanıma uygun oynamadığı için; Auguste'nin kenarda oturduğu dakikalarda  yük; sırtı dönük oynayabilen Dave Dudzinki'nin üzerine kalıyor.

Tofaş'ın boyalı alanında da Boubacar Toure Telekom'a karşı geçen haftaki performansının altında oynarken, yedeği devşirme Ege Demir'in sakatlığı nedeniyle kadroya girememesi; maçta sertlik yapıp, enerji koyma bağlamında önemli bir handikap gibi durdu.

Orhun Ene ile yeniden yapılanmaya çalışan Tofaş'ta belirli isimler maçın önüne çıkarken, bazı isimler de beklentilerin altında oynadı bu maç itibariyle.

Avustralya Ligi'nden gelen eski Gaziantepli Milton Doyle vasat başladığı karşılaşmanın son iki çeyreğinde skor performansıyla takımına saha içi liderliği yaparken, 2 numarada Rob Gray kritik pozisyonları çembere giderek bitirmesinin yanı sıra; isabetli dış şutlarıyla da takımını maça tutunduran isim idi.

Gray'ın maçta kendisine en çok ihtiyaç duyulan bir süreçte beşleyip kenara gelmesi, takımın enerjisi ile kimyasını olumsuz etkiledi.

ABD'li skorerin oyunun kopma noktasında 0/3 faul atmasını olsa olsa konsantrasyon eksikliğiyle açıklayabiliriz.

Hemen ardından çizgiye giden Brady Manek'te faulleri 1/2 ile sokunca; hiç geri adım atmayan Telekom maça yeniden ortak olup, momentumu eline geçiriverdi.

Toplamda peş peşe kullanılan 5 faul atışından 4'ünün kaçırılmasını; Tofaş adına maçın kırılma noktası olarak değerlendirmek yanlış olmayacak.

Sonlarda Doyle gibi bu maça özgü skorerle, Toure gibi en azından caydırıcı gücü olan bir uzun 5 faulle kenarda oturunca, eli iyice rahatlayan Telekom maçın sonlarını iyi oynayarak galibiyet serisini 11 maça çıkardı.

Maçın akışı uzun rotasyonda alternatifi azalan Orhun Ene'yi ara ara Berke Büyüktuncel'le Brady Manek'i boyalı alana kaydırmaya zorladı.

Berke gençliği, yeteneği ve enerjisiyle tartışmasız büyük bir yetenek; ne yapacağını kestiremiyorsunuz.

Bu maçın en kritik anında soktuğu üçlükle bir anda takımı adına umut ışığı yaksa da; Manek'in savunma zaafı kazanılmış artıları alıp götürdü.

Beyaz ABD'li iyi bir skorer olsa da; savunmada çok kötü.

Bunu çözümleyen Telekom coachu bir çok pozisyonu onun üzerinden oynatarak kolay sayılar bulmasını sağladı takımına.

Tofaş'ın bir diğer handikabı; kısa rotasyonunda özellikle 1 numarada alternatifi çok gibi görünse de; şutu olan oyuncu sayısının yeterli seviyede olmaması. Tyler Ennis'le Berk Uğurlu bu maç adına kötü oynayıp, boş şutları sokamadılar.

Berk bitime 1.10 kala Gray ve Manek gibi faullerde 0/2 atınca maçın kazanılacağına dair umutlar da tükenmeye başladı.

Türk Telekom'a gelecek olursak;  her pozisyonunla çok diri, sert ve üretken bir takım. Yabancılarının kalitesi en üstlerde.

Özellikle oyun kurucu Tony Taylor bu maçta müthiş oynayıp, takımını en kritik anlarda bir maestro gibi yönlendirdi.

Jerian Grant ile Fransız oyuncu Axel Bouteille'de sıcak elleriydi takımlarının.

Çok sert ve temaslı savunmaları ile 3. ve 4. çeyrekte Tofaş'a uzunca bir süre top kayıpları yaptırarak çemberin uzağında tutmayı bildiler.

Üstelik bütün bunları; hakeme olan tepkisini gereksiz yere abartarak erken diskalifiye edilen coahları Erdem Can'ın yokluğunda gerçekleştirdiler.

Sezon tamamlandığında Telekom'u şampiyon olarak görürsem hiç şaşırmayacağım.

An itibariyle sezonun en formda ve diri takımı konumundalar.

İstatistiklere gelecek olursak; Tofaş serbest atışları 27/32 ile; Telekom 30/37 ile kullandı.

Saha içinden 31 / 61 ile oynayan Tofaş; iki sayılık atışlarda 16 / 32, üç sayılık atışlarda 15 / 29, faul atışlarında da 14 / 23  istatistikler tutturdu. 5'i hücum, 27'si savunma toplam 32 ribaunt toplarken; bu maçı da rekor sayıda top kaybı yaparak tamamladı (11)

Rob Gray 23 sayı, 4 ribaund, 6 asist, Milton Doyle 23 sayı (5/10 üçlük), 2 ribaund, 2 asist, Brady Manek 16 sayı (4/7 üçlük), 6 ribaundluk performans sergilerken; Türk Telekom'da

 Jerian Grant 24 sayı, 4 ribaund, 4 asist, Axel Bouteille 20 sayı, 3 ribaund, 2 asist, Tony Taylor 20 sayı, 1 ribaund, 3 asistle oynadı.

Maç ve skoru kadar önemli gördüğüm bir detayı da söylemeden geçemeyeceğim.

Bu sezon hakemler sadece formsuz değil, ayni zamanda çok yetersiz. 

İsim vererek rencide etmek istemiyorum.

Neredeyse çoğunluğun egoları tavan yapmış durumda.

'Dünyayı ben yarattım' havasındalar.

Parkenin içinde kabadayı gibi yürüyüp, tribünlere hareket çekmeler tik halini almaya başladı!.

Yani 'sıkıysa gel bakalım' demek istemeye getirenlerle karşılaşıyoruz.

Allah korusun denk gelir de kafayı yemiş birisi sahaya inecek olursa; kaçacak delik ararlar (!),  rezalet tavan yapar.

İletişime açık olmadıkları için coachların üzerine adeta dövecekmiş gibi gidiyorlar!.. İnsanları hal ve hareketlerinizle tahrik etmeye devam ederseniz, sonunda onlar da patlayıverir haberiniz olsun.

MHK , özellikle başkan Recep Ankaralı şikayet konusu olmaya devam eden hakemlerin bu formsuzluğuna bir çözüm bulmak zorunda.

Artık ara seminerler verip eğitir mi, yoksa yönetemeyenleri kızağa mı çeker o kadarını bilemem !.

Ayrıca tarafsızlığınız da su götürür. Ne yaptığınızın farkında değilsiniz.

Bir süre önce ihraç ettiğiniz Erşan Kartal Tahkim'e başvurup yeniden hakemliğe döndü.

Erşan Kartal mevcut ortamda bulunmaz Hint kumaşı gibi.

Ben olsam kullanırım.

Açık kapatır, boş geçmeyin.

Yine bazı hakemlerin basketbol maçlarında skor üzerinden iddia oynadığı, yönettikleri maçlarda da ona göre pozisyon aldıkları konuşuluyor.

Şuyuu vukuundan beter bir durum.

Bizden yazıp, söylemesi; çözümünü de makam sahipleri bulsun!.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları