Futbolda, "her maçın bir hikayesi vardır" denir, bilirsiniz.
Oyuncuları motive etmek açısından hikayeler önemlidir.
Bu yılın ana hikayesi ise zaten sezon başlarken, "yeniden zirveye" sloganıyla yazılmaya başlandı.
Hedef, Süper Lig'e dönüş kupasını alıp, gerçek adresine dönmek...

EN FARKLI YENİLGİNİN RÖVANŞI
Pazar günkü maça gelirsek:
1)Adana'daki ilk maç 4-1 kaybedilmişti.
O maçta, 13 yeni transferin 12'si kadrodaydı. 
Yenilerden; 5'i 11'de (Çağlar, Cüneyt, Aykut, Igor, Burak Altıparmak) başlamış, 2'si de (Seleznov, Özer) sonradan oyuna girmişti.
Yani, ligin 5. haftasında, sezonun en farklı yenilgisine uğrayan ekibin büyük bölümü, rövanşta da yer alacak.
Haliyle, işin rövanş yönü ve 3 puanın değeri her açıdan önemli...

DEMİRSPOR, 2020'DE HİÇ YENİLMEDİ
2)Bursaspor ikinciden 2 puan geride...
Demirspor da senden 2 puan geride dördüncü...
Ve 38 golle; ligin en çok gol atan takımı ADS, 2020'de hiç yenilmedi.
En son 13 Aralık 2019'da Altay'a İzmir'de 1-0 yenilmişti.
Sonraki 6 maçında 5 galibiyet ve 1 beraberlik aldı.
Bu 6 maçta; 21 gol atarken, 7 gol yedi ADS... Sadece, İstanbulspor deplasmanında gol yemedi (0-2).
Özetle; üzerindeki lider Hatay'ı ve Erzurum'u Timsah Arena'da deviren Timsah, Adana Demir'e de 2020 yılındaki ilk yenilgiyi tattırmak isteyecektir.
Zaten, taraftarıyla;
İnançta ve coşkuda saha içinde bütünleşen bir Bursaspor'un önünde kolay kolay kimse duramaz!
3)Destek kampanyasını düzenleyen Vali, Büyükşehir Belediye Başkanı ve BTSO Başkanı, Özlüce'ye kadar gelip, teknik kadroya ve takıma "tam destek" veriyor ve özetle;
"Siz sahadaki başarıya odaklanın, biz maddi sıkıntıları çözmeye devam edeceğiz" diyor.
Şehrin desteği ve ilgisi, zaten çok büyük.
Taraftar, takımına inanıyor ve güveniyor.
Daha ne olsun!

İLK DEFA İDEALE YAKIN...
Bir de, şöyle güzel bir durum var. 
Bursaspor, ara transferden sonra "ilk defa ideale yakın bir kadroyla" mücadele etme şansını yakaladı.
Zira, sakatlıklar ve cezalar öylesine üst üste geldi ki, şaşırmamak elde değil!
Bu nedenle İbrahim Üzülmez, bir türlü ideal kadroyu sahaya süremedi.
Şöyle, geride kalan 4 maça bakarsak:
-Karagümrük maçında, 4 yeni transfer, transfer tahtası açılamadığı için lisansları çıkmamıştı ve maçı tribünden izlemek zorunda kalmışlardı.
-Akhisar'da; Kubilay cezalıydı, Traore henüz kiralanmamıştı. Üzülmez, sol bek Kerem Can Akyüz'ü de tam hazır görmediği için yedek bekletmişti.
-Eskişehir maçında; Seleznov ve Özer cezalıydı. Kerem Can yine kulübedeydi.
-Osmanlı deplasmanında; eksikler daha da fazlaydı. Serdar Özkan ve Onur cezalı, Burak Kapacak ise sakattı. Ali Akman da, U18 Milli Takımı ile İspanya'da turnuvadaydı. Dün kente döndü.

4 İSİM, AYNI ANDA BİRLİKTE HİÇ OYNAMADI
Örneğin;
Hücum bölgesinde, 4 tecrübeli krampon; Serdar Özkan, Traore, Özer Hurmacı ve Seleznov aynı anda hiçbir maçta birlikte oynamadı!
Bu ofansif dörtlüye, sakatlık durumu henüz netleşmeyen Burak Kapacak'ı da ekliyorum tabii ki...
Yenilerden Tayfur Bingöl ve Kerem Can Akyüz de, ofansif bek özelliği taşıyorlar.
Yani, kanatlardan bindirip, otuna genişlik kazandırarak, etkili ortalar yapabilecek özelliklere sahipler...

KADRO İSTİKRARI ÇOK ÖNEMLİ
Yeşil-beyazlı takım, taşlar yerine oturmadığı ve kadro istikrarını da tam olarak sağlayamadığı için henüz maç ritmini ve kadro klasiğini bulmuş değil.
Çünkü;
Saha içinde birbirini tanıma ve alışkanlık oluşturma adına, sürekli ideal kadroyla oynamak çok çok önemlidir.
Bütün bu olumsuz şartlara rağmen, Bursaspor, ligin 2.yarısındaki 4 maçta 3 galibiyet aldı.
Üzülmez de, 6 maçta 4 galibiyet elde etti.
Açıkçası, forvet hattında, yukarıda adını yazdığım 4 tecrübeli Timsah, aynı anda oynayınca, ortaya nasıl bir performans koyacaklar, çok merak ediyorum.

KULÜBE DE GÜÇLENDİ!
Ayrıca, Recep Aydın, Kubilay, iyileşirse Burak Kapacak, kanat-forvet Ali Akman gibi ofansif hamleler de var.
Shehu'nun yanında oynamaya 4 aday; Burak Altıparmak, Selçuk Şahin, Aykut Akgün ve Emirhan Aydoğan da ikinci çapa veya 8 numara için formaya talip.
Bir anlamda, 8 numaralı pozisyon için en az 4 aday var.
Kulübe büyük ölçüde derinleşti.
Bakalım, İbrahim Üzülmez, bu pazar, nasıl bir kadroyu sahaya sürecek ve nasıl bir oyun anlayışı benimseyecek, bunu hep birlikte göreceğiz.