Frutti Extra Bursaspor, Partizan, Real Madrid...

2023.04.26 21:08 - Son Güncellenme: 2023.04.26 21:08
A

Dün akşam Real Madrid ile Partizan NIS arasında Madrid'de oynanan 'Euroleague Top 8' ilk maçını izlerken; saniyesiyle, dakikasıyla bir film şeridi gibi gözlerimden önünden akıp geçti Frutti Extra Bursaspor'un Sırp temsilcisiyle Belgrad'da oynadığı 7Days Eurocup'un 'Top 8' maçı.

Dün gece Partizan kendi özelinde sevindi; geçen yılın Nisan'ında Türkiye sokaklara dökülmüştü.

Normal süresi 89-89 biten bu maçı uzatmada 103-95 kazanırken; Avrupa'yı da şaşkına çevirmiştik.

20 Nisan 2022 gecesi John Holland bitime 7 saniye kala sağ çizgiden ve el üstünden savurduğu üçlükle; tarihe not düşecek galibiyetin kıvılcımı yakmış;

25 Nisan 2023 gecesi ise Kevin Punter benzeri bir senaryo ile kaydettiği üçlükle takımına sadece bir maç kazandırmıştı.

İki maç arasındaki fark, çok ama çok farklı.

Frutti Extra Bursaspor; girenin zor çıktığı Stark Arena'daki zaferiyle; sadece Türkiye'de değil, Avrupa'da bile günlerce konuşulacak bir basketbol mucizesine imzasını atarken;

Real Madrid'e şok etkisi yaratan bir yenilgi tattıran Partizan NİS'in hanesine ise sadece küçük bir 'ev sahipliği' yazıldı.

Kimlere karşı oynamıştı o maçta kendi yağıyla kavrularak kurduğu mütevazi kadrosuyla Frutti Extra Bursaspor; Madrid'deki maça yoğunlaşırken, diğer taraftan da tek tek karşılaştırma yapma olanağı buldum.

Alen Smailagic, Danilo Andusic, Dante Liman Exum, Ionannis Papapetrou, Tristan Vukcevic'le, eski Fenerbahçeli James Nunnally bu yılın Partizan kadrosunun yeni yüzleriydi;

Zach Leday, Mathias Lessort, Kevin Punter, Yam Madar gibi dominant oyuncular Obradovic'in dün de bugün de asla vazgeçemediği   en önemli skor opsiyonları.

Punter'in sıcak eli hiç soğumamıştı o gece; nereden bulursa atıyor; Mattiahs Lesort en kritik dakikaların X faktörü olarak devreye giriyordu.

Hem bunlarla; hem de Uros Trifunovic ve Yam Matar'la göğüz göğüse savaşarak maçın içinde kalmış, uğultularıyla kulakları sağır eden seyirci önünde hiç geri adım atmamıştık.

Mangal gibi yüreklerle basketbolun kurtuluş savaşını önce uzatmaya taşıyıp, sonra da kazanmıştık.

Yediğimiz her sayının anında karşılığı geliyordu.

Andrew Andrews 24, Onuralp Bitim 20, John Holland 17, Derek Needham, Dave Dudzinski 15, Kevarrius Hayes 6 sayı üreterek;  soyunma odasında yapılmış peşin hesapları, bir kağıt gibi buruşturarak çöp tenekesi attılar maç bittiğinde.

Şaşırıp kalmanın ötesinde elinden bir şey gelmedi Partizan'ın.

Oyuncusu hocası, seyircisiyle...

Maç bitiminde rakibi alkış ve taktirle soyunma odası göndermek Sırpların pek sevmediği bir alışkanlık olsa da; salonun uğultuları üzerimize yağmur gibi yağmıştı.

Avrupa basketbolu ile sürekli haşır neşir olan Anadolu Efes'le, Fenerbahçe BEKO'nun karizmasını çizmek bile tek başına bir olaydı aslına bakarsanız.

Futbolun geleneksel alışkanlığıyla yetişmiş Bursa seyircisi; ilk kez bir basketbol zaferini şölen havasında kutlamak için sokaklara taşıyordu ki; işte bu detay çok önemliydi.

Madrid'deki maçın X faktörü oyuncusu her ne kadar Kevin Punter gibi dursa da; bu yıl takıma dahil olan Dante Exum üstün atletik yeteneğiyle fark yarattı.

Eski Fenerbahçeli Nunnally'de en kritik atışları yüksek yüzdeyle sokarak Partizan'ın rezervindeki en can alıcı isim oldu.

Kıyaslama yapacak olursak;

Beşiktaş'ı 1981'de Bursa'da 5-0 yendiğimiz maçı nasıl bir kuşak unutamıyorsa;

Partizan NİS zaferi de; basketbol şubesinin tarihi başarısı olarak yeni jenerasyon arasında yıllarca konuşulmaya devam edecektir.

Gelelim sadede...

'Bu Partizan galibiyetiyle yıllarca övünürüz artık' eleştirilerinin bitmesi için; yeni süreçte yapılacak tercihler önem kazanmış durumda.

Çöpe atılan bu sezonun üstüne kalın  bir çizgi çekmek için yapılacak şey basit aslında.

Bütçede biraz daha fedakarlıkla, yerli ve yabancı oyuncu seçiminde kaliteli isimlere yatırım yapmak; yeni sezonun stratejisi olmalıdır.

 

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları