Sultanlar Brezilya'yı da rahat geçti: 3-0

2023.09.22 20:37 - Son Güncellenme: 2023.09.22 20:43
A

Kurt antrenör Ze Roberto'nun en büyük rüyasıydı kuşkusuz; Sultanları önceki maçlarında olduğu gibi düşük enerjili ve konsantre olamamış halleriyle yakalayarak işini bitirmek.

Böylece hem fiyaka yapacak, hem böbürlenecek, hem de Milletler Kupası 8'li finallerinde bir türlü unutamadığı 3-0'lık ağır yenilginin rövanşını almış olacaktı.

Senaryoyu yine beklediği gibi yazamadı Ze Roberto.

Hevesi bir kez daha kursağında kalacaktı voleybol sihirbazının maç bittiğinde.

İkinci maçını da 3-0 kaybederek Sultanların büyüklüğünü kabullenmek zorunda kaldı.

Kesin olan bir şey varsa;

'Dünyanın bir numarasına' yükseldiğimiz günden beri her ülkenin hedefindeki rakip haline geldik.

'Ah yenebilsem' diye değil, 'hiç olmadı bir set alabilsem' diyerek çıkıyorlar parkeye.

Kazanılan sayılardan sonra rakip oyuncuların yüz ifadeleriyle, jest ve mimiklerine bakıyorum.

Çocuklar gibi sevinerek, çığlık atıyorlar.

Hele set kazanınca?

Sanırsınız bununla şampiyon olmuşlar;

Çak çaklarlar peş peşe, öpüşüp, kucaklaşmalar gırla...

Meğerse sen ne büyükmüşsün Türkiye'm;

Başardıklarının yüzde biri bile; karşı tarafa zafer havası estirmeye yetiyor.

'Nereden nereye gelindi' kadın voleybolunda.

Yenilgi kelimesi lügatimizden çıkalı çok oldu; kimle oynarsak oynayalım vurup geçiyoruz.

Oyuna geçiyorum.

Ze Roberto ile öğrencilerinin beklemediği ölçüde motive başladık Brezilya maçına;

Bir iki ufak türbülans dışında da öyle bitirdik.

Enerjimiz 'trafo patlatacak' kadar zirve yaptı;

Servis, manşet, dublaj, blok, hücum opsiyonları;

Voleybol terminolojisinde aklınıza ne geliyorsa uygulayan bizdik, seyreden ise Brezilya.

Güya sultanları yenerek 'bir numara' olacaklardı;

Evdeki hesapları çarşıya uymadı.

Çok büyük mucizeler olmazsa; Tokyo elemeleri bittiğinde ABD ve Belçika'dan sonra Japonya'da da voleybolun zirvesine yine 'Türkiye en büyük' diye yazılacak.

Yeteri kadar ironi yaptık; artık  sadede gelelim.

Filenin Sultanları bu sabah Tokyo'da oynadıkları '2024 Paris Olimpiyat Elemeleri beşinci maçında; iki olimpiyat şampiyonluğu bulunan Brezilya'yı 3-0 yenerek 5/5 yaparken;

Yenilmezlik serisini de Milletler Kupası'ndan sonra 20 maça çıkartmış olduk.  

İnişli, çıkışlı oynanılan ilk maçlarda rakiplere tatlı düşler kurma fırsatı verilmesinden hemen sonra gelen Brezilya galibiyeti büyüğü, küçüğüyle her rakibimize 'Türkiye ne derse o olur' mesajı yerine geçti.

Maça şahane başladık.

İlk setten net kazanacağımız belli olmuştu.

Alınan iyi manşetlerin ardından yapılan ataklarda genelde ortayı kullanıp Zehra ile skor bulduk. Köşelerde de Hande, Ebrar, Vargas nokta hücumları ile maçı domine etmeye başladılar.

Kaptan Eda Erdem'in engin deneyimiyle pasör arkasından dolanarak yapığı tek ayak üzeri hücumları ise, izlenmesi keyif veren setin kreması gibiydi.

Brezilya; Türkiye dostları Gabi, Thaisa ile Alman asıllı Julia Bergman'la kafasını kaldırmaya çalışsa da bir şey değiştirmeyecekti.

Seti 25-21 kazandık.

İkinci set klasik hastalık nüksetti. Durgun başlamak yetmezmiş gibi manşetlerle, servislerin aksadığı bu dakikalarda Brezilya'nın skoru dengeleme adına direnmesini gördük.

Manşet üzerinden yaptığımız basit hatalar devam edince  5-0'lık seriyle 24-19 önde olduğumuz sette durum bir anda eşitleniverdi. (24-24)

Sonrasında biteceği 29. sayıya kadar enfes rallilerle, dublajların heyecan temposunu yükselttiği 5 sayılık harika bir seri; gözlerimizin önünden adeta resital yaparak geçip gidiverdi.

8 kez seti bitirme sayıları atıp, kullanamadıktan sonra son sözü yine bilindik isim Melissa Vargas söyleyecekti.

Küba asıllı süper smaçör; kanat takıp olaya müdahale edince set 29-27 ile bitti. (2-0)

'Bundan sonrası kolay geçer' diyorduk, yanılmadık.

2. set maça tutunmayı başaramayan Brezilya moral ve mental olarak çökmüş, üstünlük tamamıyla Sultanlara geçmişti.

Servis ve blok sayıları birbirini izledi.

Vargas Hande, Eda, Ebrar vites arttırarak Brezilya bloklarını dağıtmaya başladılar.

Ekstra blok sayılarımıza, dublaj savunmasını da ekleyerek farkı 6 sayıya kadar çıkardık.

Brezilya tükenmiş ruh haliyle ve son bir çaba ile Gabi ve Thaisa ile direnmeye çalışsa da; Sultanlardan izin çıkmadı.

Seti 25-19, maçı da 3-0 kazanarak Paris Olimpiyatlarına katılmayı neredeyse hemen hemen garantilemiş olduk.

Büyüklük testinden geçtiğimiz bu maç; kadınlarımızın isteyince kimsenin gözünün yaşına bakmayacaklarının kanıtı gibiydi.

Bayan voleybolunda 'dünyanın en büyüğü ve en iyisi olmak' kuşkusuz gurur verici ve onurlandırıcı bir başarı.

Şimdi sırada ev sahibi Japonya var.

Onlar da bizim gibi 5/5 yaparak bu maça kadar geldiler.

File önünde fizik olarak zayıf kalsalar da, yer ve dublaj savunmalarında çok başarılılar.

İnanılmaz topları uzayan rallilerle pasörlerine kazandırmaları ekstra farkındalıkları.

Oyun stratejileri ise; iyi manşet sonrasında ortadan kısa hücumlarla skor bulmaya odaklı.

'Maç nasıl biter' diye soracak olursanız;

'Zorlansak da kazanırız' derim.

Çünkü;

Japonya'dan daha potansiyelliyiz, daha diriyiz, enerjisi daha yüksek takımız.

Belçika'yı da devirip 7/7  yaparak ve yenilmezlik serisini 22 maça çıkartarak Türkiye'ye dönmek müthiş bir başarı hikayesi olacaktır.

Hiç 'ace sayısı' bulamadığımız bu maçta Melissa Vargas 19, Eda Erdem Dündar 16, Ebrar Karakurt 11, Hande Baladın 10, Zehra Güneş 7, Cansu Özbay 4 sayı ile oynadılar.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları