Gebelikte gestasyonel diyabete dikkat! (ÖZEL HABER)

GÜLNAME PAÇA / BURSADA BUGÜN

Gestasyonel diyabet, gebelik sırasında bir kadında kan şekerinin yükselmesidir.

Gebelik hormonları , vücudun şekeri parçalamasını zorlaştırırlar.

Vücut genellikle buna karşı daha fazla insülin üretir, ancak bazı hamile kadınlar yeterince ekstra insülin üretemez, bu da kan şekeri seviyesinin yükselmesine neden olur.

Sonuç olarak glukoz, enerji olarak kullanılacağı hücrelere gitmek yerine, fazla miktarda kanda kalır.

"24 İLE 28 HAFTA ARASINDA ŞEKER YÜKLEME TESTİ YAPIYORUZ"

Op. Dr. Merve Seyfi, "Gestasyonel diyabet ilk defa gebelikte tanı alan ya da genel olarak gebelik esnasında başlayan şeker hastalığına diyoruz. Bu durumu ne yazık ki gebelik hormonlarımız oluşturuyor. Pankreas normalde yeterli insülin üretebilirken bu hormonlara bağlı olarak yeterli insülin üretemediğinden dolayı gebelik şekeri ortaya çıkıyor. 24 ile 28 hafta arasında şeker yükleme testi yapıyoruz. Bu test sonrasında tanıyı koyuyoruz. Bu haftalarda test yapılmasını uygun görüyoruz çünkü özellikle bu haftalarda gebelik şekerinin yüksek seyrettiğini görüyoruz. Bu yüzden de tarama testleri bu haftalarda yapılıyor" şeklinde konuştu.

"YÜKLEDİĞİMİZ ŞEKER ORANI İKİ DİLİM BAKLAVAYA EŞ DEĞER"

Op. Dr. Seyfi, "Taramayı iki şekilde yapıyoruz. Ya tek basamak dediğimiz 75 gram olan şeker yüklemesiyle ya da iki basamak dediğimiz 50-100 gram şeker yüklemesiyle yapıyoruz. Bunu da gebeliğin riskine göre belirliyoruz. Düşük riskliyse 50 gramı yüklüyoruz. Eğer 50 gramdan sonra bir risk görürsek o zaman 100 gram şekeri yükleyerek tanıya gidiyoruz. Eğer gebemiz yüksek riske sahipse 75 gram ile tanı testlerimizi yapıyoruz. Peki, yüksek risk ne demek? Eğer gebemiz fazla kiloyla hamile kalsa yani obezse ya da ileri, erken yaş gebeliği varsa, diğer gebeliklerinde iri bebek öyküsü, hipertansiyon, şeker hastalığı veya ailesinde şeker hastalığı öyküsü varsa bu hastaları yüksek riskli kabul ediyoruz. Peki, şeker hastalığının ne gibi bir zararı var? Bu hastalık hem anne hem de bebek için çok ciddi sorunlar oluşturmaktadır. Özellikle bebekte iri bebek oluşumu ve buna bağlı olarak omuz takılması, sinir yaralanmaları hatta doğum sonrasında sarılık ve hipoglisemi dediğimiz tablolarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Bazen anne karnında bebek ölümlerine bile neden olabiliyor. Halk arasında sanılın aksine o yüklediğimiz şeker oranı iki dilim baklavaya eş değer. O yüzden bebeğe zehir veriliyor gibi düşünmemek gerekiyor. Tedavisinde ise eğer çok düzensiz gitmiyorsa diyet ve egzersizle bu tedaviyi uyguluyoruz. Diyette de şeker, karbonhidrat ve şeker içeren her üründen uzak durulması gerektiğini söylüyoruz. Bazen ne yazık ki diyet ve egzersiz yeterli kalmıyor. Bu durumda da hastanın şeker oranına bakılarak insülin ya da ağızdan alınan şeker ilaçlarıyla tedavimizi uyguluyoruz. Annenin şeker hastalığı olsun ya da olmasın diyetlerinde karbonhidrattan uzak durması gerektiği tavsiye ediyorum" ifadelerine yer verdi.