Mide kanseri ve tedavi yöntemleri neler? (ÖZEL HABER)

EZGİ KAYI / BURSADA BUGÜN

Çağımızın en büyük ve zor hastalıklarından biri olarak kabul edilen kanser, tıbbi yöntemlerin gelişmesi ve teknolojinin ilerlemesiyle eskisi kadar korkutucu değil.
Gelişen teknoloji, tedavilerin daha kolay yapılmasına olanak sağlarken, hastaların bilinçlenmeleri ve herhangi bir belirti hissettiklerinde hekime başvurmaları oldukça büyük önem taşıyor.

Erken teşhis pek çok hastalıkta olduğu gibi mide kanserinde de doktorlar ve hastalar açısından çok önemli.

Özel Anadolu Hastanesi'nden Op. Dr. Alaattin Güler, mide kanseri hakkında bilgiler verdi.

Güler, "Mide kanseri eğer erken teşhis edilirse kemoterapi ve cerrahi tedaviyle sonuçlar olumludur. Organlara sıçradığında ve evre 4'e kadar ilerlediğinde bizim yapacak çok fazla bir şeyimiz kalmıyor" diyerek erken teşhise bir kez daha dikkat çekti.

"KARADENİZ BÖLGESİ'NDE VE DOĞU ANADOLU'DA ÇOK SIK GÖRÜLÜYOR"

"Mide kanseri dünyada 4. sıklıkta görülen bir kanser türü" diyen Güler, "Mide kanseri ülkemizde erkeklerde akciğer kadınlardaysa meme kanserinden sonra en sık görülen ve öldürücü olan kanserlerden biri. Dünyada mide kanserinin en sık görüldüğü ülkeler Japonya ve Güney Kore. Japonya'da bunun için bir sağlık politikası bile izleniyor. Tüm insanların 6 ayda bir gastroskopi kontrolleri ile erken mide kanseri tarama programları var, bu nedenle Japonlar bu konuda oldukça başarılı. Ülkemizde de Karadeniz Bölgesi'nde ve Doğu Anadolu'da bu kanser türü çok sık görülmekte" şeklinde konuştu.

"HİÇ BELİRTİ VERMEYEBİLDİĞİ İÇİN SİNSİ BİR HASTALIK"

Sinsi hastalık olarak bilinen mide kanseri kimlerde sık görülür sorusunu yanıtlayan Alaattin Güler, "Başlangıçta hiç belirti vermeyebildiği için sinsi bir hastalık. Erkeklerde kadınlara oranlara 2 kat daha sık rastlanan mide kanseri, 50 yaş ve sonrasında, midesinde polip olanlarda, A pozitif kan grubuna sahip olanlarda, sigara ve alkol kullananlarda daha sık görülüyor. Ayrıca helikobakter pilori pozitif olanlarda yüzde 2 oranında mide kanseri görülüyor ki toplumumuzun yüzde 80'ine yakın kısmında bu pozitiflik var" dedi.   

"EVRE 1'DE AMELİYATSIZ TEDAVİ MÜMKÜN"
Alaattin Güler, mide kanseri tedavisi hakkında şunları söyledi: "İlerlediği durumlarda belirtileri hazımsızlık iştahsızlık, kilo kaybı, ishal kusma olabiliyor. Eğer mide tümörü midenin üst kısmına yerleşmişse yutma güçlüğü de görülebiliyor. Mide kaserini erken tanımak mümkün. Bunun için, mide bölgesinde ağrısı, hazımsızlığı olan, ani kilo kayıpları yaşayan, 50 yaşın üzerinde risk faktörü olan olmayan herkese endoskopi ile tetkik öneriyoruz çünkü mide kanseri tanısı endoskopi yöntemiyle koyuluyor. Mideden alınan biopsi sonucunda kanser gelirse ultrason ve tomografi isteniyor. Bununla evreleme yapılıyor. Evre 1'de ameliyatsız tedavi mümkün ancak evre 2-3'de eğer tümör midenin üst kısmındaysa midenin tümünü değil üst kısmını, alt kısmına yerleşmişse midenin 3'te 2'sini alıyoruz. Mide kanseri eğer erken teşhis edilirse kemoterapi ve cerrahi tedaviyle sonuçlar olumludur. Organlara sıçradığında ve evre 4'e kadar ilerlediğinde bizim yapacak çok fazla bir şeyimiz kalmıyor sadece rahatlatıcı eğer geçiş yoksa açılmasını sağlayan ameliyatlar yapıyoruz. Son yıllarda bu tür hastalarda midenin tamamı alınıp sıcak kemoterapi dediğimiz 42 derecede verilen kemoterapiyle yüz güldürücü sonuçlar alıyoruz. Mide kanserinde erken davranmayı her zaman salık veriyoruz."

"TAZE SEBZE MEYVE TÜKETMEK RİSKİ AZALTIYOR"
Güler, beslenmenin mide kanserinde önemli bir faktör olduğunu vurguladı ve "Mide kanseri ameliyatı yapıldıktan sonra mide alınmışsa öncelikle sıvı sonra yumuşak en son katı diyet uygulanıyor. Günde 6 defa sık aralıklarla beslenmeyi öneriyoruz. Bu beslenmeler ameliyattan sonra diyetisyen kontrolüyle oluyor. Uzak Doğu'da ve ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi'nde çok kullanılan tütsülenmiş et ve balık, aşırı tuzlu ve turşu tarzı gibi yiyecekleri çok sık tüketmek mide kanseri riskini artıyor. Taze sebze meyve tüketmek riski azaltıyor" dedi.