Bursaspor için sezonun sonuna gelindi sayılır.

Allah korusun çok büyük kaza, bela, 'tersine bir mucize' olmazsa ligde kalmamız kesin gibi.

Neylersiniz ki hayalperestler hiç eksik olmuyor.

Daha da üstünde bir yerleri hedeflemek elbette güzel olurdu ama;

Gücümüz bu kadarına yetti;

O zaman oturup da halimize şükretmek en iyisi değil mi?

Alt yapı orijinli kendi çocuklarımızla eğilmeden, bükülmeden; yüzümüzün akıyla bitireceğiz bu sezonu.

Alkışlayıp taktir etmek gerekmez mi?

İlle de birileri, ille de birilerine dokundurarak eleştiri yapacak!.

Huyları bu; kene gibi yapışmış kötü huyları üstlerine; ikinci karakterleri olmuş adeta; bir türlü çıkartamıyorsunuz.

Malum çevrenin Alinur Aktaş başkanla, Ömer Furkan Banaz başkana takılıp kalmış kafaları.

Mübarek bozuk plak gibiler....

'Şöyle olsaymış, şunları yapsaymış; o zaman daha iyi olurmuşuz!'

Geçen gün İsmail Ertekin'in teknik ekibinden eski futbolcu Yalçın Gündüz program için medyaya uğramıştı.

'Alacak, verecek kaldı mı? diye sordum.

'Beş kuruşumuz kalmadı, hepsi günü gününe ödendi. Yukarıda Allah var; yalan söyleyemem.'

'Beş kuruş kalmamış' dedi.

'Hepsini ödediler' dedi.

Bu kadar işte; öğrendiniz mi ?

Futbolcuları da mağdur etmiyorlarmış.

Cüzi de olsa şakır, şakır gününde yatırılıyormuş maaşlarla, primler hesaplara.

Çok hoşuma gitti, takdir ettim.

Sahanı sezon sonuna kadar kapatmışlar, naklen yayın, havuz, reklam gelirin, maç hasılatın yok;

Ama paralar bir şekilde ödeniyor; hem de hiç aksatmadan.

Nasıl oluyor peki bu iş ?.

Gökten zembille mi iniyor; yoksa beğenmediğimiz birileri her türlü olumsuzluğa göğüs gererek Bursaspor için bulup buluşturuyor mu?

Ben söyleyeyim buluyor, buluşturuyorlar !.

Beğenmeseniz de, ki -ben de yeri geldiğinde eleştiriyorum- yapılanları görmezden gelmeyin, gelmeyelim.

Allah'a şükürler olsun gölgeleri bile yetiyor da; Bursaspor hala ayakta.

Yine başa döneceğim şimdi ama bunun yapmam gerekiyordu.

Ömer Furkan Banaz'la arkadaşları çok meraklısı değiller Bursaspor'un.

Sırf çok sevdikleri için, sırf kulüp ortada kalmasın diye ateşten gömleği sırtlarına geçirdiler.
Çoğu bürokrat, ya da orta halli insanlar.

İşleri başlarından aşmış olsa da; Bursaspor için çalışmaya devam ediyorlar.

O kadar olağanüstü kongre yapıldı, çıktı mı birisi ya da birileri yönetimi almaya!?

Yoo;

Kaçak güreşti alayı da; hep bir mazeret uydurarak kenara çekildiler.

'Borç yok, o kadar param yok, bir kişinin sırtında bu iş yürümez'...

Yürümez elbette; bulun yürüteni ya da yürütecekleri de; Bursaspor'un önü açılsın!.

Şampiyon kulübü borç batağına sürükleyip, arazi olduklarından beri sesi soluğu çıkmıyor bazılarının.

'Ay'ları, 'dede'leri görüp, duyanınız var mı?

İnsan içine çıkacak suratları olmadığı için; gittikleri cuma namazlarında tanımasınlar diye başlarına getirdiği kasketini kaşlarının üstüne kadar indirerek sözde kamufle olmaya çalışıyorlar!.

Kurtuluşumuz ortak akılla yönetilmekten geçiyor.

Bir akil adam; ya da şehrin top yekun akilleri; borcu olanları ikna ederek hibe etmelerini sağlamadıkça;

Daha çok konuşuruz bilmem kimle, bilmem kimin başkan olmasını!..

Son tahlilde;

Helal olsun çocuklara; helal olsun Özer Hurmacı ile teknik ekibine.

Ellerinden gelenin en iyisini yapıp; yeşil beyaz armayı yere düşürüp kirletmeden gemiyi salimen limana yanaştırmayı başardılar.

Bu kadroyla; bu gencecik çocuklarla bundan daha iyisi beklenemezdi.

Sizlere kalsa bu kulüp çoktan battı, yandı, bitti kül oldu.

Buyurun o zaman göreve; kolunuzdan tutan mı var!?

Üstüne alınan alınmıştır diyor ve daha fazla uzatmıyorum!..

Teşekkürler hepinize; emeğinizle, ayağınıza sağlık.