KKKA tedavisinde umut ışığı

KKKA tedavisinde umut ışığı

SİVAS Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aynur Engin, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalarına uygulanan skorlama sistemi sayesinde hastalığın nasıl seyredeceğini artık tespit edebildiklerini söyledi.

2013.06.21 17:17 - Son Güncellenme: 2013.06.21 17:18 - Sağlık
A
KKKA tedavisinde umut ışığı

Hastalığa karşı henüz bir aşı bulunmadığını belirten Doç. Dr. Engin, bu yıl hastanelerinde tedavi gören 41 hastadan 1'inin yaşamını yitirdiğini kaydetti.

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aynur Engin KKKA hastalığı konusunda açıklamalarda bulundu. Yaz aylarında sıkça görülen KKKA'nın viral bir hastalık olduğunu belirten Engin, "Nezle, grip benzeri bir hastalık. Ama kene ile temas sonucu geçtiği için keneden geçtiği düşünülüyor. Fakat kene o virüsü taşıyor ve kişiler bu kene ile temasa geçtiğinde hastalık geçiyor ve gelişiyor. Hastalar yüksek ateş, kas ağrıları ve en önemlisi kanamalarla bize geliyor" dedi. Doç. Dr. Aynur Engin, KKKA'nın bulaşmaması için kişilere sürekli eğitimler verildiğini, hayvanları ilaçlama yönteminin de kenelerin popülasyonunu azaltmaya yardımcı olduğunu söyledi. Özellikle çiftçilikle uğraşanların, hayvanlar üzerinde bulunan keneleri çıplak elle temizlemeye çalışmamaları gerektiğini belirten Doç. Dr. Engin, "Bu çok önemli. Bizim hastalarımızın Yüzde 40-50 oranı hayvanların üzerinden keneyi temizlediği için bu hastalığa yakalanıyor. Temizlik sırasında elindeki açık yaradan bulaşabiliyor. Bu nedenle biz çıplak elle keneyi çıkarmayı ve temizlemeyi önermiyoruz. Vatandaşlarımız kendi üzerlerinde kene gördüğü zaman mümkünse en kısa sürede kene çıkarmasını bilen bir sağlık kuruluşuna gitmeliler. Sağlık kuruluşu yakın değilse cımbızla çivi çıkarır gibi cilde zarar vermeden sıkı bir şekilde tutup çıkarmalılar" diye konuştu.

'HASTALIĞA YAKALANAN HERKES ÖLMÜYOR'

Doç. Dr. Aynur Engin, son yıllardaki ölümler nedeni ile halk arasında 'KKKA hastalığına yakalanan herkes ölüyor' gibi yanlış düşünce oluştuğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"KKKA hastalığına yakalananların yüzde 95'i kurtuluyor. Kene yüzünden ölüm oranı ülkemizde yüzde 5 ila 6 oranında. Ama bu oran dünyada çok yüksek. Bizim ülkemizde Yüzde 5-6 gibiyken dünya genelinde bu oranın yüzde 30'lara çıktığı görülmektedir. Bizde oranların düşük olmasının nedeni var. Hastalarımız izole edilmiş özel odalarda kalıyor. Hastalık kimseye bulaşmayacak şekilde titizlik ile tedavi ediliyor. Destek tedavisinde kan ürünlerinin verilmesini çok yakından takip ediyoruz. İngiltere, ABD gibi gelişmiş ülkelerde görülmeyen bu hastalık Türkiye, Rusya, Pakistan, İran gibi ülkelerde görülüyor."

'KENE VÜCUTTAN KOLAY ÇIKMIYOR'

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne Giresun, Tokat, Yozgat, Amasya gibi çevre illerden de hasta geldiğini söyleyen Doç. Dr. Engin, bu yıl haziran ayı itibariyle hastaneye 41 KKKA hastası geldiğini ve bunlardan sadece 1'inin yaşamını yitirdiğini dile getirdi. Kenenin vücuttan çıkarılmasının zor olduğunu ve kusturulmadan bu işlemin yapılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Aynur Engin, şöyle devam etti:

"Keneyi bazen sigara ya da sıcak bir şeyler kullanılarak çıkartıyorlar. Bu uygulama ile kene kendisini kolay bir şekilde bırakır ancak bunu kesinlikle yapmamalıyız. Bu önemli bir hata. Sadece sigara değil deterjanlı ürünler, aseton gibi şeyler üzerine konulduğunda kenenin kendisini kolayca bıraktığı söyleniyor. Ama bu şekilde kene vücuda kusar. Biz kenenin kusmasını istemiyoruz. Çünkü kene kan emmek için insan vücuduna geliyor. Isırdığı bir yer var. Dolayısıyla kolaylıkla mikrop salgılayabilir. Bu işlemleri yaptığımızda kene kendisini bırakır ama kusar. Kendi elimizle vücudumuza virüsü almış oluruz. Keneyi kusturacak işlemlerden kesinlikle kaçınmalıyız."

'HENÜZ İNSANDA KULLANILAN AŞI YOK'

Hastalığın tedavisi için henüz kullanılan bir aşı olmadığını belirten Doç. Dr. Engin, bu konuda hem dünyada hem de Türkiye'de çeşitli çalışmaların devam ettiğini, fakat henüz onaylanmış ve insan üzerinde kullanılan bir aşı mevcut olmadığını dile getirdi. Hastalığın kişilere göre farklı seyrettiğini belirten Doç. Dr. Aynur Engin, şunları söyledi:

"KKKA, çocuklarda, erişkinlere göre daha hafif seyrediyor. Hastalığın ağır mı hafif mi seyredecek bununla ilgili bir takım çalışmalar yaptık. Hatta bunlardan bir tanesini bölüm hocamız Prof. Dr. Mehmet Bakır ile birlikte yaptık. Bu yaptığımız çalışma yayın olarak da kabul edildi. Biz bazı parametreleri alarak hasta hastanemize ilk geldiği andan itibaren hastaya puan veriyoruz. Aldığı puanlara göre de bu hasta daha hafif seyredecek ya da bu hasta daha ağır seyredecek bunun öngörüsünü yapabiliyoruz. Kendi üniversitemizde denediğimiz kadarıyla bu işlemden başarı elde ettik. Ve bize hastalık konusunda ciddi bir yol gösterdi. Bu skorlama işlemi işe yarıyor mu diye birkaç merkez ile de ortak çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

Diğer Sağlık ve Beslenme Haberleri için tıklayın


2013.06.21 17:17 - Son Güncellenme: 2013.06.21 17:18 - Ramazan Acar
A