Merhum şarkıcı "benim balonlarım vardı" diyen İbo'nun o meşhur şarkısında dedi gibi;

"Bayramlar mı eskidi? Bizler mi yaşlandık?"

Buna, siz yazıyı okuyanlar karar vereceksiniz tabii ki...

Ama büyüklerimiz hep şöyle derdi:

"Ah ah! Nerede o eski bayramlar! Şimdilerde, o eski bayramların tadı yok!"

Hatta, babam hep anlatır:

"Biz küçükken, bayram harçlığımızı alır almaz, evimiz Abdal'dan Pınarbaşı'ndaki bayram yerinekadar koşa koşa giderdik.

Salıncaklara, dönme dolaplara biner, cambazların gösterilerini seyreder, bisiklet kiralar, meydanda tur atar, top oynardık. Ah, neydi o günler!" diye...

Bir bayramı daha geride bıraktık...

Herkesin bayramı kutlu olsun dostlar...

MAHALLE FUTBOLU KALDI MI?

İşimiz spor olduğu için;

Futbol demişken...

Hani 1970'li, 80'li yıllarda meşinden yapılan o büyülü meşin yuvarlak var ya...

O kadar sihirlidir ki;

Herkes büyüsüne kapılmış gidiyor dünyanın her tarafında...

Hani çocukken...

Sokak aralarında, arsalarda 2 taştan kale yaparak, "aldım verdim, ben seni yendim" şeklinde adımlama yöntemiyle, takımların kurulmasıyla oynanan;

3 kornere 1 penaltı gibi kendine has kuralları olan çocukluğumuzdaki sokak futbolu vardı ya!

Hakemsiz ama daha adaletli!

Daha masum!

Daha temizdi çocukluğumuzun o futbolu...

İşte o sokak futbolu artık yok!

Neden?

Çünkü, son yıllarda şehirlerde boş arsa kalmadı!

Her yer bina, her yer site...

ALANLIKTAKİ MAÇLARI UNUTMAK MÜMKÜN MÜ?

Kendi çocukluğumdan örnek vermem gerekirse...

Çocukken her fırsatta soluğu mahallemizde boş arsada alırdık.

Çarşambapazarı'nda; Kırmızı Kahve'ye ve Altıparmak'a çıkan yolun sağındaki "alanlık" bizim futbol sahamızdı.

4 büyük taştan yapılan 2 kale ve bir plastik top yetiyordu bize...

Kuzen Bülent (sonradan Bursaspor'da oynadı), rahmetli kardeşim Gökhan, Nizamettin, Hüsamettin kardeşler, "Sarı" İbrahim, Vefa, Özhan ve Gökhan kardeşler, Erzurumlu Faruk, Karacabeyli Ayhan, halıcı Erol, Bursasporlu kaleci Nail, Makosporlu Yıldıray, Yüksel, yüzücü Fikret (Fiko), Erkan ile ne maçlar oynardık!

Topumuz tek katlı evlerin penceresine çarpıp bahçesine kaçınca;

"Amca n'olursun kesme topumuzu!" diye yalvardığımız o günler unutulur mu hiç!

Hava kararıncaya kadar koşardık topun peşinde...

Mesut, Ersel, Sedat 3, Bahtiyar olurduk.

Dünya Kupası oynandığı zamanlarda da;

Kempes, Ardiles, Beckenbauer, Rummenigge, Tardelli, Rossi olurduk.

Taaa ki;

Rahmetli Annem, "Serkan akşam ezanı okundu, hadi eve" diyerek çağırıncaya kadar...

TOZ TOPRAKTA VE ÇAMURDA OYNARDIK

Şimdi sorarım size;

Son yıllarda, toz toprak veya çamurlu arsalarda da olsa, "Mahalleler arası sokak maçı" yapıldığını hiç duydunuz mu?

Halı saha denen, sunî çimlerde oynanan ve parayla kiralanan maçları demiyorum ama...

Ayrıca, çocuklarını top oynasın diye sokağa gönderen kaç aile kaldı ki!

Bu arada...

Apartmanlarının bahçesinde oyun alanı / futbol sahası olan kaç şanslı çocuk var ki?

KAÇ SEMTTE ÜCRETSİZ HALI SAHA VAR?

Veya kaç mahallede sunî çim de olsa, ücretsiz semt halı sahaları var?

Zira...

Son yıllarda adeta evlerine hapsolan çocuklar, ellerinde tabletler veya konsol oyunları, FIFA'da, PES'te "2 el maç atalım mı?" diyerek, sanal gollere imza attıklarını görüyoruz.

SÜPERSTARLAR PARMAĞININ UCUNDA

Cristiano Ronaldo, Messi, Mbappe ve Haaland gibi süperstarların gözde olduğu dijital ortamda; dünyada idol olan isimleri, mekanik düğmelere basarak oynatıyor şimdiki çocuklar...

Sanal golleri atmanın "yapay" keyfini yaşıyorlar!

Sanki kendileri gol atmışcasına!

Oysa;

Yeşil HD (yüksek çözünürlüklü) zeminin tozunu alıp, pardon; pikselini mikselini, kolunu ayarlayıp, "gol" diye atıyorlar!

Velhasıl kelam, yeni nesil; sahalarda oynamaktan daha çok, ekran/ tablet başında sanal maçlar yapıyor!

Bedenleri değil;

Gözleri ve parmakları yoruluyor!

Sonra da "85 milyonluk ülkeden neden kaliteli futbolcu çıkmıyor?" diye kendi kendimize söylenip duruyoruz!

BU SORUNA MUTLAKA ÇÖZÜM BULMAK GEREK

Son dönemde altyapıya gönül verenler ve futbol uzmanları da bunu tartışıyor zaten...

Ancak, bu tartışmalar yeteri kadar ses getirmiyor ne yazık ki!

Aslında, üzerinde bir hayli düşünülmesi ve mutlaka cevap bulunması gereken kritik soru şu: 

-Eğer artık sokak futbolu yoksa, altyapıya ve tesisleşmeye gerekli önem verilmiyorsa, ülkemizden Arda Güler, Enes Ünal gibi yeni futbol yıldızları nasıl çıkacak?