Ülke futboluna "Yeşil-beyaz Devrim" olarak damgasını vuran 16 Mayıs 2010'dan bu yana tam 11 yıl geçti...

Ama, hâlâ dün gibi aklımızda...

Efsane futbol mabedi Atatürk Stadı'nda an be an yaşadık o tarihi geceyi...

Beşiktaş galibiyetini...

Kadıköy'deki maçı radyodan dinlediğimiz, geçmek bilmeyen o saniyeleri...

Anaların, ninelerin, dedelerin son ana kadar ettikleri duaları...

FİLMLERE KONU OLACAK KADAR İLGİNÇ

Filmlere, belgesellere konu olacak kadar ilginç hikayelerle dolu bir şampiyonluk...

Biraz o günlere dönüp, unutulmaz zafere nasıl ulaşıldığını gelin birlikte hatırlayalım.

Şampiyonluğun DNA'sını büyüteç altına alalım.

Biraz da nostalji yapalım...

TERTEMİZ ŞAMPİYON...

Hemen söyleyeyim;

Bu şampiyonluk, öyle parayla pulla veya katakulli ile falan gelmedi...

Hem ilk, hem de bileğinin hakkıyla, "tertemiz bir şampiyonluk" olmasıyla; "çok değerli"dir bu Süper Lig şampiyonluğu...

Yürek birlikteliği ve hedefe inanmakla ulaşıldı bu tarihi şampiyonluğa...

Zira, o yıl;

Sıfır bonservis ödenerek kurulan bu kadroda;

3 istanbul'dan dönüp Bursa'daki kırık kalpler durağına gelen Ömer Erdoğan, Ali Tandoğan, Tuna Üzümcü ile Trabzon'dan gelen Mustafa Keçeli, Hüseyin Çimşir gibi askerlerin, Volkan Şen, Sercan Yıldırım, Ozan İpek, Bekir Ozan Has gibi genç yeteneklerle harmanlanmasıyla geldi.

BAŞARIYA AÇ FUTBOLCULARLA...

Başarıya aç; "no name" yabancılar Batalla, İvan Ergic'in müthiş performansları, kaleci İvankov'un penaltıları, asker oyuncular Turgay Bahadır, İbrahim Öztürk, Kirita, Zapotocny'nin müthiş katkıları...

Şehir, o dönemde; 47 yıllık kulüp tarihinde böylesine tek yumruk olmamıştı!

MEDYADAN TAM DESTEK

Merhum Şampiyon Başkan İbrahim Yazıcı ve lider hoca Ertuğrul Sağlam'a;

Yerel medyasından taraftarına, işadamından esnafına kadar herkes destek verdi.

Biz de Bursa medyası olarak;

iyi giden arabanın tekerine hiç çomak sokmadık.

O dönemde aktif gazetecilik yapan tüm medya mensubu arkadaşlarımızın Allah'ı var...

Hepimiz;

Sürekli motive edici, pozitif eleştirilerde bulunduk.

EFSANE BAŞKAN YAZICI'DAN DİK DURUŞ...

Başkan İbrahim Yazıcı, o meşhur TFF Kongresi ile başlayan "dik duruş" destanını yazdı.

Kentlilik bilinci ön plana çıktı.

Saflar sıklaştırıldı.

Taraftar, her yönüyle zaten muhteşemdi.

Atatürk Stadı'nda da, en uzak deplasmanda da...

TARAFTAR "FAIR-PLAY ÖDÜLÜ" KAZANDI

Aynı sezon, yeşil-beyazlı taraftarlar, "Fair-Play Ödülü"nü hakkıyla kazandı.

İnönü, Kadıköy zaferleri sonrası Yalova Topçular İskelesi, komşu kapısı oldu.

Binlerce cefakar taraftar, Topçular'a aktı...

KENETLENME VE AİDİYET

Öyle ki;

Bu müthiş 3-2'lik geri dönüşler sonrası Topçular'da gece yarısı buz gibi havalarda 5 bine yakın taraftarın karşılaması;

Camianın, inancının ve nasıl kenetlendiğinin en önemli kanıtıdır...

Başarı harcının içindeki en önemli çimento da; bu kenetlenme ve aidiyet duygusudur zaten...

"ŞAMPİYON TAKIMI TUTMADIK..."

O meşhur sloganda olduğu gibi:

Bursaspor taraftarı;

"Şampiyon takımı tutmadı. Tuttuğu takımını şampiyon yaptı!"

Anadolu'nun dev bütçeli takımları, bileğinin hakkıyla 75 puan ve 65 golle geçebileceğini ve ipi göğüsleyebileceğini gösterdi.

TRABZON'DAN SONRA BİR İLK

İstanbul hegemonyasına, Trabzon'dan 26 yıl sonra son veren Bursaspor'u tüm Anadolu takdir etmişti.

Ülkemin neredeyse tüm şehirlerinde Timsah yürüyüşleri yapıldı, "Şampiyon Bursaspor" tezahüratları duyuldu.

Konvoylar oluşturuldu.

En büyük destek de Trabzon'dan geldi.

Öyle ya...

Anadolu'dan; Trabzon'dan sonra İstanbul'u dize getiren 2. takım Bursaspor olmuştu.

Bu duygu; Anadolu'nun dört bir yanına dalga dalga yayılmıştı.

ANADOLU'YA ÖRNEK OLDU

Artık, birçok Anadolu kulübü için rol-model olmuştu Bursaspor...

Timsah yürüyüşü ve coşkulu Teksas'ıyla, Edirne'den Kars'a kadar, ülkenin en sempatik takımı olmuştu yeşil-beyazlılar...

KAPALI GİŞE OYNADI

Her maçını; neredeyse 25 bin taraftarıyla "kapalı gişe" oynadı, emektar Atatürk Stadı'nda...

Aslında "imkansız" denilen o şampiyonluk, yani "yeşil-beyaz devrim", aradan uzun yıllar geçse de unutulmayacak kadar anlamlı ve temelinde büyük emek yatan tarihi bir zaferdir!

BURSASPOR'UN BÜYÜKLÜĞÜ DEĞİŞMEZ!

Her ne kadar;

-Yeşil-beyazlılar, şu an 1.Lig'de oynuyor olsa da...

-Bazı yönlerden şehirde yalnız bırakılmış olsa da...

-"Bursasporluymuş" gibi yapanlar, kendilerini tek tek açığa çıkarsa da...

-Kulübün borçları artmış olsa da...

Bursaspor'un büyüklüğü;

Oynadığı lige göre değil, şanlı tarihinde elde ettiği başarılarla ve Türk futboluna vurduğu "yeşil-beyaz damgayla" ölçülür!..

58 yıllık Şampiyon Arma Bursaspor;

Onurunla,

Duruşunla,

Ruhunla sen çok yaşa!..