Serkan Yetişmişoğlu

Serkan Yetişmişoğlu

serkanyetismisoglu@bursadabugun.com

Zurnanın zırt dediği yer!

2022.02.23 07:06 - Son Güncellenme: 2022.02.23 07:09
A

Bursaspor'da yaşanan 2 haftalık kötü gidiş, böyle devam eder mi?

Etmemeli!

Bu iş, böyle gitmez ve de böyle bitmemeli!..

Peki, bu işi toparlamak için neler yapılmalı?

Mevzuya kafadan girmek gerekirse...

28 Şubat Pazartesi günü yetkiyi alacak olan yeni Başkan Ömer Furkan Banaz ve yönetiminin, takımın 3-4 aydır alamadığı söylenen maaş konusunu büyük ölçüde çözmek amacıyla yoğun bir çalışma içinde olduğunu duyuyorum.

KURTULUŞ SAVAŞI'NIN MİLADI

Bu konu, gerçekten çok önemli!

Hatta, Kurtuluş Savaşı'nın miladı olacak kadar önemli...

Neden?

Çünkü, futbolculara istediğin kadar teknik taktik çalıştır, eğer  kafaları, alacaklarına takılı kalırsa, sahada gerçek performanslarını vermekte zorlanabilirler.

Bu gayet insanî bir reflekstir.

Şimdi belki, "Bursaspor'da kimsenin parası kalmaz. Ellerinde kapı gibi sözleşmeleri var. Ne yani, koyun can derdindeyken, kasap, et derdine mi düştü?" diyebilirsiniz.

Burada da haklısınız...

Ama, hep denir ya;

"Modern zamanlarda, futbol artık bir endüstri haline geldi. Profesyonel anlayış daha ağır basıyor" diye...

Zurnanın "zırt" dediği yer de burası işte!

Siz, eski futbolcularınıza ve altyapınızdan yetişen gençlerinize, "Hadi koçum, göreyim seni! Şanlı formanın hakkını ver. İstim arkadan gelir" diyebilirsiniz.

Belki bu yöntem tutabilir.

BİZİM EVLATLARLA OLUR AMA...

Örneğin;

Tahtanın açılmadığı geçen sezon, Mustafa Er yönetimindeki Genç Timsahlar, alacakları geriden gitmesine rağmen, kendilerini kanıtlayabilmek için formaya dört elle sarıldılar.

Ve Vakıfköy ruhu ile armayı sırtlayıp son haftalara kafar play-off şansını kovaladılar.

Kadrodaki 4-5 "ağabey" konumundaki krampon da gençlik ateşini tecrübelerini katarak canlı tutmuşlardı.

Tüm Türkiye'nin, hatta sanat dünyasından önemli isimlerin de sempatisini kazanan Vakıfköy patentli bu kadro, futbol adına; herkesin hem gözünü, hem de gönlünü doyurmuştu.

Reyting rekortmeni bir takım haline gelen o kadronun; nasıl eritildiğini, nasıl bedavaya uçup gittiğini ve bu sezon nasıl haraç mezat satıldığını hepimiz çok iyi biliyoruz.

Öyle ki;

Mustafa Er ve teknik ekibi, alacakları olmasına karşın "bizim evlat" oldukları için ses çıkarmadılar.

Aynı teknik ekipte yer alan ve en az 1 milyon euro alacağı olan efsane şampiyon Batalla'nın kulübü FIFA'ya vermediğini de hepimiz çok iyi biliyoruz...

Ama aynı aidiyeti, dünyanın dört bir yanından getirilen ve getirilirken de götürülen(!) yabancılardan beklemek hayalcilik olur!

TEK SORUN PARA DEĞİL!

Konu, sadece para da değil bence...

Eğer, verilen sözler tutulmamışsa ve defalarca ötelenmişse, o futbolcuların, kendi yönetimine olan güveni sarsılır!..

Güven bunalımının yaşandığı bir kulüpte de "takım ruhunu" yakalamanız mucize gibi bir şey olur!

İki kere iki; dört...

3T KURALINI İYİ UYGULAMAK GEREK

Bir başka deyişle (benzetmede hata olmaz):

At sahibine göre kişner!

O nedenle, büyük fotoğrafı görüp, ona göre saptamaları doğru yapmak çok önemli...

Şu meşhur 3T kuralını iyi uygulamak gerek.

Tetkik, Teşhis, Tedavi...

Yani;

İnceleme ve araştırmayı iyi yapıp, tanıyı doğru koymak ve ona göre tedaviye başlamak lazım...

Zira, dedim ya;

Bu iş sadece parayla da olmaz!..

Futbolcuların;

Mental durumu/ özgüven seviyesi, fizik kondisyonu, teknik ve taktik gelişimi gibi faktörler büyük önem taşır.

HERKESE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR

Tabii, bunlarla birlikte eşgüdümlü olarak;

Yönetimin, mevcut sıkıntıları çözen somut icraatları...

Teknik kadronun, takımı istenen düzeye getirmesi ve doğru dokunuşlarda bulunması...

Taraftarların, takımın en çok manevi desteğe ihtiyaç duyduğu bu dönemde, futbolcuları, statta sarıp sarmalaması...

Sosyal medyada daha "itidalli" olunması...

Yerel medyanın, sorunları ortaya koyarken ve bunlara çözüm yolları önerirken, yorumlarında daha yapıcı olması gibi...

Bütün bu etkenler, kalan 12 haftada güzel bir şekilde bir araya gelirse, 59 yıllık geminin, açık denizdeki fırtınalardan kurtulup sağ salim limana yanaşacağına inanıyorum.

Hep derim:

Daha bugünden enseyi karartmaya gerek yok!

SOMUT DESTEK, KAFALARI RAHATLATIR

Banaz yönetiminin;

Pazartesi günü mazbatayı aldıktan sonra teknik ekip ve takımı toplayıp, gerekli desteği ve güvenceyi vereceğini, böylece futbolcuların kafasını rahatlatacağını düşünüyorum.

Camiada ve Özlüce'de güven ortamının oluşmasının ardından, 11 günlük çalışmadan sonra gidilecek Bolu deplasmanında çok farklı bir takım göreceğimizi tahmin ediyorum.

BRUNO'DAN HABER VAR

Son olarak...

2 hafta önce ülkesi Belçika'da menisküs ameliyatı olan Massimo Bruno4 Mart'ta Bursa'ya döneceğini kulübe bildirmiş.

Sözün özü;

Ülkesinde bireysel kondisyon çalışmalarına başlayan 29 yaşındaki oyuncunun, geldikten birkaç hafta sonra takımda süre almaya başlaması bekleniyor.

Bu isme; 2 hafta önce sakatlıktan dönen Luka Çapan ile 2-3 hafta içinde iyileşeceği açıklanan Enver Cenk Şahin'in de ekleneceğini düşünürsek, Tamer Tuna'nın eli de, kulübesi de güçlenir.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları