Digitürk gidiyor; peki yerine kim gelecek?

2022.03.16 17:12 - Son Güncellenme: 2022.03.16 17:12
A

Futbolda naklen yayın ihalesi iyice kördüğüm olmuş durumda.

Futbol sektörünün A'dan Z'ye her bir ferdiyle kurumunun alın terini sömüre sömüre semizlenen Katar sermayeli Digitürk yeni yayın döneminde muhtemelen hayatımızda olmayacak.

Bana sorarsanız çok da güzel olacak.

Sözleşme yenilemelerinde dövizi pula çeviren devalüasyonları sürekli kendi lehline kullanan bu kuruma artık dur demenin zamanı gelmişti.

Bu süreç içinde kulüpler çok zarar etti; tabii federasyon da önemli gelir kayıplarına uğradı.

Yeni ihaleye girme hakkını da kaybettikleri için kendi payıma, 'çok şükür kurtuluyoruz' diyorum.

Peki ama diğer teklif sunanlar yani Saran Medya ile TRT bu yükün altından kalkabilecekler mi; en önemli sorun an itibariyle şimdi bu.

Saran Grup ( Saran Medya) yıllardır Digitürk'e naklen yayın arabaları başta olmak üzere her türlü lojistik desteği sağlıyordu.

Dolayısıyla ihaleye alt yapısıyla hazır bir kurum ve yıllara dayanan yayıncılığıyla da bu alanda oldukça deneyim kazanmış durumda.

Burada merak edilen ya da sorulması gereken soru; 'kanımı kesseler sarı lacivert akar' diyecek kadar fanatik Fenerbahçeli olan Sadettin Saran'ın ihalede önereceği rakamın federasyonla kulüpleri ne kadar tatmin edebileceğidir.

Bir ihtimal; patronun Fenerbahçeli olma refleksi bu kez her kesin işine yarayabilir mi ?

Öyle bir teklifle gelmeli ki; bu paradan tuttuğu takımın  kasası da maksimum düzeyde nasiplensin.

Renktaş olmasının sıkıntısı; adaletli gelir dağılımında şansını etkileyebilir mi tartışmayı gerektiriyor.

Peki TRT Spor bu yarışta kime güveniyor olabilir?

Çünkü özerk görünümlü olsa da özünde bir kamu kuruluşu ve bütçelerinin dışında başka mecralara harcama yapmaları kanunen yasal değil.

Zaten gelirini de bizim vergilerimiz oluşturuyor.

Düşünün; elektrik faturaları üzerinden yıllarca kaynağında kestikleri 3, 5 liralar bile yoğun bir şekilde tartışılmıştı ülkede.

Şimdi futbolun yayın ihalesine girişiyor olması, kamu oyunun geneline egemen 'taraflı yayın yapıyorlar' eleştirileriyle zaten antipatik durumda olan TRT'yi daha da zorda bırakabilir.

Öyle ya; böylesine yüklü bir ihale için kaynak olarak neleri göstereceklerdir?

Ya da teminat olarak öne sürdükleri kendi öz kaynaklarından olamayacağı için; perde arkasındaki  kim ya da kimler TRT kisvesi altında futbolun kaymağı bol rant ortamına balıklama dalmak istemektedirler?

Bu sorular sormak ve tatmin edici bir yanıt beklemek hepimizin hakkıdır.

Çünkü dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmakta var ihalenin sonunda.

Digitürk artık saatleri sayıyor iyi güzel de; yerine gelecek olanın zaten zor durumda olan Türk kulüplerine vermeyi taahhüt edeceği paraları sağlıklı bir şekilde ödeyebilecek midir bunu acaba düşünen var mıdır?

İki şıkta da soru işaretleri çok.

Kafalar ise karışık.

Sahiden Saran ya da TRT'den birisini ihaleyi aldığında Türk futbolu kazanmış mı olacaktır, yoksa kaybetmiş mi inanın tam olarak bilemiyorum.

İyi düşünerek, ölçüp biçerek karar vermek çok önemli.

Aslında bu noktada tartışılması gereken şu;

Futbolumuz yıllardır yerinde sayıp, bir arpa boyu yol alamadığı içindir ki bu işin hevesli de çıkmıyor.

Tabii bir de bu yayın ihalesinin fazla bilinmeyen bir yüzü daha var ki; burada olan bizim ve benim gibi enayi statüsündeki seyircilere olacak.

Digitürk ya da bir başkası fark etmez; olası dekoder iptalinde müşterisine zorluk çıkartmak için bin dereden su getiriyorlar.

İptal ettirmeye kalkana da resmen mobbing uygulanıyor.

'Niçin bırakıyorsunuz, neden devam etmiyorsunuz' türünden.

Şimdi söz konusu kurumun elinde futbol ihalesi kalmamış olsa bile; müşteri hizmetlerinden her Allahın gün telefonla arayarak 'size şöyle güzel ve hesaplı bir sinema ya da belgesel paketimiz var. Üstelik 3 ayı da bedava' diyerek kafanızın eti yenecektir uyarmadı demeyin!..

18 yıllık Digitürk üyesiyim'bunlardan nasıl kurtulacağım' diye düşünmekten beni şimdiden sıkıntı basmış durumda!...

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları