Serkan Yetişmişoğlu

Serkan Yetişmişoğlu

serkanyetismisoglu@bursadabugun.com

Buz'un dokunuşları, eşik, taksit ve primler

2020.07.01 17:36 - Son Güncellenme: 2020.07.01 17:38
A

Giresun galibiyeti sonrası bugün birçok farklı konuya değinmeye çalışacağım.

Başlayalım öyleyse... 

3 yıl önce, Bursaspor'un; Trabzon'da son anda ligde kaldığı gün, Teksas, Akyazı Stadı'nda şu tezahüratla yeri göğü inletiyordu:

Ne şampiyonluk, ne kupa için değil aşkımız...

Bursasporum, biz senin rengine aşığız!..

Bunu bir kez daha gösterdi Bursaspor taraftarı...

Yeşil-beyaz sevdalıları, Timsah'ı tribünden destekleyemese de, takımına manevi olarak büyük destek veriyor.

Sosyal medyadan moral aşılıyor...

Hatta, Bursa'dan kalkıp, 975 km'lik yola giden, takıma Giresun Atatürk Stadı önünde moral veren taraftarlar, tribün liderleri de oldu.

BU SEFER EŞİĞİ ATLADIK

Ayrıca, uzun bir aradan sonra bir "eşik atlama" maçını kazanmak da çok önemliydi!..

İşte;

1.Lig böyle bir lig...

Skor odaklı...

Burada önemli olan sonucu almak...

Bakın;

Timsah, 4 günde 6 puanla, 16. galibiyetini elde ederek, plakayı buldu!

İlk 2 umudunu son 3 maça taşıdı.

İLK DEFA 2 MAÇTIR GOL YEMİYOR

İlginçtir;

Bursaspor, 31 haftasını geride bıraktığı ligde, ilk defa üst üste 2 maçta gol yemedi!

Ayrıca, 6.kez üst üste ikinci galibiyetini elde etti yeşil-beyazlılar...

Bu durum da, takımın defans kurgusunun başarısını ve orta sahanın savunmaya yardımının  verimini ortaya koyuyor... 

Ayrıca...

Timsah, en son 19. haftada; 24 Ocak'ta Akhisar deplasmanında gol yemeden (0-1) kazanmıştı.

Dile kolay;

22 lig haftası sonrasında dış sahada kalesini gole kapattı Bursaspor...

Gerçekten, kaleye duvar örmek çok önemli...

Zira, her zaman yediğinden 1 fazlasını atamazsın!..

Bir de...

Bu 2 maçta, savunma dörtlüsünün yarısı; cezalar nedeniyle değişik olmasına rağmen, gol yemedi yeşil-beyazlı ekip...

Hem de...

Ligde ürettiği 37 golün 21'ini evinde atan Giresun'a geçit vermedi Timsah...

Öyle ki;

Çotanaklar, evinde oynadığı 

15.maçta 3.yenilgisini Bursaspor'dan aldı.

BUZ'DAN ETKİLİ DOKUNUŞLAR...

2.Buz devrine bakarsak;

İrfan Hoca, belli ki, geride kalan 6 günde oynanan 2 maçta; takıma farklı ve etkili dokunuşlarda bulunmuş.

Belki de, bire bir görüşmelerle, oyuncuların yüreklerine dokunmuş.

Bu durum da;

Futbolculara "özgüven" kazandırmış.

Bir anlamda, Buz; takımı, "ortak hedefe odaklayıp" galibiyetlere inandırma yolunda olumlu işler yapmış görünüyor...

Mesela;

Yeşil-beyazlılar, 2 haftadır sahaya golü bir an önce bulma coşkusuyla oynuyor, golü buluncaya dek ön alanda pres yapıyor.

Ancak 2.golü bulamazsa, bu kez son bölümlerde skoru korumak için gerekli hamlelerde bulunuyor.

Heybesine de 6 puanı koyuyor...

Daha ne olsun dostlar!..

HAMLELER TUTTU...

Bu arada...

Hamleler de tuttu.

