Karayollarında trafik güvenliği nasıl sağlanmalı? (ÖZEL HABER)

GÜLNAME PAÇA / BURSADA BUGÜN

Türkiye'de otobanda hız sınırı 120 km ile sınırlanmış durumda...

Ancak şehirler arası yollarda bazı noktalarda hız sınırı bir anda 90 km'ye düşüyor. 

Bazı lokasyonlarda ise sınır 50 km'ye kadar geriletiliyor. 

Ani hız sınırı değişiklikleri sürücülerin tepkisine yol açıyor. 

Aynı zamanda sürücüler ciddi trafik cezalarıyla karşı karşıya kalıyor...

Örneğin Bulgaristan'da otoyollardaki hız sınırının saatte 140 kilometre olduğu hesaba katıldığında son dönemde yapılan modern yollara karşın Türkiye'de ödenek yetersizlikleri sürücüleri tam anlamıyla mutlu etmiyor. 

Türkiye'de 2018 verilerine göre 1 milyon 260 bin trafik kazası gerçekleşti. Bunun 186 bini ölümlü ve yaralanmalı kazalar oldu.

Bu sayıların büyük olduğunu belirten Makina Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Fikri Düşünceli, "Bu konuda alınması gereken tedbirlerin en başında hız kontrolü geliyor. Çünkü trafik kazaları incelendiğinde kazaların büyük bölümünün hızdan kaynaklandığı görüyoruz. Kazaya sebep olan ikinci neden ise kavşaklardaki kontrolsüz geçişler. Kazalarda hızdan kaynaklanan ölüm oranı yüzde 62, kavşaklarda yapılan kaza oranı ise yüzde 13 oranında" dedi.

"TÜRKİYE'DEKİ ULAŞIM POLİTİKASININ HEDEFİ YOK"

"Belirlenmiş bir ulaşım politikasının olmaması Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri" şeklinde konuşan Düşünceli, "Ulaşım politikasının bir hedefi yok. Belirli bir politika olmayınca haliyle hedefleri de olmuyor. Biz 2020 yılında veya 2030 yılında trafik kazalarında ne kadar bir azalmaya gideceğiz, karayollarında ne kadar bir iyileştirme yapacağız, bunun sonuçlarında ne kadar bir güvenlik sağlayacağız gibi hedeflerin ortaya konmuş olması lazım. Ama böyle bir durum söz konusu değil" açıklamasını yaptı.

"SÜRÜCÜLER ZAMANLA LEVHALARIN ANLAMLARINI UNUTUYOR"

"Trafik güvenliği noktasında, toplumun bilinç düzeyi de oldukça düşük. Trafik levhalarını sürücüler ehliyetlerini ilk aldıklarında biliyorlar ama zamanla unutuluyor" diyen Düşünceli, "Kavşak içinde ve kara yolunda davranış biçimi konusunda sıkıntılar var. Sürücüler bu bilgileri unutmuş oluyor, bu bilgilerin tazelenmesi bu kazaların azaltılması yönünde oldukça yararlı olur. Trafik güvenliği konusunda tabii ki tek sorun yayaların ya da sürücülerin bilinçsiz olması değil, aynı zamanda bu işe kaynak aktarılmaması da sorunun bir parçası. Özellikle ana yollarda, devlet yollarında, kavşaklarda, kavşaklara gelirken bu kavşaklara alt ve üst geçitler yapılabilir. Böylece buralarda hız azaltma söz konusu olmaz ve trafik güvenli bir şekilde seyreder. Trafik güvenliği konusunda tek sorun yayaların ya da sürücülerin bilinçlenmemesi değil bu işe kaynak aktarılmaması da söz konusu. Özellikle ana yollarda kavşak düzenlenmesi söz konusu değil. Alt ya da üst geçit yapılarak çözülebilir aslında. Ama bu konuda ödenek yetersizlikleri var. Karar verici kurumların ya da siyasilerin bu konuda kaynak aktarması gerekiyor. Aktarılan kaynaklar hem çok az hem de çeşitli kurumlara verilmiş durumda. Bu kaynakların verimli kullanılmaması söz konusu. Örneğin bir iş 1999 yılında bir firmaya verilmiş, araştırmalar yapılmış ama bu araştırmaların gereği yapılmamış. Sonuçlar Ulaştırma Bakanlığı'na verilmiş ama bir sonuca varılmamış" ifadelerine yer verdi.

Düşünceli, "Pek çok yerde kavşakların düzenlenme biçimi de söz konusu. Çünkü hangi duruma göre, hangi kavşağın düzenlenmesi gerektiği belirtilmemiş. Yani hangi durumda kavşak düzenlenir? Bu sorunun cevabı olacak kriter yok. Başta bu kriterlerin belirlenmesi lazım. Ülkede yıllardır alışılmış olan bir kavşak düzeni var. Bu noktada yapılması gereken en önemli şey hızın azaltılması. Araçlar yerleşim yerlerinin içinden de geçiyor ve buralarda da doğal olarak hızın azalması gerekiyor. Çünkü orada trafiğin seyri için yayalar için ve diğer kavşak noktaları için gerekli düzenlemeler hemen hemen hiçbir yerde yok. Bu düzenlemelerin yapılabilmesi için de bu işe kaynak aktarılması gerekiyor" dedi.