ZİHNİYET DEVRİMİNE İHTİYAÇ VAR
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği'nin (UTİB) düzenlediği 3. Uluslararası AR-GE Proje Pazarı Zirvesi'ne katılan Dış Ticarette Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin 2023 yılındaki ihracat hedefine ulaşması için zihniyet devrimine ihtiyaç olduğunu belirterek, "Bu hedefe bugünkü yapı ve sistemle değil, ancak AR-GE ile ulaşabiliriz. Bize büyüklerimiz AR-GE'yi farklı anlattılar. Bunun bedelini bugün bütün Türkiye ödüyor" dedi
2011.02.10 13:09 - Son Güncellenme: 1970.01.01 02:00 - Ekonomi - HABER MERKEZİ
Merinos Atatürk ve Kongre Merkezi'ndeki zirvede tekstil ve konfeksiyon sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Yurtiçi ve dışındaki üniversitelerden 144 projenin sunulduğu 3. Uluslararası AR-GE Proje Pazarı Zirvesi, sektörün bütün paydaşlarını bir araya getirdi. Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın da katıldığı programın açılış konuşmasında söz alan UTİB Başkanı İbrahim Burkay, Çin ile Türkiye son zamanlarda AR-GE yatırımlarını artırdığını söyledi.
Türkiye'nin 2011 AR-GE harcamalarına gayri safi milli hasıladan yüzde 1'ini ayırdığını hatırlatan Burkay, bu oranın 2013 yılında yüzde 2'ye çıkacağını belirtti. 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için AR-GE çalışmalarına önem verilmesi gerektiğinin altını çizen Burkay, "Türk ekonomisinin sağlıklı büyümesi için AR-GE faaliyetlerinin artırılması ve sektörlerin ülke ekonomisine katkısının yaygınlaştırılmasını sağlamalıyız. Üniversite, sanayi ortaklıkları da hızla artmalı. Ortak araştırma çalışmalarımızı artırmalıyız. Tekstil ve konfeksiyon sektörü AR-GE bütçesinden yeterince faydalanmalıdır. Türkiye ekonomisini yüksekte tutan tekstil ve konfeksiyon sektörüdür. Bu sektör Bursa için çok önemlidir. Bursa'dan yapılan tekstil ihracatı, Türkiye'deki pastanın yüzde 5'ini oluşturmaktadır. Türkiye'de projelere verilen hibe değerlerine baktığımızda İstanbul birinci sırada. Ardından Ankara ve Bursa geliyor. Tekstil sektörü maalesef yüzde 1,5'lık pay almakta. Tekstil sektörü AR-GE'den yeterince pay almamakta. Proje kültürüne alışık değiliz. Sektörün paydaşları arasında birlik yoktu. Bu zirveyi bu yüzden çok önemsemekteyiz" dedi.
"2023'DE ASGARİ ÜCRET 2 BİN DOLAR OLMALI"
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise, 2011 yılında 127 milyar dolarlık ihracat hedeflendiğini hatırlatarak, 2008'deki ihracat rekorunu egale etmek istediklerini söyledi. Proje pazarının Türkiye'nin 2023 hedef yolunda önemli bir adım olduğunu söyleyen Büyükekşi, "4 konuya önem vermeliyiz. AR-GE, ÜR-GE, moda marka ve eğitim. Proje pazarı bizim için çok önemli bir rehber olacak. Bundan sonra 5 sektörde başlayarak, TİM ile diğer sektörlere destek vermesini istiyoruz. Otomotiv, elektronik ve makine gibi sektörlerde TÜBİTAK ile iş birliği yapmak için görüşmelerimizi sürdürüyoruz. 28 strateji hedefimiz var. Bunlardan birisi de AR-GE harcamaları. Hedefe ulaşabilmek için bu büyük bir yol almış olacağız. 2023'de 1 trilyon dolarlık dış ticaret hacmi söz konusu. Asgari ücret 2023'te 2 bin dolar olmalı. Buna ulaşmak için ileri teknoloji ve AR-GE'ye ihtiyacımız var. Sanayi ve üniversite iş birliğini önemsiyoruz. Raflarda kalacak projeler yerine hayata geçecek projelere önem verilmesini istiyoruz. TÜBİTAK'ın verdiği destek kadar da maddi destek vermek istiyoruz. Genç beyinler Türkiye'nin gelişmesinde büyük katkı sağlayacak" şeklinde konuştu.
"AR-GE DEDİĞİM ZAMAN KANIM KAYNIYOR"
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ise, AR-GE'nin çok hassas bir alan olduğunu belirterek, inovasyon ve AR-GE dendiği zaman kanının kaynadığını söyledi. Çağlayan, "AR-GE, inovasyon ve tasarım dendiği zaman kanım kaynıyor. Bu projelere hassasiyetim var. Bunlara vakit bulmak mecburiyetindeyiz. Bu güzel faaliyetlerde her zaman sizin yanındayız. ARGE ve inovasyonun önemine işaret eden çalışmalar yapılsın. Böyle bir toplantıda, teknik bir toplantıda salonun hınca hınç dolu olması beni cesaretlendirdi. Getirin projeyi, size maddi ve manevi katkı verelim. Dükkan sizin, tabiri caizse. Yeter ki önemli çalışmalar yapalım" ifadelerini kullandı.
