Bursa'da 1,5 metrekarelik dükkanlara sığan hayatlar! (ÖZEL HABER)

Bursa'da 1,5 metrekarelik dükkanlara sığan hayatlar! (ÖZEL HABER)

Yaklaşık yarım asırdır, bir buçuk metrekarelik ayakkabı tamiri dükkanlarında hayatlarını kazanan, çocuklarını okutan, evlendiren, kendilerini de emekli yapıp mesleklerine devam eden Hasan Tuptup ve Süleyman Öner hayat hikayelerini Bursada Bugün'e anlattı. İkisi de artık eskisi kadar rağbet görmediklerini vurgularken, 'Evimize ekmeğimizi götürüyoruz, buna da şükür' diyerek sabırla mesleklerinden vazgeçmediklerini ifade etti.

2020.10.22 09:42 - Son Güncellenme: 2020.10.23 11:52 - Bursa Bölge - HABER MERKEZİ
A
Bursa'da 1,5 metrekarelik dükkanlara sığan hayatlar!  (ÖZEL HABER)
06:43 Bursa'da ayakkabı tamircilerinin hayatları 1,5 metrekareye sığıyor (ÖZEL HABER)

İLGİLİ VİDEO

Bursa'da ayakkabı tamircilerinin hayatları 1,5 metrekareye sığıyor (ÖZEL HABER)

EZGİ KAYI / BURSADA BUGÜN

Dile kolay, yarım asır...

Hasan Turplu ve Süleyman Öner...

Onlar yaklaşık bir buçuk metrekarelik dükkanlarında hayatlarını kazanan, işlerini hakkıyla yapan ve ekmek paralarını çıkaran Bursa'nın son ayakkabı tamircileri...

Bursada Bugün ustalarını yavaş yavaş kaybeden, vatandaşın da artık pek ilgi göstermediği meslekleri araştırmaya, hayat hikayelerini dinlemeye devam ediyor.

Ayakkabı tamirciliği de bu mesleklerden biri. Günümüzde bozulanın tamir edilmediği, yenisine sahip olmanın eskiye göre daha kolay olduğu bu ortamda Süleyman Öner ve Hasan Tuptup'a işlerinin nasıl gittiğini, bu mesleğe nasıl başladıklarını sorduk. İkisi farklı farklı hikayeler anlattı ancak kullandıkları ortak cümle, "Çok şükür hayatımızı bu dükkanlardan kazandık, şimdilerde pek iş yok ama yine de bizi idare ediyor" oldu.

"ÜÇ OĞLANI BU İŞLE BÜYÜTTÜM, ŞİMDİ TORUNLARIMI OKUTUYORUM"

Hasan Tuptup, yaşam öyküsünden kısaca, "Trakyalıyım ama 30 seneden beri Bursa'dayım. Bu iş sayesinde 3 tane oğlan büyüttüm. Askere gittiler, onları evlendirdim, kendimizi de borçla harçla emekli yaptık. Son zamanlarda ev sahibi olalım dedik krediyle aldık şimdi onu ödüyoruz. Buradan ufak tefek kazandıklarımızla geçiniyoruz. Büyük oğlumu trafik kazasında kaybettim şimdi torunlarımı  okutuyorum" diyerek bahsetti.

"ESKİDEN DEĞERİ VARDI, ŞİMDİ KALMADI"

 Ayakkabı tamirciliğinin günümüzde rağbet görmediğine değinen Hasan Usta, "Babadan kalma mesleği devam ettiriyoruz. Daha önceleri ısmarlama ayakkabılar imal ederdik, şimdi hepsi değişti. Yapıştırmalar çıktı, bu iş kolaylaştı. Yeni nesil tamir bilmiyor; yenisini alıyor, çoğunun ayağında spor ayakkabı var, onların tamiri de ufak tefek işler oluyor. Bursa'da ayakkabı ustaları çok seyrek kaldı, işler fabrikasyona döndü. Yeni yetişen kolay para kazanmak istiyor, bu ağır işleri tercih etmiyor. Eskiden sanatın değeri vardı, şimdi kalmadı" ifadelerini kullandı.

"ADAM, MESTİ YIRTILDI DİYE AĞLIYORDU ONU GÖRDÜM VE KENDİME BEN İŞİMİ BULDUM DEDİM"

Hemen yan dükkanda tamircilik yapan ve 50 yıldır bu zanaata emek veren Süleyman Öner ise, bu işe başlayışını şöyle özetledi: "1980 yılından beri bu işi yapıyorum. O senelerde Bilecik'te yaşıyordum kiralar çok yüksekti ek bir iş yapmak istiyordum. Kitapevi açmak isterken arkadaşlarım 'Burada kitap okunmaz' dedi, başka bir iş yapmayı düşünüyordum ama bulamıyordum. Bir gün cami çıkışı bir adama denk geldim baktım ağlıyor, neyin var dedim meğer mesti yırtılmış koca Bilecik'te yaptıracak yer bulamamış, ya Eskişehir'e ya da Yenişehir'e gitmesi gerektiğini söylemişler. Mestin kendisi 5-6 lirayken 10 lira vermesine rağmen tamir ettirecek kimseyi bulamamış. Evine gittik bir baktım mest sökülmüş, şaşırdım bunu yaptıramamasına. Benim eniştem İznik'te bu işleri yapıyordu, benim de ondan bir göz aşinalığım var, Allah vergisi de bir becerim var. Düşündüm ben işimi buldum dedim. Eniştemin yanına gittim beni bu işte usta yap dedim, işi hemen öğrenip Bilecik'e döndüm, en iyi usta oldum, en güzel makinaları aldım, köydeki kayınçolarımı da yanıma aldım 13 sene çalıştık."

"ESKİSİ GİBİ İŞ YOK AMA DÜNYALIK İŞLERİMİZİ HALLEDİYORUZ. BUNDAN DAHA BÜYÜK MUTLULUK OLAMAZ"

Öner sözlerine, "Bu işi artık yapmayacaktım ama  kızlarım İstanbul'da okuyor, iki defa İstanbul'a gittim geldim param bitti.  Bu işe dükkansız küçük küçük devam edeyim dedim, çocuklar gelse ekmek param çıkar diye düşündüm. Yine gelen giden çoğalınca dükkan tutmak mecburiyetinde kaldım. 50 yıldır bu işi yapıyorum, eskisi gibi iş yok ama dünyalık işlerimizi hallediyoruz. Bundan daha büyük mutluluk olamaz" diyerek son verdi.

Diğer Bursa Haberleri - Bölge Haberleri için tıklayın


2020.10.22 09:42 - Son Güncellenme: 2020.10.23 11:52 - HABER MERKEZİ
A