Sultanlar Ligi final serisinde 'dünya starlarının' şovu nefes kesiyor

2024.04.16 17:36 - Son Güncellenme: 2024.04.16 17:40
A

Eczacıbaşı Dynavit ile Fenerbahçe OPET'i karşı karşıya getiren Vodafone Sultanlar Ligi play-off final serisi tahmin edildiği gibi şahane maçlarla devam ediyor.

Seride Fenerbahçe OPET'in 2-1 üstünlüğü söz konusu olsa da; kalan iki maç çok şeylere gebe ve kesin bir tahminde bulunabilmek oldukça zor.

Taraflı bir gözle bakılınca;

Fenerbahçe OPET'in çok daha iyi ve derin bir kadrosu var;

Tartışmaz bile abesle iştigaldir;

Fenerbahçe OPET'in tribün üstünlüğü; final serisinde de, normal sezonda da hiç bir takımda yoktu;

O da doğrudur;

Ne var ki yakanın karşı ucunda da Eczacıbaşı Dynavit bulunuyor;

En zor koşullarda şapkadan tavşan çıkartabilmiş bir takım;

Köklü bir voleybol geleneğine sahipler;

Türkiye'de kadın voleybolunu yıllarca domine etmeleri kendilerine özgü önemli bir artı ve asla pes etmeyen mücadeleci bir takım ruhuna sahipler;

Şimdi;

Serinin son iki maçında her şey olabilir;

Yanı sıra;

Favori gösterilmenin böylesine önemli sınavlarda ters tepkiler verdiği defalarca yaşanıp test edilmiş bir voleybol gerçeğidir;

Buradan hareketle kağıt üzerinde bütün istatistiklerin Fenerbahçe OPET lehine ağır bastığı gözlemlense de;

Eczacıbaşı Dynavit'in serinin son iki maçını farklı bir format ve hücum düzeniyle oynayarak şampiyon olabilecek potansiyele sahip olduğu unutulmamalıdır.

Final serisi kadın voleybolunun dünyaca ünlü yıldızlarının resitaline tanıklık ediyor.

Onları canlı olarak ya da televizyondan da olsa izlemek büyük bir ayrıcalık;

Smaçör ve pasör çaprazı pozisyonunda hem cinslerinden bir tık yukarıdaki oyuncuları karşılıklı mücadele ederken seyrederken, adrenalin resmen tavan yapıyor;

Fenerbahçe OPET'de Melissa Vargas, Ana Christina De Souza, Magdalena Stysiak, Arına Fedorovtseva, Irına Fetisova, Bojana Drca;

Eczacıbaşı Dynavit'te Tıjana Boskovic,  Alexa Gray, Jovana Stevanovic, Irına Voronkova, Sinead Kısal Jack final serisini takımları lehine çevirebilmek için file üstünde ve gerisinde müthiş efor sarf ediyorlar.

Saydığım bu isimler, kadın voleybolunun simge isimleri.

Bu sporun adeta birer ikonu;

Yeni jenerasyon onları kendilerine örnek alarak yetişiyorlar.

Ve bu isimlerin sadece bir ya da bir maçı farklı ülkelerde ve kulüplerde oynuyor olsalar; o ligler ihya olur; voleybol severler salonlara sığmaz taşardı.

Dünyadan farkımız da burada zaten;

Türkiye olarak hepsini bir arada ve iki farklı kulüp forması altında ayni anda izleyebiliyoruz.

Bir bakalım mı?

Melissa Vargas tartışmasız dünyanın en iyi pasör çaprazı;

Tijana Boskovic'i kantara vursanız; seviye ve verimlilik olarak Vargas'la ayni siklette sayılabilir.

Brezilyalı De Souza ile Polonyalı Stysiak 4 numaranın (smaçör) dominant iki ismi.

Ne var ki ayni takımda oynayabilme gibi bir handikapları var;

De Souza ilk altıda banko oynarken; Polonya Milli Takımı'nda harikalar yaratan Stysiak yedeği konumunda;

Milli takımda birlikte olduğu coachu Stefano Lavarini  onu çoğunlukla üçlü hücum turunda blok yükseltmek için kullanıyor!

Düşünebiliyor musunuz?

Dünyanın sayılı smaçörlerinden birisiniz ve Fenerbahçe OPET gibi bir kulüpte 'as oyuncu' olmanız gerekirken benchte oturmayı sineye çekerek sıranızın gelmesini bekliyorsunuz!

Böyle bir oyuncu için zor bir tercih olmalı.

Söz konusu 'para' olsa bile parkede yerinizi alıp, smaç vurmanın keyfi hiç bir şeye değişilemez.

Ama burası Türkiye!

Daha doğrusu Fenerbahçe OPET.

Pozisyonunun en karizmatik isimlerinden birisini transfer etmiş olsanız bile; antrenörü olarak taktik icabı kulübede oturtarak sırasını alması için bekletebiliyorsunuz.

Dünyanın değişik ülkelerine dağılmış kadın voleybolcular içinde bu kalibrede taç çatlasın iki ya da üç isim sayabilirsiniz.

Nijerya asıllı İtalyan pasör çaprazı Paola Egonu ile İsveçli İsabelle Haak'ın bile yolları Türkiye'den geçmişti. (Vakıfbank)

Bu kategoriye Çinli pasör çaprazı eski Vakıfbanklı Zhu Ting'i de ekleyebiliriz. 'Dünyada kadın voleybolu demek eşittir Türk voleybolu' diyenler hiç de haksız değiller.

'Zamanının en iyileri' ile, 'bugünün en iyilerinin' bir şekilde yolunun kesiştiği Türkiye'de an itibariyle devam eden final serisini; yıldızlar geçidinin son versiyonunun en çarpıcı fragmanı gibi sayabiliriz.

En iyi lejyonerlerle, en iyi yerlilerin kapışmasının bitmesine sadece iki maç kaldı.

Bu sporu seviyor ya da ilgi duyuyorsanız, 'kaçırmamaya çalışın' dedim.

Fenerbahçe OPET - Eczacıbaşı Dynavit play off finali eşleşmesini yabancıları harmanlayarak,  farklı bir formattan irdelemeye çalıştım.

Serinin teknik değerlendirmesini ise şampiyon belli olunca yapacağız.

Kısa bir tiyo isterseniz;

Tijana Boskovic çok dominant bir oyuncu olsa da; ısınınca önüne örülmüş bütün duvarları tuzla buz edebilen 'süper woman Melissa Vargas' farkıyla Fenerbahçe OPET şampiyon olur' diye düşünüyorum.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları