Türk halkı "platonik takılmayı" tercih ediyor

Bir kamuoyu araştırma platformu tarafından 3 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen "sosyal korkularımız" konulu araştırmayla, "Sosyal medya ile ilişkilerimizin bu kadar yoğun olduğu toplumumuzda, kendimizi insanlarla etkileşimde ne kadar rahat hissediyoruz?" sorusuna cevap arandı. Türkiye genelinde 78 ilden 18-71 yaş arasındaki 3 bin katılımcının verdiği cevaplar, Türkiye'nin sosyal ilişkilerle ilgili dinamiklerini ortaya koydu.
Araştırmadan çıkan en çarpıcı sonuç ise, karşı cinsle ilişkiler alanında ortaya çıktı. Yapılan çalışmaya göre karşı cinsle yakınlaşmak Türk toplumunun yüzde 60'ında strese yol açıyor ve bu nedenle birçok kişi ilgi duyduğu kişiyle iletişime geçmekten kaçınıyor.

EN BÜYÜK SOSYAL KORKU, TOPLULUK ÖNÜNDE HAZIRLIKSIZ KONUŞMAK
Araştırmaya göre, Türk toplumunun en çok korktuğu şeylerin başında bir toplantıda hazırlık yapmadan konuşmak geliyor. Araştırmaya katılanların yüzde 80'i bu durumu kaygı verici buluyor ve bir toplantıda hazırlıksız konuşma yapmaktan mümkünse kaçınıyor. Toplumun çekindiği bir diğer şey de topluluk önünde konuşmak. Araştırmaya katılanların yüzde 50'den fazlası tüm ilginin onların üzerinde olduğu bu aktiviteyi tedirginlik verici buluyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 50'si ise otorite figürleriyle konuşurken kendini rahatsız hissediyor ve mümkün olduğunca yetkili veya yönetici konumunda kişilerle iletişim kurmaktan kaçınıyor. Araştırmaya katılanların 3'te 1'i de konuştuğu insanın gözlerinin içine bakmaktan kaçındığını belirtiyor. Bilgi ölçen sınavlar da toplumun yüzde 50'sinde tedirginlik yaşatıyor. Bu sınavlara girmeye kaçınanların oranı ise araştırmaya katılanların 3'te 1'ini oluşturuyor. Araştırma, 4 kişiden birinin aldığı ürünü iade
etme konusunda tedirginlik yaşadığını da ortaya koyuyor.