"ZİHNİYET DEVRİMİNE İHTİYAÇ VAR"
2023'ün Türkiye için çok önemli bir yıl olacağını dile getiren Çağlayan, zihniyet devrimine ihtiyaç olduğunu kaydetti. Çağlayan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Türkiye'nin 100. kuruluş yıldönümünde ihracat odaklı bir büyüme olacak. Bu hedefe, bugünkü yapı ve sistemlerle ulaşamayız. Burada zihniyet devrimine ihtiyaç var. Bundan sonra, Türkiye'nin elde ettiği başarıyı daha fazla artırmak için yeni bir ekonomik dünya düzeninin olduğu, icatlara dayanan, yüksek katma değerli teknolojik ürünler üretmemiz lazım"
Tekstil ve konfeksiyon sektörünün Türkiye'nin lokomotifi olduğuna işaret eden Çağlayan, "Tekstil, Türkiye'nin tanıtım elçisi ve ekonominin lokomotifidir. Bu sektörle iftihar etmeliyiz. Sektörün ihracatını artırmak mecburiyetindeyiz. İthalatımız ihracatımızdan biraz fazla. Konfeksiyonda başarılıyız. Yine deri ve deri mamullerinde önemli bir rakama sahibiz. Yaptığımız kumaşın kilosunu 1 dolara mı satmalıyız, yoksa buna teknoloji katarak 50 dolara mı ihraç etmeliyiz?. Bu toplantının önemi bu yüzden büyük. İhracat hedefimiz doğrultusunda bütün sektörlerde ciddi çalışmalar yapıldı. Bunu ancak yüksek katma değer ve teknoloji katarak yapabiliriz. AR-GE sadece tekstil ve konfeksiyon sektörünün meselesi değil. Hayatımızın her evresinde bu mutlaka yapılmalı" ifadelerini kullandı.
"BÜYÜKLERİMİZ AR-GE'Yİ BİZE FARKLI ANLATTI"
AR-GE konusunda geçmişte bazı hatalar yapıldığının altını çizen Çağlayan, "Geçmişte Türkiye bunu ıskaladı. ARGE'yi bize farklı anlattılar. Devlet dairelerinde çalışmak istemedikleri bir bürokratı depo niteliğinde bir birime gönderirlerdi. Buranın adı Araştırma Planlama Kurumu (APK) idi. Büyüklerime nerede olduklarını sorardım: 'APK'deyim' derlerdi. Kızağa çekildiği ve kişilerin pasifleştirdiği yerlere buraların adını verdik. Bizim büyüklerimiz 'İcat çıkartmayın' derlerdi. Niye çıkartmayayım? İcat çıkarmamanın bedelini bugün Türkiye ödüyor. İnadına icat çıkarmalıyız. Dünya ekonomisinde yeterli payı almak için bunu yapmalıyız" diye yorumda bulundu.
AR-GE'ye olan teşviklerin artırılması gerektiğinin altını çizen Çağlayan, alkışlamanın faydalarını anlattı. Çağlayan, "Sayın valim ve İbrahim Burkay'a konunun önemini yansıtmayacak bir alkış yapıldı. Kendime istemiyorum. Alkışın faydalarını bilen biriyim. Alkış insana motivasyon verir. Kan değerini artırır" diyerek, takdirin önemli olduğunu ifade etti.
"AB İKİ YÜZLÜ TAVIR SERGİLİYOR"
Çağlayan, dünyanın 16. büyük ekonomisine sahip Türkiye'ye AB'nin vize uygulamasını tenkit etti. AB'nin iki yüzlü bir tavır sergilediğini kaydeden Çağlayan, "AB'nin tam üyelik ve vize konusunda yaptığı iki yüzlü tavra rağmen, Avrupa'nın en büyük 6. ekonomisiyiz. İster beğenin, ister beğenmeyin. Biz ideallerimizi daha fazla geliştiriyoruz. 2023 hedefine de bal gibi ulaşırız" diyerek, Türkiye'nin potansiyeline işaret etti.
Yarın sona erecek zirve, konuşmaların ardından yapılan ilk oturumla başladı.
Öne Çıkan Galeriler

Öne Çıkan Videolar
-
00:29
-
00:16
-
00:39
-
01:47
-
01:02
En Çok Okunanlar
- Bursa'da eğitime kar engeli!
- Bursalılar kar yağışına doyacak! Vortex...
- Bursa'da cinayet gibi kaza kamerada
- Bursa'daki ünlü restoranda mide bulandıran...
- Bursa'da da yüzlerce şubesi var! Ünlü...
- Bursa Ulu Cami önünde olmadığı ortaya...
- Korkunç olay! " Necla teyzeyi diri diri...
- Dönerciden skandal hareket! O görüntüsü...
- Emekli vatandaşın başına talih kuşu kondu!...
- Kayseri'den Bursa'ya geliyordu: Herkes onu...
- Bursa'da bir devir resmen kapandı! İşte...
- Bursa'da silahla ormanda heyecan arayan...
- Bursa'da Ramazan pidesi fiyatı belli oldu!
- Bursa'da zincirleme kaza: Can pazarı yaşandı!
- Bursa'da kullandığı motosiklet ile ağaca...