Sahte psikologlar, psikologların alanlarını işgal ediyor!

CEREN SÜMBÜL / BURSADA BUGÜN 

Manevi danışmanlık mesleğine değinen Türk Psikologlar Derneği Bursa Şube Başkanı Ali Demirel, ilahiyat mezunlarının istihdam edildiğini ve birçok hastanede, Kredi Yurtlar Kurumu'nda (KYK) aynı zamanda da ilkokul ve ortaokul seviyelerindeki okullarda bu tarz kadroların oluşturulduğundan bahsetti. Demirel, "Bu aslında manevi danışmanlık adı altında ya da tersinden bakacağımız şekliyle psikolojik destek kisvesi altında aslında bir farklı bir yaklaşım sergileme gibi bir eylemi var burada. Dolayısıyla burada aslında kavramların karışmış olması gibi bir durum söz konusu ve bu kavramların karışması da tabii ki alanların karışması anlamına geliyor" dedi. 

"PRATİKSEL ANLAMDA KARŞI OLDUĞUMUZ BİR ŞEY" 

Her alanın kendi hak ettiği şekilde planlanıp organize edilmesi gerektiğini belirten Demirel, toplumun talep ettiği durumda manevi danışmanlığın sağlanması gerektiğini fakat bunu karşılarken farklı bir meslek grubunun alanına müdahale yapılmaması gerektiğini söyledi. Demirel, "Hastanelere psikolog atanması yerine manevi danışman atanıyor ki sahadan şu tarz şikayetlerinde geldiğini biliyoruz, mesela meslektaşlarımızın odaları ellerinden alınıp manevi danışmanlara veriliyor. Bu da aslında çok ciddi bir hak ihlali, hak gaspı. Aynı zamanda da mesleki bir suistimal durumu yaratıyor. Bu bakımdan bu aslında bizim terimsel olarak karşı olduğumuz değil ama pratiksel anlamda karşı olduğumuz bir şey" diye ifade etti. 

"BURADA BİR SINIR İHLALİ VAR"

Demirel, bu durumun ilkokul ve ortaokul düzeyindeki çocuklarda yaratacağı sorunlardan bahsetti. Henüz soyut düşünme beceresi gelişmemiş çocuklara psikolojik destek adı altında farklı bir aktarım yapılabileceğini söyleyen Demirel, "Çocukların anlamayacağı belki de kafalarının karışacağı, endişe duyacağı ya da bir noktada sorgulamaları artacağı bir durum ve biliyoruz ki psikolojik anlamda çok sağlıklı olmadığını söyleyebiliriz. O yüzden burada bir sınır ihlali, bir kavram karmaşası var. Bunun da getirdiği hem hak gaspı hem de pratikte psikolojik bazı sıkıntılara gebe bırakıyor" dedi. 

"BİR NOKTADA UMUT TACİRLİĞİ YAPIYOR"

Psikoloji alanının kapsamlılığına değinen Demirel, halk arasında en bilinen alanın klinik psikoloji olduğunu ve suistimale açık bir pozisyonda olduğu için toplum geleninde risk yarattığını açıkladı. Demirel, "Bunun birkaç sebebi var: birincisi, hükümetlerin bu alanda yeterince konuya eğilmemiş olması. Çok eski ve artık işlevsiz bir tıp yasası üzerinden giden bir değerlendirmeye veya bir yasal altyapı ortaya çıkıyor. Dolayısıyla günümüz koşullarını karşılamıyor. Ve bu anlamda bir yasal boşluk olduğunu gören bu alanın dışında birçok insan bu alanı suistimal edebileceğini fark ettiğinde bir şekilde uyduruk bazı eğitimlerle hatta belki de hiç yüz yüze bulunmadığı, hiç eğitimcisini görmediği ya da belki de hiç soru dahi soramadığı eğitim adı altında aldığı eğitimlerle kendisini yetkin veya uzman gibi tanıtıp aslında bir noktada umut tacirliği yapıyor ve insanları bu şekilde bir noktada dolandırıyor" diye açıkladı. 

"İSTİSMARA AÇIK BİR HALE GETİRİYOR"

Sahte psikologların çoğalmasının kanayan yaraları olduğunu ifade eden Demirel, ruh sağlığının sadece psikologları ilgilendiren bir konu olmadığından bahsetti. Demirel, "Psikiyatristler, çocuk gelişimciler, rehber öğretmenler var. Bu noktada baktığımızda ruh sağlığı alanı kapsamlı bir alan ve yasal boşluk bu alanın tamamının istismara açık bir hale getiriyor. Sahada mesela çok basit uyduruk eğitimler alıp kendini uzman diye tanıtıp insanları şifalandırdığını, iyileştirdiğini, travmalarından kurtardığını, beynini sildiğini, temizlediğini söyleyen kişiler var. Bu gibi istismara açık konular ortaya çıkıyor. Tabi bu konuda insanlarımız yeterince bilgi sahibi olmayabilir, yeterince bilinçlenmemiş olabilir. Bu yüzden bu tuzağa düşme ihtimalleri çok yüksek olabiliyor. Bu tabii ki çözülebilecek bir konu. Özellikle biz hem Ruh Sağlığı Yasası anlamında hem de Psikologlar Meslek Kanunu anlamında bir yasal düzenleme yapılmasını istiyoruz" dedi.