Gazze'de çoluk, çocuk demeden binlerce Filistinli masum insanı katleden İsrail savaş suçu işlemeye devam ediyor.

ABD ve BM'nin durdurmayı başaramadığı bu mezalime en anlamlı tepkinin Güney Afrika'dan gelmesi çok düşündürücü.

Bu ülkenin başvurusuyla İsrail; Lahey Adalet Divanında 'savaş suçlusu' olarak yargılanmaya başladı.

Bugün yapılan duruşmada Adalet Divanı'nın; Gazze'de yaşananlar nedeniyle İsrail hakkında açılan soy kırım davasının reddi talebini reddetmesine, şiddetini giderek arttıran gözü dönmüş bir ülke karşısında  elde edilmiş hukuksal bir kazanım gözüyle bakılabilir.

Dünyanın kılı kıpırdamasa da alınan bu karardan sonra İsrail Lahey'de eninde sonunda soy kırımla yargılanacaktır...

Siyasetçi değil, vicdanı olan bir insanım;

Gazze'de yaşanan insanlık dramına kayıtsız kalamıyorum.

Elindeki boş kapla kazanın dibinde kalmış bulgur pilavının son kırıntısına bile erişemeyen o masum yavrunun boynu bükük görüntüsü gözlerimin önünden hiç gitmiyor.

İsrail tarihin en azılı soy kırımcı ikinci ülkesidir.

Ülkesini yöneten aşırı sağcı Binyamin Netanyanu'da; 40'lı yılların Alman faşişt lideri Adolf Hitler'in günümüzdeki versiyonu.

Dünyanın siyasi cenahı böylesine duyarsız ve acımasız da; dünyanın sporunu yönetenler de durum farklı mı?

Tam tersine;

Oralarda da vicdan kalmamış, insanlık yerlerde sürünmekte...

Bakın örnek vereyim;

Rusya 2022'de Ukrayna'yı işgal edince dünya anında ayağa kalkarak Putin'i adeta izole etmişti.

Sporda da FİBA, FİFA, UEFA, FİVB ve diğerleri Rus kulüplerini düzenledikleri organizasyonlardan ihraç ederek yarışma haklarını ellerinden aldılar.

İzolasyon bugün de tam gaz sürmekte.

Rus kulüplerinin yer almadığı bu organizasyonlarda yasağın kalkması; Vladimir Putin'in Ukrayna'dan askerini çekmesine bağlı.

Ruslar 3 yıldır yarışamıyor, maç oynayamıyorlar...

Peki katliamcı İsrail;

El bebek, gül bebek; sanki hiç bir şey yapmamışlar gibi.

Avrupa ve dünyada egemen olan Yahudi lobisi İsrail'in tecrit edilmemesi için çok aktif bir şekilde çalışıyorlar, BM'de ayni şekilde pasif ve duyarsız;

193 üyesi olan bir teşkilat kendi aralarında anlaşarak bir ateş kararı bile aldıramadı.

FİFA, FİBA, UEFA, FİVB ise İsrail kulüplerini organizasyonlarından ihraç etmeleri gerekirken;  koruyup kollamaya devam ediyorlar.

İç saha maçları sözde tarafsız bir ülkede ve şehirde oynatılarak yasak sayılıyor!

Rusya savaşıyor, İsrail katlediyor.

Birisine ayrımcılık, diğerine kıyakçılık.

(Örneğin Maccabi Tel Aviv Euroleague'de evinde oynayacağı maçlar için Belgrad'ı kullanıyor).

Taze bir örnekle yazımızı sürdürelim.

TC hükümeti izin vermeyince Efes Pilsen; önümüzdeki hafta evindeki Maccabi Tel Aviv maçını İstanbul yerine FİBA'nın lütfetmesiyle (!) Letonya'nın başkenti Riga'da oynayacak.

Türkiye bebek katili bir ülkenin spordaki temsilcisini sınırlarımızın içine kabul etmemekte sonuna kadar haklıdır;

Bir an için farklı düşünelim;

Euroleague organizasyonunun başındakilerin ülkelerinde benzeri bir vahşet yaşanmış olsaydı, böylesine adaletsiz bir kararın altına imza atabilirler miydi acaba?

Hiç sanmıyorum...

Rusya masum insanlarla çocukları öldürüyor;

İsrail'de;

Dünyanın yaşadığı bu ortak zafiyette Yahudi lobisinin sınırsız gücünü yok sayamazsınız.

Dünyanın resmen parmaklarında oynatıyorlar...