'Rusya ve Türkiye, aracılar olmadan birbirini tanımalı'

'Rusya ve Türkiye, aracılar olmadan birbirini tanımalı'

Moskova'nın en büyük kitapevinde Rusya'nın önde gelen Türkologlarından Avatkov'un kitaplarının sunumu yapıldı. Avatkov, katılımcılara Türkiye Cumhuriyeti'nin günümüzün iç ve dış politikasının çeşitli yönlerini anlattı.

2020.01.22 22:19 - Son Güncellenme: 2020.01.22 22:21 - Dünya - HABER MERKEZİ
A
'Rusya ve Türkiye, aracılar olmadan birbirini tanımalı'

Rusya Bilimler Akademisi Dünya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nün kıdemli araştırma görevlisi, Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı öğretim görevlisi, Doğu Araştırmaları, Uluslararası İlişkiler ve Kamu Diplomasisi Merkezi Direktörü Doç. Vladimir Avatkov, Sputnik'e açıklamasında, kitabevindeki etkinliği değerlendirdi.

Etkinlikte öncelikle Türkiye'nin 2002-2018 iç ve dış politikalarıyla ilgili iki monografinin tanıtıldığını belirten uzman, "Söz konusu dönem boyunca oluşturulan bu iki kitap, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarına tekabül eden olay ve süreçleri kavramayla ilgili. Kuşkusuz, Rusya'da, Türkiye'nin tarihine, siyasetine ve kültürüne ilgi yüksek ve bu konudaki çalışmalarda büyük bir açık var" ifadelerini kullandı.

Rusya-Türkiye ilişkilerinin özellikle ekonomi alanında oldukça hızlı geliştiğini söyleyen Avatkov, "İki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler büyük başarılar sergiliyor. Ayrıca güvenlik alanındaki ilişkiler de gelişiyor, özellikle de 2015 krizinden sonra önemli ölçüde güçlendi. Bazı yaklaşımlardaki farklılıklara rağmen Suriye ve hatta şimdi Libya'da ortak noktaları bulabiliyoruz. Rusya ayrıca Türkiye'deki istikrara katkıda bulunuyor, S-400 hava savunma sistemleri ile temin ediyor" dedi.

Ama iki ülke arasındaki işbirliğinde en az gelişmiş ve daha fazla dikkat isteyen alanın beşeri ilişkiler olduğunu kaydeden uzman, bu konuda şu yorumda bulundu:

"Bugün bu alanda, tüm artıları ve eksileri gözler önüne serecek araştırmalara ve işbirliği stratejilerine son derece büyük ihtiyaç var. Üçüncü taraflar ve aracılar olmadan direk kendi ağzımızdan anlatarak birbirimizi tanımamıza ihtiyaç var. Beşeri alanda, ekonomi ve güvenlik alanlarındakilere benzer atılımın yaşanması için bu yönde büyük programlar başlatılmalı. Hem Türkiye hem Rusya'da ülkelerimizle ilgili önyargılar var ve yaşanan olaylara maksimum bilimsel, ölçülü ve objektif değerlendirmelerin yapılması çok büyük önem arz ediyor. Elbette kendi çıkarlarımıza dayanarak hareket etmeliyiz ama bunları birbirleriyle ilişkilendirmeye çalışmalıyız".

Bu anlamda, işin henüz yeni başladığının altını çizen Avatkov, sunuma gençler ve çeşitli eğitim kurumlarının temsilcileri dahil çok sayıda vatandaşın katıldığına dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sunumun, Rusya'nın en büyük kitabevinde düzenlenmesi ve bu sayede bilgiyi sadece şifahi değil yayın aracılığıyla yayabilmemiz çok önemli. Bu küçük ama çok önemli bir adım. Umarım, meslektaşlarım daha fazla kitap yazar. Tarih boyunca 'ezeli dost' olduğumuz dikkate alınırsa Türkiye ve Rusya arasında eşit işbirliğinin daha da artmasına ihtiyaç var. Geçmişteki zor dönemleri unutmamıza veya tarihi yeniden yazmamıza gerek yok, ama olumlu dönemleri de gözden kaçırmamalı ve sorunlardan olumlu dersler çıkararak geleceği düşünmeliyiz. İkili ilişkilerimizde ideolojik ve değer faktörüne giderek daha fazla önem vermeliyiz".

Diğer Dünyadan Haberler için tıklayın


2020.01.22 22:19 - Son Güncellenme: 2020.01.22 22:21 - HABER MERKEZİ
A