Murat Sözkesen ve Mustafa Gönden...

Geçmişi 30 yıla dayanan 2 eski takım arkadaşı, son 2-3 haftadır Bursaspor'un başarısı için ateşten gömleği giydiler...

Teknik direktör Murat Sözkesen ile sportif direktör Mustafa Gönden'i futbolculuk günlerin beri tanırım.

Çok maçlarını yazdım.

Şimdilerde iki eski dost, en sıkıntılı dönemde göreve geldi.

Sözkesen'i Bursa'ya geldiği dönemlerde programlarımda konuk etmiştim.

Gönden'le de bizim televizyonumuzda, bu logunun altında, bundan tam 10 yıl önce yaklaşık 2,5 sene her pazartesi günü "Sporda Bugün" adıyla Bursaspor programları yaptık.

Mustafa Gönden bu göreve ikinci kez geldi...

Onun için iki eski dosta da bir telefon kadar yakınız.

RÜZGAR HEP SERT ESER

Hepimizin malumu;

Camia, maddi ve manevi her açıdan en zorlu dönemlerini yaşıyor...

Özlüce'de rüzgar ne yazık ki hep sert esiyor!

Sahadaki mücadeleyi herkes görüyor.

Ve 90 dakikada sergilenen performansa göre de kendi yorumunu yapıyor.

Buraya kadar eyvallah...

Zaten normali de bu...

BUZDAĞIN GÖRÜNMEYEN KISMINDA NELER YAŞANIYOR?

Ama asıl buzdağının görünmeyen kısmında acaba neler yaşanıyor?

Hani bir söz vardır:

"İnsanlar, geminin açık denizlerde yakalandığı fırtınalardan nasıl kurtulduğuna değil de, kaptanın gemiyi limana yanaştırıp yanaştıramadığına bakar!" diye...

Bizim insanımız, Özlüce'de ve takımda; maddi, manevi, idari ve teknik açıdan hafta boyunca neler yaşandığını tam anlamıyla bilemez.

Sefer sonundaki tabelaya bakar!

Bu da gayet normal...

36 maçlık bu seferde önemli olan;

Gemiyi, buzdağlarına çarpıp batırmadan, yakalandığı büyük fırtınalarda alabora olmadan limana ulaştırabilmek...

DÜMENİ SAĞLAM TUTMAK GEREK

Her türlü ters rüzgara ve dev dalgalara rağmen, dümeni sağlam tutup, rotadan şaşmamak çok önemli...

Bursaspor'un iki eski

Kaptanı Sözkesen ve Gönden, şu an an teknik ve idari açıdan dümenin başındalar.

48 yaşındaki Teknik Kaptan Sözkesen, rotadaki ilk 3 ara limandan 2'sini başarıyla geçti.

Gönden de son 2 limanda dahil olduğu bu yeni yolculukta sorumluluk üstlendi.

İşte biz de...

Üst üste 2 galibiyet gelince, yeşil-beyazlı geminin kaptanlarıyla küçük sohbetlerde bulunduk.

Son 2 galibiyeti getiren bazı ilginç ve önemli detaylara ulaştım.

OTOBÜSTE ZAFER ŞARKILARI

Örneğin...

Antalya dönüşü otobüste bütün futbolcuların hep bir ağızdan neşeli şarkılar söylediğini öğrendiğimde çok mutlu oldum.

Zira, Akdeniz'de küreklere hep beraber asılarak başarıya yelken açan Timsah tayfasının yaşadığı "takımdaşlık" duygusu her şeyden çok daha değerli!..

Kenetlenme ve birbirlerine olan inanç faktörünün artması da başarıyı getiren önemli faktörlerden...

Bu arada, futbolcuların galibiyet primlerinin (örneğin Adıyaman maçının) o hafta yatırıldığı bilgisi de çok önemli bir motivasyon kaynağı...

Şu an görünen o ki;

Bursaspor Gemi, rüzgarı iyi yönden alarak yelkenlerini şişirmeye başladı.

GEL DE DUYGULANMA

Bu arada geçen maçtan sonra yaşanan bir anektodu duyunca, gönül telim titredi.

İsimler önemli değil;

O galibiyetten sonra genç futbolcular, hocalarına tek tek sarılırken, içlerinden biri, hocasının kulağına eğilerek, "bize güvendiğiniz ve arkamızda durduğunuz için çok teşekkür ederiz Hocam" demiş.

Gel de duygulanma şimdi!

Zira, hepsi evladım olacak yaşta...

Hepsi de Bursa'nın bağrından gelen Vakıfköy'ün öz evlatları...

SAMİMİYET VE KARŞILIKLI GÜVEN

İşte, son 2 maçtaki başarıyı getiren 2 anahtar kelime; "samimiyet ve karşılıklı güven"...

Çünkü...

Denize çıktıktan sonra o gemide sadece kaptanlar ve tayfa var.

Bu zorlu yolculukta, fırtınaları aşmak için mürettebatın; çok çalışmaktan ve dayanışma içinde olmaktan başka yolu yok!

Bu dayanışma olgusu da, takımdaşlık ruhunun oluşmasını sağlıyor.

Öyle ya;

Kader yolculuğuna birlikte çıkmışken, tam da okyanusun ortasında "ben vazgeçtim, filikaya binip gemiyi terk edeceğim ve geri döneceğim" deme şansın var mı?

-Tabii ki yok!

MÜCADELE GÜCÜ DE YÜKSELDİ

Bir de...

Özellikle son 2 haftada;

Takımın mücadele gücünün ve kazandıkça özgüven duygusunun yükseldiğini gözlemliyorum.

Kaptan Köşkündeki Kaptanlar da aynı görüşte...

HERKES HAZIR KITA OLMALI

Murat Sözkesen, "rotasyonu genişletmek, yani kadroyu derinleştirmek istiyoruz" diyerek, herkesin kendisine her an şans gelebileceğini düşünerek, sürekli hazır olması gerektiğinin altını çizdi.

Biz de düşüncelerimizi paylaştık.

Maçlık eleştiriler yapsak da, her zaman Genç Timsahlar'dan, yani armadan yana olduğumuzu bir kez daha dile getirdik.

KÖMÜR MAÇINDA 2 ÖNEMLİ EKSİK

U19 Milli Takımı kadrosunda yer alan Yiğit Fidan ve Yusuf Sertkaya'nın büyük ihtimalle 19 Kasım'da Bursa'da oynanacak Zonguldak Kömürspor maçında forma giyemeyecek olması da çok dikkat çekici bir gelişme...

Eksikler önemli ama milli gurur da değerli...

Umarım daha çok oyuncumuz Milli Takımlara gider.

Yarışırken gelişmeye ve bizleri gururlandırmaya devam ederler...

Dikkat ederseniz;

Bu yazımda, yönetimin futbolcuların maaşlarını düzenli olarak ödemesinin önemine hiç değinmedim bile...

Öyleyse;

Haydi Bursaspor, pupa yelken, yukarı doğru tam yol ileri...