Ligde ve kupada son 3 maçını kazanan Bursaspor, İstanbulspor önünde 3-0 geriye düşmesine rağmen, pes etmedi ve son 20 dakikadaki müthiş bir geri dönüşle 3-3 yaptı.

Hatta az daha 4-3 kazanacaktı.

Ama hem hakem faktörü, hem de maçın başındaki tutuk oyun nedeniyle 1 puanla döndü.

SİZİN BU YANINIZI SEVİYORUM

Vallahi helal olsun size çocuklar.

Ben en çok bu "asla pes etmeyen" ruhunuzu ve inancınızı seviyorum.

Öyle bir geri dönüşe imza attınız ki, galibiyeti çantada keklik görenlere bir kez daha çok güzel bir futbol dersi de verdiniz!

ÇOK TUTUK BAŞLADI

Evvela, maç öncesine bakalım.

Mustafa Er, cezalı Özer Hurmacı'nın yerine Kerem Şen'i oynatarak, Burak Altıparmak'la beraber iki 8 numara kullandı.

Samsun maçının 11'ime bakarsak, Özer dışında kadro aynıydı.

Timsah, Göztepe'yi kupadan elemenin verdiği moralle, Necmi Kadıoğlu Stadı'na çıktı.

Ancak, maçın başında yoğun  bir hücum presle karşılaştı ve oyuna çok tutuk başladı.

İKİ ŞOK GOL YEDİ

Nitekim, İstanbulspor, ilk 12 dakikada attığı ilk 2 şutta 2 gol birden buldu.

5'te sağdan yapılan ortaya bomboş kafayı vuran Arnavut orta saha Rroca, 12'de 25 metreden yine bomboş sert vurarak, Ataberk'i 2 kez mağlup etti.

Yenen 2 golde de, 27 yaşındaki Arnavut kramponun 4-5 metre etrafında onu rahatsız edecek bir tek yeşil-beyazlı oyuncu yoktu!..

Adam, Taksim'de gezer gibi sallana sallana giderek, 2 gol attı!

Nasıl oluyor bu iş?!

İLK KEZ GOL ATMADAN 2 GOL YEDİ

Timsah, bu sezon hiçbir maçta, hiç gol atmadan iki farkı (2-0) geriye düşmemişti.

Rakibin, alan daraltarak uyguladığı baskılı oyunu karşısında, oyun kurmakta ve geriden pasla çıkmakta zorlandı Bursaspor...

Devreyi 2'de 1 şutla 2-0 yenik kapatan Timsah, kalesinde 4'te 2 isabetli şutla  2 gol gördü.

İkinci yarıya Kerem Şen'in yerine Çağatay Yılmaz'ı alarak başlayan Mustafa Er, Kapacak ve Yılmaz'ı kanatlarda oynatırken, Batuhan'ı öne attı, Ali Akman'ı da arka forvete çekerek, hücumdayken 4-2-4'e, savunmadayken de 4-4-2'ye dönerek, orta sahada risk aldı.

ALİ ÇATALA TAKILDI

Ali Akman'ın 60'taki şutunun çataldan dönmesi büyük şanssızlıktı. Gerçi ev sahibi ekibin de 2 dakika önce bir şutu üst direkten dönmüştü.

BATUHAN YERDE, HAKEM HİÇ ORALI OLMADI

61'de Batuhan ceza sahasında defanstan 2 kişinin arasında, müdahale sonucu yerde kaldı. İzmirli hakem Direnç Tonusluoğlu, hiç oralı olmadı!

70'te Onur'un ceza yayından köşeye gönderdiği şutla durum 3-0 oldu.

ALİ AKMAN GERİ DÖNÜŞ ATEŞİNİ YAKTI

Ancak Timsah'ın pes etmeye niyeti yoktu ve takım beklenen reaksiyonu vermeye başladı.

72'de Ali Akman, defanstan seken topu serden sektirerek, golü attı ve "geri dönüş ateşini" yaktı.

18'lik golcü, ligdeki 9.golünü attı.

EMİRHAN'DAN AĞIR FÜZE 

76'da Burak Altıparmak'ın çaldığı topu önünde bulan Emirhan, 20 metreden çok sert bir sol şutla uzak köşeyi gördü ve ligdeki 3.golünü kaydetti.

Kaptan, öyle bir "füze" gönderdi ki, kaleci Alperen ne yapsın!

ONUR'UN BARİZ PENALTISINA "DİRENÇ" GÖSTERDİ!

86'da Onur Atasayar, ceza sahasında açık çelmeyle düşürüldü. Hakem yine "Direnç" gösterip bariz penaltıyı vermedi!

MUSTAFA ER'E KIRMIZI GÖSTERDİ

Bir de haklı olarak kenardan itiraz eden Mustafa Er'i 2. sarı kartla sahadan attı (Er, 74'te itirazdan ilk sarıyı görmüştü. Eskişehir maçında sahada olamayacak).

Sen nasıl bir hakemsin ey Tonusluoğlu?

Hakkını arayan hocayı atmak o kadar kolay mı İzmirli?

SÜPER LİG'DE AT DA GÖRELİM!

Süper Lig'de (tabii yönetebilirsen!) İstanbul takımlarının hocalarını da böyle 2 sarıdan at da görelim bakalım!!

Yazık, emek çalıyorsunuz emek!

Ama Allah büyük.

Tüm hatlarıyla rakip kaleyi abluka altına alan Genç Timsahlar, bu sahadan yenilmeden ayrılmayı kafalarına koymuştu bir kere...

İşte, 90+3'te orta sahadan hava indirme harekatı yapan

Kaptan Emirhan'ın nefis topunu çok iyi takip eden sol bek Onur, adeta, "o penaltıyı vermezsen, ben de gider gol atarım" diyerek, ceza sahasına çok temiz sarktı (zira sol bek ofsaytı bozuyordu. Burada, pozisyonu doğru süzen karşıdaki hakem Anıl Usta'yı da tebrik etmek gerek) ve kafayla top uzak köşeye göndererek tabelayı 3-3 yaptı.

Gerçi, son 2 dakikada Kapacak ve Akman biraz daha dikkatli olsalar, maç 4-3 de bitebilirdi.

28 GOLÜN 24'Ü VAKIFKÖY'DEN

Bursaspor, 28 golle yine 1.Lig'in en çok gol atan takımı oldu.

Hatta, 28 golün 24'ünü Vakıfköy Altyapı Akademisi'nden yetişen oyuncular attı.

Daha ne olsun, değil mi?

Ligde son 3 maçta 7 puan toplayan ve kupa dahil; son 4 maçta 13 gol atıp, 8 gol yiyen Timsah'ın bu çıkışı önemli.

Salı günü kupada 120 dakika oynayan Bursaspor için, "aynı kadroyla erkenden yorulur" beklentisi içinde olanlar yine yanıldı!

VAKIFKÖY RUHU ASLA PES ETMEZ!

70'te 3-0 geriye düşen Timsah'ta; hafta içinde yazımda başlığa da çıkardığım gibi, "Vakıfköy ruhunda asla pes etmek yok" sloganı devreye girdi.

Başka takımlar son 20 dakikaya böyle 3-0 geriye düşse, belki de toz şeker gibi dağılır!

Hatta, bu kadar genç olan takımlar, daha kolay dağılabilir!

Ama, dedik ya; Bursaspor bu!

Pes eder mi?

Etmedi yine!

MÜTHİŞ GERİ DÖNÜŞ

Öyle bir geri dönüşe imza attı ki Genç Timsahlar, duraklama anlarında az kalsın kazanacaktı bile!..

Bunun en basit kanıtı da şu:

84.dakikada 6'da 4 isabetli şut atan ve 3-2 geride olan Bursaspor, 90+6 sonunda maçı 13'te 7 şutla bitirdi.

84'te 10'da 4 şutta olan İstanbulspor ise, maçı sadece 1 fazla şutla 11'de 4 vuruşla bitirdi.

Son dakikalarda Timsah'ın önce beraberliği, sonra da galibiyeti nasıl istediği apaçık ortada...

Sonuçta;

İkinci yarının son yarısındaki oyuna "evet" ama, ilk devresindeki oyuna kesinlikle "hayır" diyorum.

İlk devredeki üretkenlikten uzak ve durgun oyunu iyi etüt edip, pazartesi akşamki Eskişehirspor maçına daha iyi konsantre olmak ve oyuna daha iyi başlamak şart!..