Otomotivde hedef büyük

 Otomotiv sektörü tasarım yeteneklerini geliştirerek, katma değeri arttırmak zorundadır" dedi.

Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Türkiye Otomotiv Sektöründe 2'nci Ar-Ge Proje Pazarı ve Otomotiv Komponent Tasarım Yarışması'nın açılışında konuşan OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu, otomotiv sektörünün 50 yılı aşan tecrübesi ile dünyanın 185 ülkesine ihracat yapan Avrupa'nın en önemli üretim merkezlerinden birisi olduğunu kaydetti.

Geçen yıl otomotiv endüstrisinin, dünyanın 16'ncı büyük üreticisi konumunda olduğunu belirten Sabuncu, "Ayrıca AB-27 ülkeleri içerisinde de 6'ncı büyük üretici konumundayız. Ancak en önemlisi 2012 yılı üretim verilerine göre ülkemiz Avrupa'nın en büyük ticari araç üretici konumunda bulunuyor" diye konuştu.

Sabuncu, 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedefini hatırlatarak, otomotiv sektöründe 4 milyon araç üretimi, 3 milyon araç ihracatı ve 75 milyar dolarlık ihracat oranını yakalamayı istediklerini kaydederek, 2023 Otomotiv Sektörü İhracat Strateji Belgesi'nde yer alan 20 hedef, 50 ölçüt ve 74 eylemin çok önemli olduğunu belirtti.

Otomotiv sektöründe Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapıp tasarım yetkinliklerinin geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Sabuncu, "Otomotiv sektöründe 8.8 dolar olan ihracat kilogram fiyatının hedeflere ulaşılabilmesi için çok daha yukarılara çıkarılması gerekmektedir. Türk otomotiv sektörü AB ile bütünleşme sürecinde tasarım yeteneklerini geliştirerek, katma değeri arttırmak zorundadır. Bunun için Ar-Ge faaliyetleri ve tasarım geliştirmeye yönelik projeler için teşviklerden daha fazla pay alınması gerekmektedir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yayınladığı son verilere göre, otomotiv endüstrimiz ülkemizde kurulu 138 Ar-Ge merkezi arasında 57 merkezle sektörler bazında ilk sırada yer almaktadır" dedi.

'750 ÜZERİNDE PROJE BAŞVURUSU ALDIK'

Program hakkında bilgi veren OİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Proje Yürütme Kurulu Başkanı Ömer Burhanoğlu, eylül ayından bu yana 21 üniversiteye 29 ziyaret gerçekleştirdiklerini kaydetti. Bunun dışında birçok çalışmaya da imza attıklarını söyleyen Burhanoğlu, geçen yıldan bu yana muazzam bir artış yaşadıklarını belirterek, "Ülkenin dört bir yanından iki etkinliğimiz için 750'nin üzerinde proje başvurusu aldık. Bu rakam geçen yılki başvurunun neredeyse 2.5 katı. 200 binin üzerinde kişi de web sitemizi ziyaret etti" diye konuştu.

'YÜKTE HAFİF, PAHADA AĞIR ÜRÜN SATMALIYIZ'

Otomotiv sektörünün artık emek yoğun sanayiden, teknoloji yoğun sanayiye geçmesi gerektiğini söyleyen Burhanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün ülkemizin fiyat ile rekabet etme durumu büyük ölçüde ortadan kalkmaktadır. Bizden çok daha ucuza üretim yapabilen pek çok ülke bulunmaktadır. Bu nedenle artık mühendisliğimizle, inovasyon ve tasarım kabiliyetlerimizle rekabet etmeyi öğrenmemiz gerekmektedir. Türkiye'nin ihracatta kilogramı 1.5 dolar ama Almanya'da bu oran 3.5 dolar civarında. Yükte hafif, pahada ağır ürün satmalıyız. Öğrencilerimiz ile birlikte farklı düşünüp, fark yaratarak rakiplerimize fark atmalıyız."

'İNOVASYONU YAVAŞLATTIĞIMIZDA BEDELİNİ ÖDEDİK'

Tasarım yarışmasında başarılı olan kişi ve kurumların ödüllendirilmesinin ardından geçilen oturumda, '10 İnovasyon Şifresi' adlı kitabın yazarı Tom Kelly, konuştu. Bütün insanların inovatif olduğunu belirten Kelly, yapılan araştırmalarda bu tarafın çok kullanılmadığına dikkat çekti. Kendisinin ABD'nin Ohio eyaletinde doğduğunu ve kauçuğunun ünlü olduğunu ifade eden Kelly, ABD'deki araçların yüzde 100'ünün buradaki kauçuktan yapıldığına dikkat çekti. Zaman içerisinde bölgedeki üreticilerin kendilerini geliştirmediklerini söyleyen Kelly, Fransa'nın geliştirdiği yeni lastik ile gençlik dönemlerinde buradaki payın sıfıra düştüğünü kaydederek, "İnovasyonu yavaşlattığımızda bedelini ödedik. 18 yılda hedef kaydı ve sıfıra düştü. Hayatımızda inovasyon hızını devam ettirmeliyiz" diye konuştu.

'BAŞARISIZLIK BAŞARIYA ULAŞAMAYACAĞIMIZ ANLAMINA GELMEZ'

Sony ve Samsung firmalarından örnek vererek konuşmasını sürdürün Kelly, Samsung'un geçmiş yıllarda çok altlarda olduğuna değinerek, antropolog gibi çalışmalar yürütüp gençleri dinleyerek, 2000'li yıllardan itibaren inovasyon ve çalışmalarla çok üst sıralara yükseldiğini kaydetti. Firmalar tarafından yürütülen çalışmalarda fikrin yaşayabilirliğinin yanı sıra teknik mükemmellik ve tasarımın önemini vurgulayan Kelly, inovasyonda empatinin çok önemli olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Milyonlara sormak yerine bireyleri inceleyerek sonuca gidebiliriz. Fırsatları yakalamamız için gözlerimizi açmamız lazım. Başarıya deneme yanılma ile ulaşırsınız. Sınırlarımızı genişletmemiz gerekiyor. Başarısızlık başarıya ulaşamayacağımız anlamına gelmez. Başarısız olsanız da vazgeçmeyin."

'BAŞKA SEKTÖRLERE DE GÖZLEM YAPIN'

Günümüzde bilginin güç olduğunu vurgulayan Kelly, "Öğrendiklerimizi de paylaşmalıyız. Yarı öğrenci, yarı öğretmen olmalısınız. 3 - 4 kişiyi haberdar ederek bilgiyi yayabilirsiniz. Dünyadaki yeni fikirleri işinizi geliştirmek için kullanın. Başka sektörlere de gözlem yapın. Bugünü, yarını değil ertesi günü düşünün. Empati yapan, sahaya çıkan, gözlemleyen, başarıya giden yolu deneyleyen, sürecin tadını çıkaran kendi eşsiz inovasyon kültürünü başlatabilir, ortaya koyabilirsiniz" dedi.