Bursa'da diyetisyen anlattı: Ramazan'da kilo almak istemiyorsanız... (ÖZEL HABER)

GÜLİN ÖZDEMİR / BURSADA BUGÜN 

Ramazan ayı geldi çattı. Birçok evde tatlı bir telaş başladı. Yarın oruç tutmaya başlayacak kişilerin beslenme alışkanlıkları da değişecek. Değişen öğün saatleri, uzayan açlık süresi ve fiziksel aktivite azlığı metabolizmada birtakım değişikliklere sebep olacak. Peki Ramazan ayını sağlıklı geçirmek için neler yapılmalı, kilo almamak için nasıl beslenilmeli? Diyetisyen Zeynep Yiğit, konuya açıklık getirerek bağışıklığı güçlendiren gıdalar hakkında bilgiler verdi. 

Beslenme alışkanlıklarında birtakım değişiklikler yaparak Ramazan ayını daha sağlıklı geçirmenin mümkün olduğunu ifade eden Bursa Özel Anadolu Hastanesi'nde görev yapan Diyetisyen Zeynep Yiğit, "Ramazan ayı, oruç tutanlar için beslenme ve yaşam şeklinin değiştiği bir aydır. Bu dönemde asıl amacın beden ve ruhu terbiye etmek, nefsimize sahip çıkmak olduğunu hep hatırlamak gerekiyor. Eğer bunu başarabiliyorsanız iftarda zaten aşırıya kaçmazsınız ve bedeninizin ihtiyacı olan sahurun gereklerini de yerine getirme şansınız olur. Ramazan ile birlikte öğün düzeni ve saatiyle tüketilen yiyeceklerin miktarlarındaki artış, beslenmedeki en önemli değişikliklerdir. Yaşamın her döneminde olduğu gibi bu dönemde de amaç yeterli ve dengeli beslenme olmalıdır" şeklinde konuştu. 

SAHURDA VE İFTARDA NELER YEMELİYİZ?

"Yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 2 öğünü tamamlamak gerekir" diyen Yiğit, "Sahura kalkılmaması ya da sahurda sadece su içilmesinin zararlı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü bu beslenme tarzı uzun sürekli bir açlık yaratmaktadır. Açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olmaktadır. Hiç yapılmamasının aksine sahur öğünü, ağır yemeklerden oluşursa da durum bir o kadar tehlikeli. Genelde gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski artmaktadır. Bu nedenle sahura mutlaka kalkılmalı ve hafif besinler içeren karbonhidrat, yağ ve protein açısından dengeli besinler tercih edilmelidir" ifadesini kullandı. 

İftar sofralarında bir insana yetecek yemeğin 2-3 kat fazlasının bulunmaması gerektiğini ifade eden Yiğit, "İftarda kan şekeri çok düşük olduğundan kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteği doğabilir. Özellikle hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketmemeye dikkat edilmelidir. Bu durum hem sağlık açısından risk oluşturabilir hem de ilerleyen günlerde kilo alımına zemin hazırlayabilir" dedi. 

ARALIKLI VE KÜÇÜK PORSİYONLAR 

Ramazan'da kilo almamak için önerilerde bulunan Yiğit, sözlerine şöyle devam etti; "Oruç tutarken yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmeli. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra aralıklı ve küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmeli. Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi yiyeceklerden oluşan hafif bir kahvaltı yapabilir ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt ve salatadan oluşan bir öğün tercih edebilirsiniz. İftara çorbayla başlayıp yaklaşık 5-6 dakika mola verdikten sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edebilirsiniz. Kan şekerini hızlı bir şekilde yükselten besinler beyaz ekmek, pirinç pilavı, kızarmış patates gibi yiyeceklerden uzak durulmalı. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine eğer tercih edilecekse sütlü tatlılar veya meyve tatlıları tercih edilmeli. Susama hissi duymasanız bile iftar-sahur arasında sık sık su içilmeli. Ayrıca yemeklerin pişirme yöntemlerinin de önemli olduğunu unutulmamalı. Özellikle ızgara, haşlama, fırında, buğulama gibi sağlıklı yöntemlerle hazırlanan yemekleri tercih edilmeli. İftardan 1 saat sonra kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olacaktır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için de sıvı tüketimi çok önemli. Bol bol su içmenin yanı sıra yemeklerde lif oranı yüksek yiyecekler (kuru baklagiller, tam tahıllı besinler, sebzeler ve salata) tercih edilmelidir. Taze ve kuru meyveler, hoşaf ve kompostolar, ceviz, badem vb gibi kuruyemişler porsiyonlara dikkat edilerek tüketilmelidir. Bunların genel öneriler olduğunu unutmayın. Beraberinde takip edilen kronik rahatsızlığınız varsa veya kilo verme/alma sürecindeyseniz kişisel bir beslenme düzeninizin olması gerektiğini ve doktorunuzun yanında varsa diyetisyeninize danışmadan kontrolsüz oruç tutmanın sağlığınızı etkileyebileceğini unutmamalısınız."