Nilüfer Belediyesi'nin sevgili başkanı Turgay Erdem; içine düştüğü ekonomik krizden kurtulabilmek için çalmadık kapı bırakmayan Bursaspor'a yönelik dahiyane bir görüş ileri sürmüş!.

Önerisi şu;

Bursaspor'un Özlüce'de antrenman ve kamplarını gerçekleştirdiği mülkiyeti hazineye, daha doğru bir söylemle milli emlaka ait 80 dönümlük bir tesisi var.

Peki ne yapılacak ta Bursaspor pir-ü pak olacakmış!?

Anlatalım...

Bu arazinin önce düşük bedelle Bursaspor'a satışı sağlanıp;

Daha sonra büyükşehir belediyesinin bu arazi üzerinde bir imar tasarrufu gerçekleştirerek değer kazanmasını sağlaması gerekiyormuş.

Cümlemi daha tamamlamadan; sanırım sonunun nasıl bağlanacağını anlamışsınızdır.

Açınca imara; İzmir yolu üzerindeki bakir kalmış nadide arazilerden birisine sahip tesise anında çöreklenir rantiyeciler!.

Neler yapılmaz ki buraya?

Çok katkı apartmanlarla, bahçeli villalar.

Hatta yeni bir AVM daha cuk oturur !.

Maliye Bakanlığı daha önce de böyle tarz kıyakçılıklara göz yumduğu için Bursaspor'u da neden sevindirmek istemesin ?.

Değer kazanan arazi üzerine kondurulacak konutların satışından elde edilecek gelirle Bursaspor'un borcu sıfırlanır; bir bakmışsınız yeniden dünyaya gelmiş gibi olmuşuz!.

Gerçekten inanamıyorum; böylesine acayip, böylesine tüyleri diken diken edecek 'sıfır kilometre  yeni öneri' nin (!) üstelik kıdemli sayılacak bir belediye başkanından çıkmasına.

Sanırsınız ki bu durum ilk kez dillendiriliyor.

Ne gezer...

Ağızlarda sakız oldu; çürüyünce attılar; sonra bir yenisi daha.

Çiğnendi de çiğnendi.

Kulübün başı ne zaman sıkışsa; bugüne kadar sayamayacağım kadar fazla sayıda her kesimden görüş sunanların ortak hayaliydi;

'Özlüce imara açılsın, Bursaspor köşeyi döner' savı.

Taktılar da söylemden öteye geçemedi 'satalım, kurtulalım' projesi.

Son tahlilde;

En mütevazi bir emlakçinin bile aklının köşesinden geçirebileceği böylesine basit 'zihni sinir projesini' 'Bursaspor'un kurtuluşu sanki buna bağlıymış' gibi servis edilmesine şaşırıyorum da, inanamıyorum da!.

Aslında; 

Özlüce'deki o tesis elden çıkartılmak yerine; yeni ilavelerle tam teşekküllü bir spor kompleksi haline dönüştürülmelidir.

Temelini atıp, açılışını yapan rahmetli Hikmet Şahin o gün yaptığı konuşmasında 'burada daha işimiz bitmedi. Bir kapalı salon, bir kapalı yüzme havuzu, kulüp idari binaları ile alt yapı için kamp merkezi yapmayı düşünüyoruz'  demişti.

Göreve devam edebilse kesin biterdi; kendisinden sonra koltuğa oturanlar lafını bile almadılar ağızlarına.

Bakın bir şey daha söyleyeyim mi?

Özlüce de elden giderse, Bursaspor tam biter.

Mevcut Vakıfköy alt yapıya yetmiyor:

Peki sonra A Takımı asfaltta çalıştırıp, 'AFAD' tipi deprem çadırlarlarında mı yatıracağız !?

Yoksa sizler; siyasi terminolojide Bursa üzerine kurgulanmış projelerin hiçbirisinde hem fikir olamayan milletvekillerimizin; çoğunluğunun taraftarı bile olmadığı Bursaspor için  konsensus  sağlayabileceklerini mi sanıyorsunuz !?

Güldürmeyin insanı...

Farklı radikal kararlar alınacaksa eğer;

Turgay Erdem'in ikinci görüşüne parmağımı kaldırırım;

Yani hemen ve zaman geçirmeden;

40 bin üyeli BTSO kendi bünyesinde bir kampanya başlatmalı.

Her üyenin bin lira, ya da 10 bin lira gibi; 10 ayda biner lira vermesi kaydıyla 400 milyon liralık bir gelir elde edilebilir.

Olmasına olur da; kulübün iliğini sömüren eski yöneticilerin yarattığı özgüven eksikliği hala zihinlerde bir soru işareti gibi durduğundan önce tereddütlerin giderilmesi gerekecek.

Mevcut yönetimin dürüstlüğü maalesef tek başına yeterli olmayabilir.

Elini cebine atan 'ya bunları da götürürlerse !?' diye ikilemde kaldıkça; böyle bir kampanyadan da sonuç alınması biraz zor görünüyor.

BTSO' un şehrin en güçlü sivil toplum kuruluşu olarak üzerine düşen bir başka önemli görevini de  müsaadenizle ben söyleyeyim.

Bu kulübe döviz bazında borç verip, paraları değer kazandıkça da oturdukları yerden ellerini oğuşturan eski başkanla, yöneticilere  bir zahmet ricacı olsunlar.

Hepsi odanın üyesi çünkü.

Avrosunu, dolarını, altınını hibe etmeleri için 'pamuk eller cebe' kampanyası başlatsınlar.

En az mevcut araziyi imara açmak, ya da kampanya düzenlemek kadar etkili ve katkılı olacaktır.

Denenmesinde yarar var.