Bursaspor için laf değil, icraat zamanıdır

2023.01.06 17:49 - Son Güncellenme: 2023.01.06 17:49
A

Artık ellerim bilgisayarın klavyesine gitmiyor Bursaspor için yazı yazmaya.

Ne yalman söyleyeyim; maçların bir esprisi kalmadı benim için.

Sonucu önceden belli oyunları seyretmeye; yüreğim de, sinirlerim de dayanmıyor.

Bırakın galibiyeti; beraberliğe düğün bayram yapar hale geldik.

Yaş kemale erince; toleransım da sıfırlandı.

'Yenildik belki ama telafi ederiz' esnekliği yani.

Kadronun; istisnaları dışında neredeyse dörtte üçü alt yapı orijinli oyuncular.

Üç sene önce de öyleydi belki ama hiç değilse içlerinden bir maç tanesi performanslarıyla sivrilmeyi başarmışlardı.

Onların yüzü suyu hürmetine Bursaspor'a katlanıyordum.

Örnek Ali Akman, Burak Kapacak, Emirhan Aydoğan, İsmail Çokçalış, Tuğbey Akgün, Batuhan Kör, Taha Altıkardeş, Kerem Şen gibi...

Teker, teker gittiler gitmesine de; hiçbirisi üst taraflarda dikiş tutturamadı;

Kadroya girerek banko oynayabilen bir tek kişi bile olmadı. (Süper Lig bazında)

'Taş yerinde ağırdır' sözünü bunun için önemsiyorum.

'Göreceksiniz bakın; yeni kulübünde ortalığı kasıp, kavuracaktır' övgüleriyle Bursaspor'a burun kıvıran, daha doğrusu kıvrıltılan (!) 'en istisna Ali Akman', ne yurt dışında dikiş tutturabildi, ne de kiralık gittiği Göztepe'de.

Orada da beğenmemişler; kadere bakar mısınız!?

Şuraya gelmek istiyorum;

Bu çocukların ikisi, üçü devam edebilselerdi eğer; bugünün tartışılan Bursaspor'unda oynayarak yüzde yüz katkı yaparlardı.

Şimdi böyle bir şansımız da kalmadı ne yazık ki.

Defolu, her bir tarafı dökülenlerle maçları izlemeye çalışırken, çile çekiyor, saç baş yoluyoruz.

Mevcut kadroda alternatifleri olmadığı için devam ettirilen gençler; yetenek olarak da, potansiyel olarak da çok yetersizler.

Olabildiğince hoşgörü içinde izlemeye çalışsam da; maalesef bir tane bile olsun 'bu çocuk ileride adam olur' diyebileceğim birisine denk gelemedim.

O zaman kimse kusura bakmasın; bir zamanların futbolcu fabrikası Vakıfköy; insanı futboldan soğutan bu iç karartıcı tablo karşısında A'dan Z'ye sorgulanacak olursa darılmayacaklar da, gücenmeyecekler de.

Yani antrenörlerimiz;

Neden yetiştiremiyor; neden bu kadar çocuk içi bomboş bir şekilde; futbolun 'olmazsa, olmaz' fundamentallarınden yoksun olarak üst yapıya gönderiliyor?

Neden, neden, neden?

Bu kulübün alt yapısıyla oynadığı maçlarını neredeyse yarım asırdır seyirci ve gazeteci olarak takip eden birisiyim.

Ne oyuncular gelip, geçti o Vakıfköy'den; kimler, kimler yetişti, nerelere transfer oldular belleğimde yazılıdır.

Bugün ilaç için oyuncu arıyor, ama bir tane bile olsun umut verenini göremiyorsanız; mutlaka bir yerlerde hata yapılıyor demektir.

En başta Vakıfköy düzene sokulmalı ki; üst tarafa adam gibi, eksiksiz oyuncular gelsin.

Dediğim gibi;

'Eskiden vardı, yetişiyordu', şimdi bu tarla kuruduysa mutlaka sebepleri vardır.

Gelelim sadede.

Bursaspor ikinci yarıya da muhtemelen tahtayı açtıramadan başlayacak.

Bu kadar vukuatlı bir kulübe CAS niye torpil geçsin ki?

Yıllardır üstlerine yatıp, beş kuruş ödeme yapamamışsınız;

Dosya üstüne dosya birikip, dağ gibi olmuş;

Sonra hiçbir şey olmamış gibi 'boynunuzu bükerek' birilerinden medet umacaksınız.

'Olmayacak duaya amin demeyelim'.

Eldeki kadroyu kabullenerek, taraftar olarak sineye çekerek, bu çocukları tüm eksiklikleriyle bağrımıza basarken tepki koymayarak; onlardan bir futbol mucizesi yaratmalarını bekleyeceğiz.

Bağırmak, çağırmak, onu, bunu istifaya davet etmek çözüm olamaz.

Mevcut yönetim de bıkmış durumda; kalmaya niyetleri olmasa da yerlerine geçecek kimseyi bulamıyorlar.

Gerçekten de bir futbol mucizesine ihtiyacımız var.

Ben kendi payıma başka çözüm de göremiyorum;

Yanı sıra;

Lig devam ederken; Bursaspor'u borç batağına sokarak sıvışmış ne kadar eski başkanla, yönetici varsa birer birer ikna etmeye ve alacaklarını silmeleri için baskı yapmaya devam edeceğiz.

Medya olarak bizler bastıracağız;

Taraftar en yüksek perdeden ses çıkartmaya devam edecek,

Sivil toplum kuruluşlarıyla, bu şehrin elit insanları her şeyi göze alarak ellerini taşın altına sokacaklar.

Yapmalılar, yapmak zorundalar, hep beraber zorundayız...

Yoksa bu kadro ile küme düşeriz; gözümüzün yaşına bakmadan biletimizi keserler.

Kümede kalmanın dışında bir beklenti içine girilmemelidir.

Bu kadronun gücü sadece bunu başarabilir.

Kendi durumumu da gözden geçirdim bu arada; strese, tansiyonla, şeker yükselmelerine aldırış etmeden ikinci yarı takımımı yalnız bırakmamaya karar verdim.
Bursasporlu olmak özveri gerektiriyor çünkü.

Ben de bu özveriyi, sağlığımı tehlikeye atarak göstermeye devam edeceğim.

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları