Serkan Yetişmişoğlu

Serkan Yetişmişoğlu

serkanyetismisoglu@bursadabugun.com

İsviçre çakısı ve modern dokunuşlar

2020.10.08 22:47 - Son Güncellenme: 2020.10.08 22:47
A

Bursaspor'da eldeki malzeme devre arasına kadar bu...

Teknik direktör Mustafa Er de bu kadroyu en verimli şekilde kullanabilmek için değişik arayışlar peşinde...

Bu konuyu birazdan detaylı olarak açacağım...

Önce girizgah yapalım... 

KLASİK 6 NUMARADAN...

Türkiye'de 6 numara diye nitelendirilen "ön liberolar"ın asli görevleri, rakip takımın ataklarını bozmaktır.

Yani, öncelikle kesicidirler...

Bir anlamda, defansın önünde "dalgakıran" görevini üstlenirler.

Klasik "çapa"ların top tekniği de fazla yüksek değildir. 

Topu kazanıp en yakınındaki arkadaşına aktarırlar.

Fiziksel güçleriyle, defansın önünde, daha çok "oyun bozan" rolünü üstlenirler.

Bir anlamda, "emniyet supabı" olurlar.

Ara sıra, duran toplardan kafa veya karambol golleri de atarlar...

Yakın geçmişten Türkiye'den klasik ön liberolara örnek vermek gerekirse:

Hürriyet Gücer, Selçuk Şahin, Kemalettin Şentürk, Kemal Aslan ilk aklıma gelenler...

Bursaspor'a bakarsak;

Can Cumhur Bozacı, Hüseyin Çimşir, Kirita, Şamil Çinaz, Ricardo Faty gibi isimler, klasik 6 numaralara örnektir...

EMİRHAN VE KREATİF 6 NUMARA

Şimdi gelelim Emirhan Aydoğan'a...

1997'li Vakıfköy patentli orta saha oyuncusunun gerçek mevkii, 8 numara...

Yani, iki ceza sahası arasında (box to box) gidip gelen, ofansif özellikleri olan, dikine oynayabilen; final pasları atan, üretken bir krampon...

Sezon başında, Onur Atasayar'ın hazır olmaması nedeniyle Mustafa Er tarafından ilk 2 hafta sol bekte görevlendirildi.

TUZLA MAÇINDA YENİ GÖREV

Sonraki hafta, sol iç gibi 8 numara oynayan Aydoğan, geçen hafta Tuzla maçında 6 numaralı pozisyonda forma giydi.

Burak Altıparmak ise, bir tık önde 8 numarada görev aldı.

Eldeki malzemeden "maksimum verim" elde etmeyi amaçlayan Mustafa Hoca;

Modern futbolda göze çarpan; "ayağı düzgün" 6 numara kullanma opsiyonundan hareketle, "kreatif" ayaklara sahip 

Emirhan'ı 6 numarada oynattı.

HÜCUMU ZENGİNLİK KAZANDIRMAK...

Bursaspor'da kendisi de ön libero oynayan Er, 23 yaşındaki orta saha oyuncusu Aydoğan'ı, rakibin ataklarını kesmenin yanı sıra, "geçiş oyununda" ayağa paslarla, atakları 1. bölgenin hemen önünden başlatma görevini de verdi.

Böylece, takım; hücuma kalktığında, ofansif varyasyonlara zenginlik kazandırma şansına sahip olacak.

Örneğin;

Hücumda, Emirhan ve Burak Altıparmak, iki 8 numara, Özer Hurmacı da 10 numara oluyor.

Kanatlar ve forvetle beraber, 6 krampon, hücumu daha da güçlü kılıyor!

"ANTALYALI" ÖRNEĞİ DE ORTADA

Avrupa futbolunda; bu tür örnekler artıyor...

5 majör ligin dünyaca ünlü takımları ve teknik adamları, "çift yönlü" 6 numaraları kullanıyor... 

Ülkemizde de Taylan Antalyalı, bu sezon 8 numaradan 6 numaraya evrildi.

Ayağı düzgün Taylan, tek ön libero olarak, başarılı bir grafik sergilemeye başladı.

Bu arada...

Altınordu deplasmanında, sol bek oynamasına rağmen, yaptığı bindirmelerle "ofansif bek" görüntüsü ortaya koyan Emirhan, 2-0'lık maçta ilk golü de atmıştı. 

 

BÖYLESİ DE VAR...

Tabii, bu 6-8 numara işinin ters örnekleri de var.

Mesela;

Şenol Güneş, 2014-15'te Bursaspor'dayken, 19 yaşındaki Ozan Tufan'ı 6 numarada oynatmış ve İstanbul BB'den kiralanan İsveçli Holmen'i kesmişti.

1995'li Ozan'ın önüne de Belluschi ve Josue'yi koymuştu.

Bu 3 isim, o sezon öyle verimli oynadılar ki;

Ben onlara "Bermuda Şeytan Üçgeni" ismini takmıştım.

Zira, Bakambu, Volkan ve Fernandao'yu öyle güzel domine ettiler ki, Timsah o yıl; taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanmıştı.

HEM İLERİ, HEM GERİ...

Güneş, dün Almanya'daki özel milli maçta, 6 numara Okay Yokuşlu'nun önünde, 25 yaşındaki Tufan'ı 8 numara oynattı.

Şenol Hoca, aynı zamanda Ozan'ı;

Panzerler önünde 2. çapa gibi de kullanıp, defansif özelliklerinden de faydalandı.

Almanya maçına "kaptan" çıkan Vakıfköy patentli Ozan da, "çift yönlü" oynadı, üstüne bir de "kariyer golünü" attı.

TEK YÖNLÜ ORTA SAHALARIN MODASI GEÇTİ

Demem o ki;

Orta sahanın ortasında, "tek yönlü" futbolcuların modası geçti, geçiyor...

Artık...

"Kazma" kesiciler, hem de "çift çapa" olarak, yani, iki 6 numara; genellikle, İstanbul'da 1 puan için 6-7 adamla, kalesinin önüne "otobüsünü çeken" Anadolu takımlarında forma şansı buluyor!..

YENİ "JOKER"LER ÜRETMEK...

O nedenle...

Teknik adamların, takıma "dokunuşları" çok önemli oluyor.

Dedik ya;

Eldeki malzemeden "İsviçre çakısı" misali, çok yönlü, yani "joker" isimler ortaya çıkaran hocalar, her zaman daha makbuldür.

Onun için...

Futboldaki yenilikleri takip eden, araştıran, kendini geliştiren, deneyen, bunları kendi takımına; imkanları ölçüsünde monte etmeye çalışan teknik adamlara güvenmek ve onlara rahat çalışma imkanı tanımak çok ama çok önemli...

AİDİYET DUYGUSU MU, ÇANTACILAR MI?

Bir de bunlara;

"Aidiyet duygusu" ve  "başarma motivasyonu" faktörlerini de eklemek gerek!..

Zira, bu gözler, yıllar yılı;

Göreve gelir gelmez, eldeki kadro için "enkaz edebiyatı" yapan ve "başaralı olmak için en az şu kadar transfer gerek" diyen ve kadroyu; "kanki" kaşarlarla şişiren çok "çantacı" hocaları gördü!..


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları