Doğru bir noktadan başlamıyoruz tartışmaya. 
Sonuca giderken de yanlış argümanları ortaya koyuyor ve yanıldığımızı görüyoruz. 
Süreç içinde de kısır bir tartışma alıp başını gidiyor. 
Önce isimler ortaya atılıp falancanın adamı ya da falancanın istemediği adam söylemleriyle başlayan tartışmalar bir biri ardına geliyor. 

AK Parti içinde siyaset yapan kim varsa hepsinin isteyebileceği bir makam İl Başkanılığı. 
Hem iktidar partisinin Bursa'daki ilk ismi olunacak hem de ciddi bir güç sahibi olunacak.
Ayrıca partinin gücünün devamı bağlamında başka payelere de nazmet konumuna gelebilecek. 
Dolayısıyla partililerin özellikle istedikleri bir koltuk burası. 
Ayhan Salman'ın yeniden aday gösterilmemesi üzerine bu göreve talip olanlar isimlerini çeşitli yollarla dolaşıma sokmuş durumdalar. 
Referanslarla birlikte karar merciine ulaştırma gayreti içindeler.
Şüphesiz isimleri dolaşanların bu göreve talip olmaları gayet doğal. 
Önemli olan AK Parti Lideri Tayyip Erdoğan'ın ne isteyeceği. 
Ve nasıl bir profile ihtiyaç duyacağı. 
Bu nedenle isimlere odaklanmak yerine nasıl bir İl Başkanına ihtiyaç duyulduğuna odaklanmak gerek. 
Zira isimler üzerine yoğunlaşılırsa sonuç almak zorlaşacaktır. 
AK Partililer arasında istenilen profili taşıyan onlarca isim bulmak mümkün.
Tıpkı Ayhan Salman'ın göreve geldiği dönemde olduğu gibi. 
Daha önce kaç kişi Salman'ın Başkan olacağını düşünebilirdi?
Şimdi de aynı olamaz mı? 

Sonuç olarak AK Partililerin bu süreci kolay olmayacak. 
Teşkilatlarını toparlayacak ve AK Parti'nin gelecek vizyonuna katkı sağlayacak profile sahip isimleri bulmak kolay olmayacak.
Ama dediğimiz gibi yeni dönem açısında uygun çok sayıda ismi bünyelerinde barındırıyorlar. 
Kendilerine göre en doğru tercihi yapacaklardır.
Bursa'daki kısır tartışmalara takılmadan karar vereceklerdir.
Unutulmamalıdır ki, kimsenin adamı/yakını değil AK Parti liderinin adamı ve partisinin vizyonuna uygun bir isim tercih edilecektir.