Serkan Yetişmişoğlu

Serkan Yetişmişoğlu

serkanyetismisoglu@bursadabugun.com

Potalardan yeşil sahalara transfer

2019.09.13 07:44 - Son Güncellenme: 2019.09.13 07:45
A

Başlığa bakınca, ilginç bir transfer hikayesi yazacağımı sanmayın dostlar...
Veya...
Gündüz, İnönü Stadı'nda maç yapıp, aynı günün akşamı da Spor Sergi Sarayı'nda basketbol karşılaşmasına çıkan merhum Can Bartu'nun hikayesi gibi bir şey de yazmayacağım.
Bugünkü mevzumuz:
Son yıllarda, bazı basketbol terimlerinin, sıklıkla futbol camiasında da kullanılmaya başlaması...
Yani;
Potalardan yeşil sahalara transfer olan terimler ve sözcükler...
Nedir bunlar?
Örneğin;
Ribaund almak, pivot-santrafor, Yugoslav faulü, geçiş oyunu ve asist gibi...

PİVOT-SANTRAFOR
Potada, çember altında görev yapan uzun basketbolculara pivot (center) veya 5 numara denir.
Bu pivotlar, hem uzun boyludur, hem de kalıplı (size'lı), yani enine-boyuna cüsseye sahip, sırtı potaya dönük oynayan basketbolculardır.
Futbolda da; son yıllarda "pivot-santrafor" terimi kullanılır oldu.
Ancak her santrafor (9 numara) pivot değildir.
Uzun boylu, yapılı, hava toplarında etkili olabilen, arkadaşlarına kafayla top indiren, sırtı kaleye dönük top alabilen, aynı zamanda gol vuruşları iyi olan santraforlara pivot-santrafor deniyor.
Güçlü fiziğine rağmen, gol yollarında etkilidir.
Bu tür golcülere örnek olarak;
Zlatan İbrahimoviç, Vedat Muriç ve Alexander Sørloth'u verebiliriz.
Bursaspor'un eski golcülerinden;
Bahtiyar Yorulmaz, Ahmet Kılıç, K.Erhan (Kiremitçi) gibi 9 numaraları da, pivot-santraforlara örnek olarak gösterebiliriz.

RİBAUND ALMAK!
Hücumda, kaleye atılan şutlarda, savunmadan dönen topları kapma aksiyonuna; basketbolda "hava topu" kazanmak anlamına gelen "ribaund almak" denir.
Futbolda da, bazı yazar ve yorumcular tarafından, olgun ataklarda, defanstan dönen topların alınması "ribaund almak" şeklinde isimlendiriliyor.
Bir anlamda "hücum ribaundu" almak gibi değerlendiriliyor.

YUGOSLAV FAULÜ
Ani atağa (hızlı hücuma) kalkan rakibin topla giden oyuncusunu, gol tehlikesini önlemek için faulle durdurmaya basketbolda "Yugoslav faulü" denir. Yugoslav basketbol ekolünün bulduğu bu "taktiksel" faulü, futbolda ülkemizde de birçok teknik adam uygulamaya başlayınca, basketboldaki bu benzetme, yeşil sahalarda da aynı şekilde kullanılmaya başlandı.
Ancak, sahada Yugoslav faulünü uygulayıp, muhtemel gole engel olmaya çalışırken, faulün dozunu arttırırsanız, kırmızı kart görme olasılığınız da artar!..

GEÇİŞ HÜCUMU
Parkede, iyi savunma yapılarak çalınan toplar sonrası hızla hücuma (fast-break) geçme aksiyonuna "geçiş hücumu (transition offense)" deniyor.
Son dönemde, futbol yorumcuları ve spor yazarları, top kaparak, ani atağa kalkan ve orta sahayı çabuk geçen takımların uyguladığı oyunu, "geçiş oyunu" kalıbıyla tarif etmeye başladılar.

ASİST
Basketbolda "sayı pası" olan asistin önemi büyüktür.
Futbolda ise, 1980'li yılların sonuna kadar ülkemizde, gol pası olan asiste pek önem verilmezdi.
1990'lı yıllarda bazı spor yazarları, gol paslarının istatistiğini; yani "asist krallığı"nı tutmaya başlayınca, bazı eski spor yazarı abilerimiz, "başımıza yeni icat çıkarmayın" gibi çıkışta bulunmuşlardı.
Hatta, bazı İstanbullu spor yazarları, gol pası veren futbolcu için "asistlik yaptı" gibi ilginç kelimeler türetmişlerdi!
Ancak, asist; artık futbolda da çok değerli.
Öyle ki;
Avrupa'da, bir maçta, hem gol atıp, hem de asist yapan futbolcular, basketbolda "double-double (10 sayı, 10 asist gibi)" yapmış gibi değer görüyor.

PLAY-MAKER (OYUN KURUCU)
Ayrıca, iki spor arasında ortak kullanılan bazı terimler de vardır.
Mesela;
"Play-maker" oyun kurucu anlamına gelir. 2 sporda da vardır. 
Basketbolda point-guard (1 numara) olarak görev yapan oyun kurucular play-maker olarak adlandırılır.
Bu pozisyonun unutulmaz isimleri arasında ilk aklıma gelen 1 numaralar da Magic Johnson, David Rivers, Petar Naumoski, Orhun Ene'dir.
Futbolda da, orta sahada tekniği ve oyun zekası yüksek kramponlara oyun kurucu denir.
Futbolun 10 numaraları denince de, aklıma ilk önce; Maradona, Platini, Biyediç, Zidane, Hagi, Batalla ve Alex gelir.
Forvet (forward) de şut atan, skor üreten; yani, sayı ve gol atan hücum oyuncusu olarak 2 branşta da ortak olarak, aynı anlamda ifade edilir.

DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİM
Ben, bu konuda, hemen aklıma geliveren terimleri paylaştım.
Belki, futbolla basketbol branşlarında kullanılan başka terimler sizin de aklınıza gelmiştir.
Gerçi;
Bazı spor yazar ve yorumcuları, "basketbolla ilgili sözcüklerin, futbolda ne işi var?" diyorsa da...
Malum;
Değişmeyen tek şey değişimdir!
Öyle ya...
Sporda; mevki, aksiyon ve taktiksel tanımlamalara ve anlayışlara, farklı bir bakış açısı getirmenin kime, ne zararı olabilir ki?


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları