Eleştiri değil, destek zamanıdır...

2022.03.09 17:18 - Son Güncellenme: 2022.03.09 17:18
A

Laf salatası yaparak lafı uzatmaya gerek yok.

Bursaspor'da Mustafa Er'in yeniden göreve getirilişine sevineni de var, tepki koyanı da.

'Ne kadar iyi oldu' cular ile; 'hadi be kardeşim denendi, yeniden denemek bir kumardır' diyenlerin çıkar çatışması öyle kolay bitecek gibi görünmüyor.

Eleştirenler güruhunun yerini yurdunu, ocağını sorgulamaya gerek  var mı bilmiyorum ?.

Özetle;

'Nereden çıktı şimdi bu adam' tayfası sosyal medyanın iflas olmaz trolleridir.

İçten değil, mideden Bursasporlulardır.

Maç sonlarında stadın otoparkında araba araba dolaşarak çorba parası dilenirken görürsünüz çoğu zaman bunları.

Tribünlerin en kralı Teksas'ın adını kötüye çıkartan, isminin üzerine kene gibi yapışarak kanını emen asalak tiplerdir bu azınlık tayfa ayni zamanda.

Oturdukları koltukta küfürbaz, klavye başında haddini bilmezlerdir.  

Sorarsanız 'en kralıdır tribünlerin!..'

Yüzlerindeki maske!...

Renkleri filan değil, söküp alındığında ortaya çıkan gerçek kimliklerinin iz düşümüdür.

Dinlemezler, dinleyince de anlamazlar.

Kafalarının dikine dikine giderken;  eleştiriyi ötekileştirmekle karıştırırlar.

Biraz uzattım belki ama; an itibariyle sosyal medyanın iflas olmaz bu trolleri kendi çaplarını yansıtan yorum ve söylemleriyle çoktan icraata başladılar bile.

'Aman dikkat' oyuna gelmeyin.     

Bu atamanın onur duyanları; yani Bursaspor'u karşılıksız seven katıksızlar kadrosu; yönetim olması gerekeni yaptığı için sonuna kadar bu tercihin arkasında durarak ve yine geri adım atmadan saflarını belirlemeye devam edeceklerdir.

Mustafa Er'de biliyor bu kez işinin geçen yıldan çok daha zor olduğunu.

En büyük handikabı da; elindeki o pırıl pırıl kadronun neredeyse yarısının dağılmış olmasıdır.

Ali Akman zaten çok önceleri gemiyi terk etmişti; Batuhan Kör, Kerem Şen, Taha Altıparmak, İsmail Çokçalış, Ataberk Dadakdeniz, Emirhan Aydoğan'ın da Bursasporla ilgileri kalmadı.

Söz konusu isimler kadroda tutulabilseydi ne kadar fark ettirirlerdi, her halde futbol uleması olmaya gerek yoktur değil mi?

Bu kalibrede yeni gençlerin ortaya çıkabilmesi bugün için değil ancak yarın söz konusu olabilir.

Eğitilecek, öğretilecek, öz güven kazandırılarak sahaya salınacaklar.

Bu süreç de neresinden bakılsa en az 3 ya 4 yılı bulan zorlu bir aşama.

Peki sabırlı mı şehir ve taraftar bu kadar beklemeye?

Asla...

Tarihinin belki de en zor günlerini yaşamakta olan camia için öncelik ne pahasına olursa olsun kümede kalabilmek.

Bu zorunlu hedefi tutturabilmek için de gençler gerekirse hiç oynayamayacaklardır tehlikenin gölgesi üzerimizden kalkana kadar, başka seçeneği de görünmüyor.

Burada virgül koyarak bir saptama yapmak istiyorum.

Başka bir zaman diliminde olsa; dönüp bakmayacağınız futbolcu kalıbına girerek rol kesmeye çalışanlara; sırf Bursaspor'un menfaatleri için tahammül ederek dakika ve forma vermek dünyanın en zor işlerinden birisi olmalıdır.

Mustafa Er aynen bu ruh haliyle ve sabırla ilk maçına çıkıyor bu akşam.

Er'in içine sinmeyenlerle, az çok tanıdıklarının dinamizmiyle Bursasporluluk ruhuna güvendiklerinden harmanlayacağı bu kadro dileriz geride kalan 11 maçı en iyi şekilde tamamlayarak camianın yüzünü güldürmeyi başarır.

Biraz klasik bir söylem olacak ama; hepimiz Bursasporluyuz, hepimiz Mustafa Er'iz.

Sözün özü; bu şehrin çocuğuna skora bakmaksınız sahip çıkarak güvenmek zorundayız.

Zaman eleştiri değil, destek zamanıdır...

 

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları