Fatih Terim'den zehir zemberek açıklamalar

Maç sonrası stat çıkışında yardımcıları Ümit Davala ve Hasan Şaş ile birlikte basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, bazı oyunların oynandığını ifade ederek, "Koca Galatasaray camiası, taraftarı, bizler ne yapılmak istenildiğinin farkındayız. Farkında olmamamız mümkün değil. Tepki gösteriyoruz. Atıldıktan sonra tepki gösteriyoruz. Evet ben topu yere vurdum. Eğer atılma sebebim buysa hiç itirazım yok. Ancak insanı delirtmek, çıldırtmak sinirlendirmek böyle oluyor. Dördüncü hakemler, bizde dördüncü hakem değil, kulübe komiseri gibi. 'Otur aşağı, kalk yukarı...' Burada bir itibarsızlaştırma operasyonu görüyorum. Önüne gelen bizi atacak mı? Böyle bir şey var mı? Haksız olduğumuz zaman söylüyoruz. Haklı oduğumuz zaman da ifade ediyoruz. Ben hiçbirşey yapmadan ceza yedim. 'Küfür yok' dediler, evet, 'hakaret yok' peki bu sefer, 'centilmenliğe aykırı'... Güzel. Bu sefer hiçbirşey yapmadan atıldım. Ondan sonra yaptıklarım, atıldıktan sonra yaptım. Şimdi ceza versinler. Hatta geçen seneden kalmadan 2 maç daha var onuda koysunlar. Ben kimseye borçlu kalmayı sevmem. O alacaklarını tahsil etsinler. Çok fazla konuşmasınlar. Zaten Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu'ndan bir şey beklediğimiz yok. İtimadım da güvenim de yok. Ben iki senedir hakemler hakkında konuşmuyorum. Daha evvel Süleyman Abay dördüncü hakemken yapamadıklarını sen burada yapamazsın. Ne yaptım ben? Kendine dönük topu vurmadım. Oyuncuma kızmadığımı kim söylüyor. Peki Hasan ile Ümit..." dedi.
RIDVAN DİLMEN'E GÖNDERME
Fatih Terim, yorumcu Rıdvan Dilmen ile alakalı olarak ise, "Burada Rıdvan'a da bir haberim olsun. Bana neyin yakışıp neyin yakışmadığını ben bilirim. Ben de kendisine bu yaklaşamını yakıştırmadım. Onun için dikkatli konuşsun. Bunun için atmışsa hoca haklı. Ondan sonrası için ben zaten haksız olduğumu ifade ederim. Yanlış yada doğru yaptığımı ben söylerim. Algıyı başka tarafa çevirmenin manası yok. O da kendine yakışanı yapsın" diye konuştu.
"BEN 40 SENEMİ VERDİM. NEYİN NE OLDUĞUNU BİLİYORUM"
Fatih Terim konuşmasına şu şekilde devam etti:
"Ben bunları şampiyonluğa gidiyoruz, kazandık yada kaybettik diye söylemiyorum. Ben 40 senemi verdim. Neyin ne olduğunu biliyorum. Benim gizli gündemim yok. Hangi gizli gündemlerin neler olduğunu bilecek kadar tecrübeliyim. Tabii ki atıldıktan sonra tepki göstereceğim. Hem 1-0 mağlubum hem 10 kişiyiz. Topu kendine doğru da vurmadım. 'Fatih Terim'i ben attım. Prestijini sarsayım, itibarsızlaştırayım'; böyle bir şey yok. Ben hiçbir hakemimiz hakkında konuşmadım. Bundan sonra devamlı olarak her maçtan sonra konuşacağım. Bizim bazı şeylere güvenimiz kalmadı. 'Hakem insadır, hata yapar'; antrenör, oyuncular insan değil mi? Biz kötü oynayabiliriz. Bunun yargısı bize düşer. Kimseye düşmez. Oyuncu kötü oynayabilir ama hakem kötü oynayamaz. Avrupalı hakemler hakkında konuştum, bizimkilerle alakalı konuşmadım. Geçeceksiniz, Antalya'da bazı kararlar alacaksınız, bunu da bizi örnek göstereceksiniz. Böyle bir şey yok. Biz insani ve medeni diyaloglarımızı her yerde kuruyoruz. Schalke maçında üçüncü golü attıktan sonra sahanın içinde en az 20 kişiyiz. Dördüncü hakemle göz göze geldik. Gözünü kırpmakla yetindi. Sonra herkes kendi yerine geçti. Bunlar kulübe bekçisi. 'İtiraz etme, ayağa kalkma' yok böyle bir şey. Biz her dakika birilerini suçlayan bir adam değiliz. Ben 40 senemi vermişim. Bundan sonrada bu işler için uğraşmaya devam edeceğim. Şu anda eskisinden daha fazla hırslıyım. Eğer Fatih Terim varsa adaletin olduğu yerde vardır. Ben yıllarca kendi haksızlığımı da ifade ettim" şeklinde konuştu.
"ATILDIKDAN SONRA HER ŞEYİ YAPTIM. ONUN YAKIŞIP YAKIŞMADIĞINI BEN BİLİRİM"
Fatih Terim, ülkeye sürekli hizmet ettiğini vurgulayarak, "Şimdi bir lafım da bazı taşeronlara... Geçen sefer benim ceza almam için 21 maça kadar çıkaranlar vardı ya onlara da buradan sesleniyorum. Ellerinden geleni ardına koymasınlar. Biz edebimizle, adabımızla, efendiliğimizle çalışıyoruz. Bu ülkeye hizmet ederek devam ediyoruz. Siz kimi terbiye ediyorsunuz? Benim onlara hakaret etmeye hakkım yok. Hakemler hocaları oyuncuları sahada tutmak için mi var yoksa atmak için mi var? Nerede olursam olayım ben buyum. Hislerimi belli ederim. Sevincimi de, üzüntümü de, sinirimi de, sakinliğimi de... Eğer bundan dolayı ceza yiyeceksem devam. Ben buyum. Atıldıkdan sonra her şeyi yaptım. Onun yakışıp yakışmadığını ben bilirim. Çünkü ben kendime yakışanı yaparım. Onun cezasını çekerim ben. Kimseyi ilgilendirmez. Herkes dikkatli olsun. Galatasaray camiası bu. Herkesi aklı selime davet ediyorum. Adalet herkese lazım. Şu komediye bakın. Sokağa geldik ve burada basın toplantısı yapıyoruz. Ben ne yaptım ya. Zaten atılmışız. Basın toplantısı yapamazsın, sahaya giremezsin. Bu yapılan kulübüme verilen bir cezadır. Bana ceza verilmeli. Şimdi Disiplin Kurulundaki arkadaşlarla bazı gazeteci arkadaşlar konuşmaya başlarlar. Onlar daha evvel olduğu gibi benim 'gizli gündemimi' kamuoyuna aktarırlar. Hatta cezamı onlar, bazılarına daha önceden söylerler. Bizde mi bir karar alalım. Bu gazetecilerin, televizyoncuların ismini soyadını biz de mi alalım. Bundan sonra biz de öyle yapalım. Galatasaray Kulübü bunların farkında değil mi? Galatasaray camiası bunların farkında değil mi?" ifadelerini kullandı.
"BEN 2 SENEDİR HAKEMLERE AĞZIMI AÇMIYORUM AMA AVRUPALI'NIN HEPSİNE AĞZIMI AÇIYORUM"
Orduspor maçı sonrasında Disiplin Kurulu'nda yaşananları anlatan Terim şöyle konuştu:
"Ben geçen sefer Disiplin Kuruluna gittiğimde 'sizi iki defa uyarmış' dediler. Ben de 'uyarma nasıl olur' diye sordum. Beni 'atarım' diye bir uyarma yok. 'Hocam size yakışmıyor' yada 'size yakışmıyor' budur. Ben zaten uyarılacak bir hareket yapmadım ki. Topu aldım Hamit'e kızdım. Benim yönüm kaleye doğru dönük. Ben 2 senedir hakemlere ağzımı açmıyorum ama Avrupalı'nın hepsine ağzımı açıyorum. Bana İngiliz gazetesi, Cüneyt Çakır'ı sorduğu zaman beyanatlarımı yazdınız. Verdiği kararların arkasındayız ve onunla gurur duyuyoruz. Burada prestij kaybettirmeyi itibarsızlaştırmayı amaçlayan bir iş var. Sadece bu değil başka şeyler de var. Biz tecrübeliyiz. Ben bugün atıldıktan sonra şöyle bir şey yaptım. Maç oynanırken eşim ve Merve'yi aradım, iletişim kurdum ama karım ile. Var mı böyle bir şey. Komik, komedi. Alex Ferguson ile hakem kafa kafaya geldiler. Birbilerine neler dediler. Sonra o yerine o yerine geçti. Sonra 12 bin paund para cezası verildi. Ama herkes yerinde. Bu oyunun aktörlerinde biz yok muyuz. Eğer ben ona kötü söz söyleyip atıldıysam her türlü cezaya razıyım. Atıldıktan sonra herşeyi söyledim ama. Kolay değil bunlar. Herkes emek veriyor. Öttüreceğin düdüğe dikkat edeceksin. Biz sizi sayıyorsak siz de bizi sayacaksınız. Zekeriya Alp benim arkadaşım ve çok güvendiğim biri. Zekeriya Alp maçı televizyondan seyrediyor, oradan değil. Biz kötülüğe çalışmıyoruz. Ben kendimi Türk futboluna adamışım. Bundan sonra daha ciddi olarak etmeye devam edeceğim."