Hollande çıkmazda

Hollande çıkmazda

Fransa'da büyük beklentilerle 11 ay önce işbaşına gelen Cumhurbaşkanı François Hollande, sorunları çözmekte zorlanıyor.

2013.04.17 18:24 - Son Güncellenme: 2013.04.17 18:25 - Ekonomi - HABER MERKEZİ
A
Hollande çıkmazda

Fransa, her şeye kadir Nicolas Sarkozy'nin çevresindeki klikten temizlenip kusursuz bir cumhuriyet olacaktı. Sosyal bakımdan adil, vakur ve ekonomik bakımdan güçlenip, Angela Merkel'in 'tasarruf' politikasına alternatif oluşturacaktı. Ancak bundan on ay kadar önce Almanlara haddini bildirmek üzere cumhurbaşkanlığı görevini devralan François Hollande şimdi son derece aciz duruma düştü.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun geçenlerde yayınladığı ve Fransa'nın Euro Bölgesi için tehlike teşkil ettiği belirtilen raporu, troykanın Güney Avrupa ülkelerine verdiği karneyi andırıyor: Kötü ticaret bilançosu, azalan rekabet gücü, gerileyen ihracat, istihdam piyasasındaki esneksizlik, yüksek kamu borçları ve başını alıp giden ücret maliyetleri. Fransa'nın yüzde üçlük borçlanma üst sınırını bu yıl da tutturamayacağı kesinleşti. Paris hükümeti büyüme hızı tahminini de revize ederek, yüzde 0,3'ten yüzde 0,1'e indirdi.
'İpler Elysee Sarayı'nın elinden kaymaya başladı'

Böyle durumlarda Cumhurbaşkanı'nın güçlü olması lâzım. Ancak Maliye Bakanı'nın istifasından sonra ipler Elysee Sarayı'nın elinden kaymaya başladı. Tasarrufla devleti sağlığına kavuşturup halktan fedakârlık istemesi beklenen Jerome Cahuzac hem yalancı hem de vergi kaçakçısı çıktı. Yurtdışındaki bir hesaba 600 bin euro yatırdığı ortaya çıkınca görevi bırakmak zorunda kaldı. Paris'te patlayan siyasi bomba Cumhurbaşkanı'na manevra alanı bırakmadı. Le Figaro muhabiri Guillaume Roquette, Cumhurbaşkanı'nın topal ördeğe dönmesinden endişeli olduğunu belirtiyor:

"Hollande zaten hep eleştirilmekteydi. Ama eleştirilerin dozu artıyor. Eskiden, hükümet bünyesindeki ahenksizlik nedeniyle profesyonel olmadığı söylenirdi. Mali kriz karşısındaki çaresizliği, siyasi otoritesinin eleştirilmesine yol açtı. Cahuzac skandalından sonda Fransızlar cumhurbaşkanlarının inandırıcılığını sorgulamaya başladılar. Yani reaktör kalbinden isabet aldı. Devletin başı pek yakında güçlü bir siyasi inisiyatif başlatamazsa Fransa hükümet krizine sürüklenir."

Rakamlar gerçekten de ürkütücü. Cumhurbaşkanı'na güvenen Fransızların oranı yüzde 25'i geçmiyor. Koalisyon ortakları Sol ve Yeşiller partilerinden aldığı destek hızla azalıyor. Muhalefet ise giderek hırçınlaşıyor. Bu durumda yakında başlatmayı planladığı yapısal reformları kabul ettirebilmesi çok zor. İstihdam piyasası, emeklilik sistemi ve aile politikasıyla ilgili reformlara Fransızların destek vereceği şüpheli. 2014'teki yerel seçimlerin siyasi depreme yol açabileceğini belirten tarihçi Max Gallo sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Siyasi öfke artıyor. Vergi mükellefi fitil gibi. Peki ama demokrasi nasıl yürür? Sisteme güvenen vatandaş vergi ödemeyi kabul ederse. Cahuzac gibilerinin olduğu yerde halk vergi sistemine güvenmez. Önümüzdeki aylarda hiddet dolu protesto gösterilerine tanık olabiliriz."

HANGİ FRANSA'YA HİZMET VERİYOR
François Hollande bütün kabine üyelerinden servet beyannamesi istemekle, hükümetin imajını parlatacağını düşünüyor. Ama bunun aksiyon değil de reaksiyon olduğu ortada. Fransızlar, cumhurbaşkanlarının hangi Fransa'ya hizmet ettiğini ve hangi Avrupa için fedakârlığa katlandıklarını kestiremez durumdalar.

Haftalık haber dergisi L'Express'in yazı işleri müdürü Christophe Barbier, Cumhurbaşkanı'nın sosyal demokrasiden uzaklaştığını söylüyor.

"Cumhurbaşkanı Hollande sosyal demokrasiyi yenileme iddiasındaydı. Devlet güçlenecek, sermaye dostu müdahalecilik artacak, ama aynı zamanda da solcu vergi politikası uygulanacaktı. Hollande tipi sosyal demokrasi iflas etmiştir. Fransızlar bu modeli istemiyor. Hiçbir Avrupa ülkesi bu modeli kopya etmiyor. Avrupa Hollande'nin çizgisini izlemek istemiyor. Özetleyecek olursak Fransa Cumhurbaşkanı kendini çıkmazda bulmuştur."

 

Diğer Ekonomi Haberleri için tıklayın


2013.04.17 18:24 - Son Güncellenme: 2013.04.17 18:25 - HABER MERKEZİ
A