'Ortodoks sıkışmışlıkta maliye mekik diplomasisi'

2023.06.09 18:38 - Son Güncellenme: 2023.06.09 18:38
A

Evet Beklenen atama dün gece yarısı geldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlık görevine Amerika'da finans yatırım bankacısı Hafize Gaye Erkan getirildi. 

Mehmet Şimşek'in ekibini kurması gerektiği ile ilgili verdiği mesajın bir kaç gün ve kabinenin açıklanmasından da 1 hafta sonrası ilk adım atılmış oldu. 

Böylece, 'Külliye bu yeni Merkez Bankası Başkan adayına ne der, neden gecikiyor' endişeleri de giderildi. 

Ancak, bir atama daha gerçekleşti. 

BDDK Başkanlığına ise Merkez Bankası Başkanlığından alınan Şahap Kavcıoğlu atandı. 

Bu ince ayarlı kritik süreç dikkat çekti. Bu durum; Kavcıoğlu'nun faizle ilgili Cumhurbaşkanının hassasiyetini (check-balance) bir şekilde devam ettirebileceği şeklinde yorumlandı. 

Yani, kritik kurumlara daha farklı isimler düşünen Şimşek'e 'o kadar da istediğin gibi davranamazsın' mesajı da verildi. Bazı yorumlara göre, 'Herşeyin günün sonunda siyasi bedelini kendi ödeyecek Erdoğan kimseye herkes istediği gibi davransın' iznini vermedi. 

Kim olursa olsun, tek dileğimiz ekonomi yönetimi ve politikalarının başarılı olması. Ama herşeyi samimi ve tarafsız şekilde size aktarmak durumundayız. 

Şimdi gözler 22 Haziran faiz (PPK) toplantısında. Bakalım 8,5 daki faiz ne olacak? Erdoğan daha da düşmesi gerektiğini söylerken, ne karar çıkabilecek? 

İdealler, gerçekler ve sıkışmalar arasında ekonomi gidip geliyor. Dövize bassanız ihracatçı bunalıyor, serbest bıraksanız fiyatlar allak bullak oluyor. Enflasyonla mücadele çöküyor. Faiz de piyasa, yatırımcı ve vatandaş için ayrı dert. 

Mesela; Önceki gün TL'nin büyük değer kaybına uğraması sırasında sessiz kalan Merkez Bankası sonrasında ise piyasalara dolar satarak istemese de tekrar müdahale etmek zorunda kaldı. Bu da ülke risk primini tekrar yükseltti. 

Doların 25 liranın üzerine bile çıkacağı konuşulurken, 23,20 seviyelerinde dengelenmesinin nedeni ortaya çıktı. Bloomberg, Bakan Şimşek'in kamu bankalarına döviz satışını durdurma talimatını geri çekmesiyle kurun sabitlendiğini aktardı.

YABANCI NE DİYOR?

Dün de ünlü Morgan Stanley şu açıklamayı yaptı: 

'Şimşek'in maliye bakanı olarak atanması sonrasında daha konvansiyonel politikalar izlenmesini, TL'nin değer kaybetmesini ve daha yüksek politika faizleri bekliyoruz. Faizin haziranda %20ye ve ağustosta %25'e yükselmesini bekliyoruz.'

Bu şartlar altında Mehmet Şimşek, Morgan Stanley'in dediği gibi PPK kararı ile faiz arttıracak mı? Bu rakamlara çıkacak mı? Yukarıdan tepki gelince ne yapacak? 

Ulusal ve uluslararası piyasalarda beklenen, istenen artan faizi de içeren ortodoks politikaları ne kadar götürecek? Bu, Külliye ile piyasalar ekseninde ortodoks sıkışmadan nasıl kurtulacak? 

Şimdiden hükümete yakın medyada yorumlarda ve benzer sosyal medyada Mehmet Şimşek hakkında tatsız değerlendirmeler ve imalar başladı bile. 'Bu politikalara geri dönülecekse o zaman Berat Albayrak neden gitti ki' soruları soruluyor. Şimşek'in tek seçeneği var o da başarılı olmak. 

İNŞALLAH TEKERRÜRÜ OLMAZ

Eğer bu süreçte hoşnutsuzluklar artarsa Mehmet Şimşek ve ekibi gitmek isteyebilir mi? Ya da kendilerine görevi bırakma konusunda telkinler gelebilir mi? Tıpkı Naci Ağbal-Lütfü Elvan meselesinde olduğu gibi. İnşallah olmaz. 

Unutmadan; Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek haftaya bankalarla bir araya gelecek. Yani pazara bizzat iniyor. 

HASSAS KONULAR

Malum bir diğer sıkıntı da döviz kurları ile mücadele adına kurulan Kur korumalı TL mevduatı. Bütçeye anormal yük getiren bu süreçte artış sürdü. Kur korumalı TL mevduatta artış, 2 Haziran ile biten haftada 2,50 trilyon TL'den 2,53 trilyon TL'ye çıkarak yeni rekorunu kırdı.

Ve de, net uluslararası rezervler, 2 Haziran haftasında -5 milyar 697 milyon dolara indi. Geçtiğimiz hafta net uluslararası rezervler -4 milyar 404,6 milyon dolar olmuştu.

Bu şartlar altında, sadece Mehmet Şimşek ve ekibinin işi zor değil. Aslında hepimizin zor. Dünyada da kolay değil. Her gün artan etiketler fiyat algımızı bozdu. 

MALİYE MEKİK DİPLOMASİSİ

İnşallah, Sayın Şimşek tecrübesi ve kalitesi ile gemiyi fırtınadan kurtarıp sakin limanlara yanaştırabilir. Yanında olmakta fayda var. Başarısız olursa durum gerçekten tamamen tatsız bir hal alabilir. 

Herhalde izleyeceği yol da dünyada bir ilk olarak, taraflar arasında gidip gelen, herkesi idare edecek bir 'Maliye Mekik Diplomasisi' olacak. 

Kritik, gergin ve fırtınalı bir Haziran yaşıyoruz. Bu yaz böyle de devam eder. Artık hayırlısı demek ve beklemekten başka bir diyeceğimiz kalmıyor. İyi olsun da..

Sağlıkla kalın


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları