Bursaspor yönetiminin, pazartesi gecesi 3 yıllık sözleşme uzattığı teknik direktör Mustafa Er'in ekibine katılan Pablo Martin Batalla, 3 yıl önce, futbolu bırakmış eski kaptan olarak çıktığı tesislere, dün (salı) yardımcı antrenör olarak döndü.

ÇİÇEĞİ BURNUNDA ANTRENÖR

Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisleri'nde eski dostlarıyla hasret gideren 37 yaşındaki "çiçeği burnunda" antrenör, hem ruhuyla, hem de kalbiyle ait olduğu yere bedenen de döndü.

Bugünlerde...

Camia kadar teknik ekip de transfer tahtasının açılarak, kadronun gerekli transferlerle güçlenmesini istiyor.

Hal böyle olunca...

Öğrendiğime göre;

Bence, çok müthiş bir gelişme yaşanmış.

Eski Kaptan ve yeni yardımcı antrenör Batalla, yeni yönetimden kimse bir şey dememesine rağmen, 6 aydır Bursa'da yaşadığı ve tahta konusundaki gelişmelerden de haberi olduğu için, Bursaspor'dan alacaklı olan bazı eski takım arkadaşlarını kendi iradesiyle aramış.

ESKİ DOSTLARIN KULAĞINA KAR SUYU...

Arjantinli 10 numara, oynadığı dönemde kaptanlığını yaptığı ve UEFA'da dosyası olan Sivok, Kembo gibi bazı oyunculara;

"Alo, ben Pablo Kaptan... Bursaspor'da Mustafa Hoca'nın teknik ekibinde antrenörlüğe başladım. Haber vereyim, dedim" tarzında bir selam çakmış, halini hatrını sormuş.

Yani, bir anlamda, eski dostlarının kulağına kar suyu kaçırmış!..

"Ben artık buradayım" demiş.

AİDİYET DUYGUSU...

Buram buram "aidiyet duygusu" kokan bu hareket bile, Pablo'nun; kulübüne ne kadar büyük saygı duyduğunun ve armaya nasıl sahip çıktığının somut bir göstergesi değil de nedir?

HANGİSİ DAHA ETKİLİ OLUR

Efsane Arjantinli, transfer tahtasının açılabilmesi için doğrudan olmasa da, kendine has tarzıyla, dolaylı yoldan taşın altına elini koymuş bile...

Düşünsenize...

Bursaspor'dan alacaklı bir futbolcu olsanız;

Bir yöneticinin sizi telefonla araması mı daha etkili olur?

Yoksa...

Saygı duyduğunuz eski kaptanınızın, antrenörlüğe başladığı aynı kulüpten arayıp hal hatır sorması mı?

**

SEN NASIL BİR İNSANSIN?

Sen;

3 yıldır alacağın olan 1 milyon Euro (bugün 10,5 milyon lira) için Bursaspor'u hiç bir yere şikayet etme...

Üstüne üstlük de, yuvana döner dönmez,  "Alo, ben Kaptan Pablo" diyerek, tahtada dosyası olan eski takım arkadaşlarından bazılarını arayıp hatrını sor...

Gerçekten..

Kaptan, pardon, Pablo Hoca;

-Sen nasıl bir insansın ya, Allah aşkına?

BOŞUNA HEYKELİ DİKİLMEDİ

Demek ki, 10'a;

Boşuna "efsane" denmiyormuş!

Böyle bir efsanenin heykeli de boşuna dikilmiyormuş!..

KARAKTERİNLE UNUTULMAZ OLURSUN!

Zaten hep diyorum:

"Bursaspor'un şampiyonluğunu gördüm ya, artık ölsem de gam yemem" diyen İmparator Nejat Biyediç'ten sonra Bursaspor'a gelen "aidiyet duygusu en yüksek yabancı" ismi Batalla'dır. Nokta.

İşte, o nedenle şu vurguyu yapmak istiyorum:

"Bir sporcu; yeteneğiyle beğenilir, performansıyla alkışlanır. Ama, karakteriyle unutulmaz olur!"

ER VE BATALLA'NIN KADER ORTAKLIĞI...

Bu noktada...

Teknik direktör Mustafa Er'in; geçen sezon, fırtınalı dönemlerde, nasıl dik durduğunu, armaya nasıl sahip çıktığını ve de karakterinden nasıl taviz vermediğini herkes gördü.

Hatta, birçok yazımda, Mustafa Hoca için "cesur yürek" benzetmesini yaptım.

Zaten, karakteristik açıdan birbirine çok benzeyen iki kadim dost; Er ve Batalla, bu kez kulübede "hoca ve yardımcısı" olarak, yeni sezonda "kader ortaklığı" yapacaklar.

Yolunuz açık olsun,  Bursaspor'un "karakter abidesi" evlatları...