Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Ocak-Temmuz döneminde Türkiye'nin ithalatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,1 artışla 217 milyar 52 milyon dolara ulaştı.

Aynı dönemde işlenmemiş altın ithalatı yüzde 180 artarak 19,4 milyar dolar oldu.

Ardından Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan cari açığa karşı altın hamlesi geldi.

Cari açığın önlenmesi, yerli üretim ve istihdam hedeflerine ulaşılması, ekonomik ve ticari hayattaki gelişmeler dikkate alınarak, bazı ürünlerde uygulanan ek mali yükümlülükler güncellendi.

Böylelikle altın ithalatına yüzde 20 ek mali yükümlülük uygulanacak.

Yayımlanan genelgeye göre, rafineriler basılı altını en az 0,5 gram yerine en az 1 gram olarak üretebilecekler.

Alınan tedbir kararının dış ticaret dengesine ve cari açığı olumlu yönde etkilemesi beklenirken, yatırımcılar tarafından alınan kararın piyasaları nasıl etkileyeceği konuşuluyor.

Böylelikle hem altın üretimi ve ticareti konusunda ihracatın teşvik edilmesi öngörülse de kuyumcular endişeli.

Konuştuğum altın piyasası uzmanlarından ve kuyumculardan biri, altın ithalatına kota getirilmiş olmasının bankalar arası para piyasası yani interbank ile Kapalıçarşı altın fiyatları arasındaki makası açabileceğinden söz etti.

Kararın sürpriz olduğunu ve bu durumda kuyumculuk yapamayacak hale bile gelebileceklerinden de yakındı.

Biliyorsunuz ki, vatandaşların kendi aralarında yaptığı para alışverişi gibi bankaların da kendi aralarında bir ticareti ve para alışverişi bulunmakta.

Yani interbank, adından da anlaşıldığı üzere bankalar arasında yapılan para alışverişi anlamına geliyor.

Aynı zamanda şöyle bir öngörüde de bulundu.

Altın ithalatına kota uygulanmasının kaçakçılığın ve kayıt dışı işlemlerin artmasına yol açabileceğini söyledi.

Altın piyasasına zarar verebileceğinden de bahsetti.

Uluslararası pazardaki rekabet gücünün olumsuz etkilenebileceğine de değindi.

Sonuçta altın talebinin artması erişim maliyetinin artmasına neden olacaktır.

Altının işçilik maliyetlerine de yansıyabileceği gibi...

"Bir gün herkes fiziki altının kıymetini bilecek" diyor Altın Piyasaları Uzmanı İslam Memiş...

Önemli bir değerlendirme!

Yazımın ilk satırlarında altını en az 0,5 gram yerine en az 1 gram olarak üretilmesine değinmiştim.

Güzel bir benzetme daha...

"1 gr altında altın üretilmemesi şuna benzer; Ekmek alman lazım ama elinde çeyrek ekmeğe yetecek kadar paran var. Karar, "Ya tam ekmek alacaksın ya da almayacaksın" diyor. Bu kararın güncellenmesi gerek."

Anlaşılan o ki;

Altın hamlesi sarstı!

Altını ya tam alacaksın ya da almayacaksın!

Kuyumcular üretim ve satışların durmasından endişeli!

Bu durumun sektörü kayıt dışına iteceğinden söz ediyorlar.

Açıkçası kararın yeniden gözden geçirilmesi taleplerin ilk sırasında...