Sakatlanan Serdar Özkan'ın yerine oyuna giren Traore gol de büyük katkı yaptı. Sağ kanatta daha çalışkan bir görüntü verdi.

Serdar Özkan'ın sakatlığı geçmezse de, yeniden 11'e dönecek gibi görünüyor...

SEDAT DURSUN ÖN LİBERODA BEĞENİLDİ

İkinci yarıda ön liberoda görev alan Sedat Dursun'un savunma güvenliğine yaptığı katkı ve rakibin oyununu bozması önemliydi.

23 yaşındaki Sedat, uzatma dakikalarında da Aykut'un sakatlanmasıyla stopere geçti.

Bravo Sedat Dursun. Aynen devam...

EMİRHAN'DAN UMUT VEREN DÖNÜŞ

Özer'in yerine giren Emirhan Aydoğan, 8 numarada, hem defansif, hem de ofansif anlamda büyük katkı verdi.

Özellikle hücuma çıkarken, 2 rakibini 2. sarı kartlarla oyundan attırması da çok önemliydi.

Zira, Mehmet Güven ve Muhayer Oktay, Emirhan'ı durduramayınca, mecburen indirmek zorunda kaldılar.

23 yaşındaki orta saha, bu temposunu 90 dakikaya yayarsa, yeniden Burak Altıparmak'a iyi bir alternatif olabilir.

ALİ AKMAN DAHA DA GÜÇLENMELİ

18'lik Ali Akman da ileride tek başına savaştı. Enerjisiyle iyi çalıştı.

Ancak dev stoperler arasında fiziksel açıdan zorlandı. Biraz daha güçlenmesi gerektiği ortada... Tabii bu durum da yaş aldıkça gerçekleşecek.

Örneğin; 18 yaşındayken Oyak Renault'da dal gibi olan pivot Mehmet Okur, Tofaş'ta ve Efes'te fiziklendikten sonra, NBA'de 20'li yaşlarda adeta "herkül" gibi bir vücuda sahip olmuştu.

Bence, Ali Akman, pivot santraforun yanında, gezgin 2. forvet olarak oynarsa...

Yani, 4-4-2'nin iki forvetinden biri olursa daha etkili olabilir.

Zira, Seleznov veya Kubilay topu indirirse, Ali de oralardan çerçeveyi daha kolay görür! Santraforun boşaltacağı alanlara, koridorlara girerek, rakip savunmayı delebilir.

TİMSAH'IN İŞTAHI ARTTI

Şimdi akıllardaki sorular şunlar:

Cumartesi Timsah Arena'da;

-Seleznov oynar mı?

-Serdar Özkan ve Aykut Akgün'ün sakatlıkları ne durumda olur?

Şu an itibariyle bunları tam olarak bilemiyoruz.

Fakat şunu çok iyi biliyoruz ki;

Bu Timsah'ın galibiyet iştahı daha da artmış durumda...

FUTBOLCULARA 100'ER BİN LİRA ÖDEME

Bu arada Başkan Mesut Mestan'ın, Giresun deplasmanı öncesi futbolculara 100'er bin liralık "ara ödeme" yaptığı bilgisine ulaştım.

Yaklaşık 5-6 aydır maaş (transfer taksidi) alamayan futbolculara, bu miktar ilaç oldu mu bilemem ama...

Hiç yoktan iyidir!..

Ancak, Seleznov'un sakatlıktan kurtulabilmesi(!) için, sanki ayağını; bol miktarda yeşille(!) sarmak gerekecek diye düşünüyorum.

GALİBİYETE 30 BİN LİRA PRİM

Öte yandan Bursaspor yönetimi, Giresun galibiyeti için maç öncesi, takıma 30'ar bin lira prim açıklamış.

Bugünlerde para konuşmak doğru değil ancak...

Timsahlar için 2 haftadır prim kazancı da moral motivasyonunu arttırması açısından önemli bir faktör...

Umarım, bu güzel hareketler, pozitif enerji ve taraftarın sosyal medyadan desteği, Altınordu maçı öncesinde de ve cumartesi akşamı sahada da somut olarak devam eder...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları