Futbolda MHK'nin yeniden yapılandırdığı hakem listesine ne diyorsunuz?

Sezonun bitmesine sayılı maç kalmışken hem de...

Dile kolay; bir kalemde Süper Lig'in yıllarca kahrını çekmiş 11 ismin tedavülden kaldırılması; öyle bir çırpıda sümen altına atılarak unutulup gidecek bir operasyon değildir.

Kulüpler mi istemedi bu isimleri gerçekten!..

Bazı isimlerle ilgili ima edildiği gibi bir şaibe, usulsüzlük söz konusu olabilir mi?

Son tahlilde MHK'nin oturduğu koltuğa nasıl getirildiği herkes için merak konusu olan yeni başkanı Ferhat Gündoğdu'nun kendisini layık görmeyenlere kanıtlama refleks midir bu tarihi kıyım?.

Sorular listenin içeriğine bakılarak çeşitlendirebilir.

Çeşitlendirilemeyecek tek şey; toplu halde ve beklenmedik bir şekilde kariyerleri sıfırlanan hakemlerin iyot gibi açıkta bırakıldıklarıdır.

Listeye bakar mısınız?

Başta Türk hakemliğinin yüz akı Cüneyt Çakır olmak üzere; Ali Palabıyık, Abdulkadir Bitigen, Fırat Aydınus, Bahattin Şimşek, Burak Şeker, Suat Arslanboğa, Hüseyin Göçek, Mert Güzenge, Tugay Kaan Numanoğlu, Alper Ulusoy, Halis Özkahya bundan böyle bırakın yeşil sahalara çıkmayı, VAR masasında bile olmayacaklar !..

Sırf kişisel menfaat uğruna bu meşakkatli mesleğe katlanılamaz ki!.

Bir iki çürük elma çıktı varsayalım;

Bir alır, iki alır, üçüncüsünde kokusu çıkardı.

Sonra;

İtibar, şeref, onur, ailelerinin kutsiyeti yerle yeksan.

Mümkün değil, teklif bile edemezlerdi; ettirmeyecek kadar dik durdukları için...

Kolay mı yetişiyor bir hakem; örneğin elit sınıfa yükselene kadar...

Ya FİFA kokartının takılması?

Uzun aşamalardan geçeceksin ki sonunda seni taltif etsinler.

Çalış, dinin; lisan öğren; seminerlere git, kokartı hak edebilmek için belirli sayıda maç yönet.

'Oldum çok şükür' dediğinde kaymağını yiyemeden kapının önüne koysunlar seni.

İstisnalar dışında ( örneğin Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus) genel durum aynen böyle...

Kuşkusuz sevilmeyenleri de vardı içlerinde, antipatik gelenleri de.

Burnundan kıl aldırmayanlar; nobran tipler; sahada resmen posta atmalar...

Yaşadık, gördük bütün bunların hepsini ama; karakterlerinden, dürüstlüklerinden asla şüphe etmedik.

Sonuç itibariyle;

Ne olursa olsun; bir daha bir araya gelmeleri çok zor bu kadar elit hakemin doğruysa eğer 'birileri istemiyor' diye kellelerinin kopartılması çok insafsızca bir eylem oldu; hiç ama hiç yakışmadı.

Asıl bundan sonra işler daha da karışabilir.

Durduk yerde hakem camiasının içine fitne sokarak istediklerini elde ettiklerini sananların; bir süre sonra mevcutlara da saldırmayacakların kim garantisini verebilir?..

Ali Koç, Burak Elmas, Ahmet Nur Çebi, Ahmet Ağaoğlu...

Türk futbolu salt bu isimlerden ibaret değildir, tahakkümlerinde de olamaz...

Dört sese değil, çok sesliğine kulak vermeliydi MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu.

Tartışılan son kararıyla büyüklerin kuklası olduğunu gösterdi.

Bundan sonrası için de tutulacak yola da dinamit döşemiş oldu.

Alayını toplasanız bir Cüneyt Çakır etmeyeceklerle yönetilecek maçlar bundan böyle daha büyük olaylara, daha büyük kaoslarla çalkalanmaya; önü alınamayacak eleştirilerle kördüğüm haline gelmeye mahkum olacaktır.

Bekleyip, göreceğiz.

Geriye kovacak kimse de bırakılmadı...

Öyleyse o zaman; çıkıp maçlarını kendileri yönetsinler!..